Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kıssaların Dili

Mustafa Öztürk

Kıssaların Dili Gönderileri

Kıssaların Dili kitaplarını, Kıssaların Dili sözleri ve alıntılarını, Kıssaların Dili yazarlarını, Kıssaların Dili yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
368 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kur'an kıssaları ile alakalı yıllardır klasik tefsirlerden okuduğum bir çok bilginin pekte sağlıklı olmadığını bu kitap sayesinde öğrendim. Adem ve İblis kıssası hakkında yıllarca cevap bulamadığım sorularıma karşı akli ve tatminkar cevaplar bulmak beni mutlu etti. Bize yıllarca çelişkili sorular içererek anlatılan kıssaların aslında ne kadar farklı amaçlar ile indirildiğini gördüm. Kıssaların geneli, tarihî bilgi vermekten ziyade Hz. Peygamber'e gelen sorular üzerine verilen cevaplar olmuştur. Bu kıssalar anlatılırken bazen hidayet bazen cevap bazen de bilgi amacı güdülmüştür. Kıssaları zâhirî olarak ele aldığımızda ise çok ciddi sorular ve problemler çıkmaktadır. Özellikle Adem-İblis kıssasını ele aldığımızda ortaya çıkan soru ve problemler bile kıssaların zâhirî ile ele alınmaması konusunda yeterli bir kıssadır. En doğrusunu Allah bilir.
Kıssaların Dili
Kıssaların DiliMustafa Öztürk · Ankara Okulu Yayınları · 2012129 okunma
İbâdet ve ubudiyetle sınanmamızın menatı, Allah ile İblis arasında cereyan eden polemiğe indirgenebilecek kadar basit ve yüzeysel olmamalıdır. Bu sebeple söz konusu kıssa literal düzeyde anlaşılmamalıdır.
Sayfa 107 - Ankara Okulu Yayınları
Reklam
"Büyük peygamberlerden hiçbiri İblis'in konuştuğu kadar Allah ile konuşamamıştır." -Fahreddin Râzi
Sayfa 106 - Ankara Okulu Yayınları
Kur'an'daki bazı kıssalar, Zülkarneyn örneğinde olduğu gibi, İslam karşıtlarının Hz Peygamber'i test etme girişimlerine bir cevap olarak aktarılmıştır. Bu husus dikkate alındığında, bazı kıssaların herhangi bir dini-ahlaki mesaj içermediği dahi söylenebilir.
Sayfa 102 - Ankara Okulu Yayınları
Yüzlerce ayet, Allah'ın dilediğini hidayete, dilediğini dalalete sevk ettiğini, lütuf ve rahmetini, diğer bir deyişle vahiy ve peygamberliği dilediğine tahsis ettiğini, dilediğine çok dilediğine az rızık verdiğini, kısaca dilediği şeyi dilediği gibi yapıp ettiğini bildirmektedir.
Sayfa 75 - Ankara Okulu Yayınları
İmân bilişsel değil, duygusal bir tecrübedir. İmânın alanı bilmenin, düşünmenin, saptamanın, kanıtlamanın alanı değildir.
Sayfa 76 - Ankara Okulu Yayınları
Reklam
Allah, sadece tarihi dışarıdan izleyen bir hakem değil aynı zamanda tarih içinde bir taraf yahut bir müdahil konumundadır.
Sayfa 50 - Ankara Okulu Yayınları
Bazı kıssalar ilk Müslümanlar ile diğer bütün inananlara mesaj verme amacından öte Hz Peygamberin risalet iddiasını test etmek isteyen inkarcıların sorularına cevap sadedinde nakledilmiştir.
Sayfa 44 - Ankara Okulu Yayınları
Kur'an, ilk hitap çevresindeki kültür, bilgi ve idrak düzeyini hesaba katarak o dönemdeki insanların tecrübe ettikleri hayatın tam ortasına seslenmiş ve o sesleniş tek taraflı değil çok kere çift taraflı olarak gerçekleşmiştir.
Sayfa 44 - Ankara Okulu Yayınları
Kur'an-ı Kerim bir tarih kitabı da değildir. Dolayısıyla tarihi tarih için anlatmamıştır.
Sayfa 23 - Ankara Okulu Yayınları
Reklam
"-Mucize veya mucize anlatımı- modern dünyada dini kabul vesilesi olmaktan ziyade reddetme gerekçesi olarak algılanmıştır."
Sayfa 15 - Ankara Okulu Yayınları
Kur'an'da -mucize- lafzı yer almamaktadır.
Sayfa 14 - Ankara Okulu Yayınları
Kuşkusuz Kur'an'da birçok tarihi kıssa da zikredildi. Ama bunların hiçbirinde -vallahu a'lem- tarihi malumat aktarmak ve/veya biz Müslümanların tarih bilgisini artırmak gibi bir hedef gözetilmedi.
Sayfa 7 - Ankara Okulu Yayınları
"... imanı gerekçelendiren şey de Tanrı'yı bilmek ve eylemlerini anlamak değildir. Aksine Tanrı'nın bilinmezliğini, kavranamazlığını onamaktır. Çünkü Merhum Ziya Paşa' nın o muhteşem dizesinde ifade edildiği gibi, idrâk-i meâlî bu küçük akla gerekmez; zira bu terazi o kadar sikleti çekmez."
Sayfa 77
"Şu halde, doğada olup biten bir şeyi anlayıp kavrayamayınca doğrudan doğruya Tanrı' nın iradesine bağlamak suretiyle bildik anlamda 'mucize' diye kavramsallaştırmak, Spinoza' nın ifadesiyle hem budalalıktan başka bir şey değildir hem de cehaleti kabullenmenin gülünç bir biçimidir."
Sayfa 21
119 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.