Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İlkçağ Felsefesi - Hint, Çin, Yunan

H. J. Störig

İlkçağ Felsefesi - Hint, Çin, Yunan Gönderileri

İlkçağ Felsefesi - Hint, Çin, Yunan kitaplarını, İlkçağ Felsefesi - Hint, Çin, Yunan sözleri ve alıntılarını, İlkçağ Felsefesi - Hint, Çin, Yunan yazarlarını, İlkçağ Felsefesi - Hint, Çin, Yunan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yunan düşüncesinin dini geleneklerin etkisinden yavaş yavaş sıyrılmaya başlaması ve onların dar bakış açılarını, - kitabımızın başında belirttiğimiz gibi tam anlamıyla bir felsefeden söz edilebilmesi için gerekli olan - özgür ve akılcı düşünceye dayanarak eleştirmeyi, ve doğayı gene doğal nedenlerle açıklamayı denemesi İÖ 550 yıllarına rastlar.
Reklam
Zaman her şeyi silip süpürür. Tüm bu yanıltıcı şeylerle oyalanma.
Sayfa 114Kitabı okudu
Gerçekten de; bilgi edinmek, her şeyi birbirinden ayırt etmekle başlamaz mı?
Çünkü, gerçekte verilebilecek sınırsız sayıda doğru yanıt olmaması gerekirken, her çağa ve her düşünüre göre doğru olan bir yanıt bulunur.
Reklam
Belki ünlü filozoflar da en derin düşüncelerini kendilerine saklamışlardı.
Şaka sanmayın bu sözü: Sürdüğünüz iz yanlış iz. Değil mi doğanın özü, insanın gönlündeki iz. Goethe
Reklam
"Yaşamımın avunç kaynağı bu olmuştur. Ölümünün de avunç kaynağı bu olacaktır."
Vedaların eski döneminin ilahilerinin dünyaya dönük, ya­şam dolu havasına karşılık Upanişadların havası oldukça karamsar ve ağırdır. Bir Upanişad'da ülke­sini terk ederek yaşamın anlamını bulmak umu­duyla ormanlara giden bir raca’dan (raja, kral) söz açılıyor. Raca yaşamın anlamını aramakla uzunca bir süre geçirdikten sonra sonunda bir bilgeyle kar­şılaşır. Ona, nasıl mutlu olabileceğini sorar. Bilge önce konuşmak istemez, sonra şunları söyler: "Ey saygıdeğer kişi! Bu kemikten, deriden, kas­tan, ilikten, etten, ersuyundan, kandan, gözyaşın­ dan, çapaktan, sümükten, tükürükten, terden, bok­tan, çişten, ödden ve salyadan oluşan, kokuşmuş vücutla nasıl mutlu olunur! Bu isteklerin, öfkenin, kızgınlığın, tutkunun, korkunun, kuşkunun, ür­kekliğin, kıskançlığın, özlemin, tiksinmenin, aç­lığın, susuzluğun, yaşlılığın, ölümün, hastalığın ve daha başkalarının uğrağı olan bu vücutla nasıl mutlu olunur! Hem, bu dünyada her şey gelip geçi­ci, bu sinekler ve böcekler ve benzerleri gibi, şu otlar, ağaçlar gibi önce oluyor sonra yok oluyor. Dahası da var - denizlerin kuruması, dağların devrilmesi, demirkazığın titremesi, fırtınaların kopması, yerin çatlayıp göçmesi... Bütün bunların olabildiği bir yerde nasıl mutlu olunur! Sonra, bir gün her şeyden bıkılır; sonra yine her şeye yeni baştan başlanır!"
256 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.