Değerli Okur,
Kahve aslında sağlık konusunda belirgin derecede haksızlığa uğramış bir içecektir. Kahve, genellikle sigarayla birlikte anılır. Sigaranın bilinen en önemli kanser yapıcı alışkanlık olduğunu düşünürseniz, sigarayla arkadaş olarak kabul edilmenin kahvenin başına çok iş açtığı söylenebilir. Bunun yanında kahve içenlerde çarpıntı, uykusuzluk gibi yakınmalara rastlanması ve hamilelerde kahvenin zararlı olduğunun düşünülmesi de bu olumsuz değerlendirmelere çok katkıda bulunmuştur.
Benim açımdan, öğrencilik yıllarımda sınavlara çalışabilmek için kahveyle kurduğum yoğun ilişki, zaman içerisinde önemli bir ilgi alanına dönüştü.Tıp doktoru olmam nedeniyle bu ilişki sürecinde kafamı hep “Acaba sağlık açısından yanlış bir şey mi yapıyorum?” sorusu kurcalıyordu. Sorumun yanıtını bulabilmek için sonunda konunun bu yönünü araştırmaya karar verdim ve uzun yıllar boyunca kahve ve kafeinle ilgili yayımlanmış tıbbi bilgileri yakından izledim. Bu kitabın yazılış nedeni de kahveyle ilgili doğruların bilinmesini sağlamaktır.
Doğal olarak “Bu konu kitap yazacak kadar önemli mi?” denebilir. İlginçtir, bu konuda sadece bizde değil, dünyada da çok fazla kaynak yok. Ayrıca kahvenin petrolden sonra ekonomik açıdan alım-satımı yapılan en önemli ikinci ürün olduğu bilinirse sanırım bu kitabı yazma nedenim anlaşılabilir.
Kitaptaki bölümlerin yazılmasında özellikle kahvenin suçlandığı alanlar ve toplum sağlığı açısından önem taşıyan hastalık gruplarını ele aldım. Aktarılan bilgilerin kolay anlaşılabilir olmasına dikkat ettim, ancak tıp terimlerinin günlük konuşma dilinden çok farklı olması nedeniyle, bu çabam sırasında zorlandığımı da itiraf etmeliyim. Konuları ele alırken bir kahve fanatiği olmama karşın bilimsel tarafsızlıktan sapmamaya özen gösterdim. Dolayısıyla ilgili bölümleri okurken kahvenin iyi yönlerinin yanı sıra kötü yönlerinin de vurgulandığı görülecektir.
Her konuda verilen bilgiler tamamen tıbbi kaynaklardan derlenmiştir. Bu yöntemin, günümüzde televizyonlarda sık sık görmeye alıştığımız her derde deva, hatta tüm kanserleri tedavi eden bitkilerden, otlardan bahsederken hiçbir bilimsel kanıt göstermeye zahmet etmeyen şarlatanlardan farklı bir yaklaşım olduğunu göreceksiniz.
Çalışmamda yararlandığım kaynaklar kitabın sonunda listelenmiştir. Bu kaynakların yazılma şekli size garip gelebilir ancak makalelerin yazılış şekilleri de uluslararası dergi yöneticilerinin üzerinde anlaştığı bir formattadır. Konular içerisinde bu bilgiler özetlenmeye çalışılmıştır.
Yine ilgili bir okurun dikkat edeceği bir unsur, bilimsel yayınların yorumlanmasında bazen çok net olunamamasıdır. Bunun temel nedeni, insan sağlığı ya da hastalıklarının çok fazla faktörden etkilenmesidir. Dolayısıyla bu çalışmaların sonunda kesin bir şey söylemek yani “kahve kesinlikle şu kanseri önler” vb. demek zor olmaktadır. Bunu söyledikten sonraki bir iki yıl içinde başka bir çalışmada sizden çok farklı bir sonuç çıktığını görüp şaşırırsınız. O nedenle kaynakları seçerken nispeten daha güçlü ve değerli olanları ayırarak yorumlamaya gayret ettim.
Sonuçta göreceksiniz ki, her gıdada olduğu gibi kahve de sağlık üzerinde yararlı ya da zararlı sonuçlar doğurabilir. Önemli olan aşırıya kaçmamak, sağlık durumunuza göre kahve miktarınızı ayarlamaktır. Umarım bu kitap kahve sevenlere yol gösterici olabilir.
Bu kitabı yazarken bana sonsuz destek olan eşim Ozay Akan’a ve kitabın basılmasında destek olan Mikado Yayınları sahibi Okan Arıkan’a, kitabın dizilmesi ve düzeltilmesinde yoğun gayret gösteren ekibine teşekkür ederim.
Kahve keyfiniz bol olsun.