Yorumlar ve İncelemeler
96 syf.
8/10 puan verdi
Merhaba sevgili okur
@niamehh'ın özenle hazırladığı 
Hayykitap'ın yayımladığı Gustave Flaubert'den Hayat Dersleri adlı seçkinin yorumu ile karşınızdayım. Yazar dünya edebiyatında Realizm akımının son kurucusu olarak görülse de o kendisini son romantik olarak adlandırmış. 9 yaşında tiyatro oyunları yazmaya başlayan yazar ilk çalışmalarını da 1837'de Sinek Kuşu adlı okul gazetesinde yayımlamıştır. Komşuları Mignot Baba ile çok sıkı dostlukları varmış ve ondan hep Don Kişot eserini okumasını istermiş. Hatta Don Kişot un bazı bölümlerini yazarın ezber olduğu da söyleniyor. 1851 yılında yazmaya başladığı #madambovary' i 1856 yılında bitirmiş. Kimi otoriteler tarafından, ilk çağdaş realist roman sayılan Madam Bovary, ilk kez 1857 yılında basılmış. Fakat 1857'de Fransız Hükümeti tarafından ahlaksızlık ve sapkınlık suçundan mahkemeye verilmiş. Yargıç ''namus celladı'' kadın'ın kim olduğunu sorduğunda ise Flaubert, ''Madam Bovary benim!'' der. Bunu derken aslında çağının ve gerçeğin aynası olduğunu söylemek istemiştir. Ben de yazarın Madam Bovary adlı eserini çok severek okumuştum. Hayatını okuduktan sonra diğer eserlerini de okumayı düşünüyorum.
Dünya ve Fransız yazınının seçkin kalemi #gustaveflaubert nin eserleriyle henüz tanışmamış olanlar, hayat hikâyesini bilmek ve eserlerindeki en çarpıcı kesitleri bir arada görmek isterseniz bu kitabı kesinlikle okumalısınız. Ben okurken çok keyif aldım. Tavsiyemdir. ✔
Herkese merhaba ve
Bu ay Hayykitap' dan okuduğum kitaplardan biri de çoğumuzun Madam Bovary ile tanıdığı G. Flaubert.
Açıkçası Madam Bovary ile aram pek iyi gitmedi okurken pek sevememiştim. Fakat bu kitabi okurken gerçek bir hikaye olduğunu öğrenince oldukça şaşırdım.
Hatta Anna Kararenina, Aşk-i Memnu da Madam Bovary etkisi görülüyormuş. İkisi de oldukça başarılı ve benim sevdiğim eserler.
Bir dönem Türkiye'ye gelen yazar " İstanbul'a hoşça kalasın derken geberircesine üzüntülüydüm. Hoşça kalın camiler.. Hoşça kalın çarşaflı kadınlar.. Hoşça kalın kahvelerdeki iyi yürekli Türkler.. Beş hafta geçirdik İstanbul'dan. Oysa altı ay kalmak gerekirdi" demiş.
Ülkemizi baya sevmesi ne güzel. Çok hoşuma gitti bu sözleri. İstanbul da 6 ay da kalsan tadından yenmez Flaubertcigim
Yine güzel şeyler okuduğum öğrendiğim bir kitap oldu. Yazarın başka kitaplarına da bakabilirim gibime geliyor.
Sevgiler
#ozgeninkitapligii
