Hulki Aktunç, dilin ve düşüncenin sınırlarında dolaşan bir yazar daima. Dili, biçimi, özü kendine dert edinerekten. "Güz Her Şeyi Bilir"deki öyküler, anlattıkları şeyin yapısından ötürü, birbirinden farklı karakterde öyküler. Kimisinde kısacık biçimler kullanılmış, kiminde bilinçaltının yansımaları aktarılmış, kiminde tarihle masal birbirine karıştırılarak verilmiş... Fakat yine de hepsinde ortak özellik olarak deneyselliği, arayışı söyleyebilirim. İyi yahut kötünün ötesinde bence Hulki Aktunç'un kıymeti, bu arama çabasında. Bütün öykülerin bir derdi var, kendine has bir sesi var, bir arayışı var.
Kimi öykülerde okurun öyküyü takip etmesi neredeyse imkânsız hâle geliyor. Yer yer çok zor metinler içeriyor "Güz Her Şeyi Bilir". Belki de dönem dönem tekrar okumak lazım onu, düğümlerin çözülmesini (illa çözülmesi gerekiyorsa) başka zamana bırakmak lazım. Öyle çetin, öyle huysuz metinler.
Hulki Aktunç, edebiyatımızın çok az okunan yazarlarından. Zorluğundan ve deneysel tutumundan ötürü muhtemelen. Ancak kimselerinkine benzemeyen bu sesi dinlemeli, Hulki Aktunç'u okumalı. Rahatının kaçmasını göze alan okuyucu, "Güz Her Şeyi Bilir"in içinde çokça zenginlik bulacaktır. Tavsiye edilir.