Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kokotlar Mektebi Hakkında

Kokotlar Mektebi konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Osmanlı'nın son dönemlerinde hız kazanan Batılılaşma süreci Türk edebiyatının da en önemli dönüm noktalarından biri olmuştur. Dağılmakta olan dinamikleriyle toplumun değişim ihtiyacından beslenen Batılılaşma çabası üst üste gelince tüm ahlak ve aile değerlerinin de zaman zaman trajikomik boyutlara varacak biçimde farklılaşması kaçınılmaz olacaktır. Bireyin de artık farklı bir biçimde ele alınıp sorgulanmaya başlandığı bu dönemin en önde gelen edebi yatçılarından, biri hiç kuşkusuz ki Hüseyin Rahmi Gürpınar'dır. Türk toplumunun o dönemini bugün bize hâlâ renkli bir tablo gibi sunan yapıtlarıyla Gürpınar sadece bir edebiyat okurunu değil, bu toplumun sosyal gelişimine kafa yoran herkesi aydınlatmaya devam eden bir yazar. Kokotlar Mektebi, bu usta yazarın en önemli yapıtlarından biri olarak dönemin değişen yargıları üzerine yapılan en güçlü hicivlerinden biri.
Tahmini Okuma Süresi: 9 sa. 26 dk.Sayfa Sayısı: 333Basım Tarihi: Temmuz 2010İlk Yayın Tarihi: 1982Yayınevi: Everest Yayınları
ISBN: 9789752897588Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 72.4
Erkek% 27.6
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Hüseyin Rahmi Gürpınar
Hüseyin Rahmi GürpınarYazar · 100 kitap
17 Ağustos 1864 tarihinde İstanbul'da doğdu. Hünkâr yaveri Mehmet Sait Paşa'nın oğlu olan Hüseyin Rahmi, üç yaşında iken annesinin ölümü üzerine, Girit'te bulunan babasının yanına gönderildi. İlkokula başladı ancak babasının evlenmesi üzerine altı yaşında tekrar İstanbul'a anneannesinin yanına gönderildi ve eğitimine burada devam etti. Yakubağa Mektebi, Mahmudiye Rüşdiyesi ve idadide okuyan Hüseyin Rahmi, tarihçi Abdurrahman Şeref Bey'in himayesiyle Mekteb-i Mülkiye'ye girdi (1878). Okulun ikinci sınıfında iken ciddi bir hastalık geçiren Hüseyin Rahmi buradaki öğrenimini yarıda bıraktı (1880). Kısa bir süre, Adliye Nezareti Ceza Kalemi'nde memur, Ticaret Mahkemesi'nde Azâ Mülazımı olarak çalışan Hüseyin Rahmi hayatını kalemiyle kazanmaya çalıştı. 1887'de Tercüman-ı Hakikat gazetesinde yazmaya başlayan Hüseyin Rahmi, ardından İkdam ve Sabah gazetelerinde mütercim ve muharrir olarak çalıştı. II. Meşrutiyet döneminde 37 sayı süren Boşboğaz ve Güllâbi adlı bir gazete çıkardı. İbrahim Hilmi Bey ile birlikte çıkardığı Millet gazetesi de uzun ömürlü olmadı. 1925-1927 yılları arasında yayımlanan Türk Kadın Yolu adlı derginin yazarları arasındaydı. Sonraki çalışmalarını İkdam, Söz, Zaman, Vakit, Son Posta, Milliyet ve Cumhuriyet gazetelerine neşretti. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 5. ve 6. dönemlerde Kütahya milletvekili olan Hüseyin Rahmi, ömrünün son otuz bir yılını geçirdiği Heybeliada'daki köşkünde 8 Mart 1944 tarihinde öldü ve oradaki Abbas Paşa Mezarlığı'na defnedildi. Edebiyat hayatı Hüseyin Rahmi Gürpınar; İstanbul halkının toplumsal, töresel yaşantılarını, aile geçimsizliklerini, batıl inançlarını, yaşadığı çağdaki Türk toplumunun geçirmekte olduğu krizleri hümuristik bir mizah dehasıyla anlatır. Servet-i Fünûncuların yaşıtı olduğu halde, ayrı bir sanat görüşünü sürdürür. Romanlarındaki kahramanların çoğu 19. yy sonu İstanbul'un canlı, renkli insan, hayat manzaralarıdır. Eserlerinde Anadolu yoktur. Mizahı, güldürücü olduğu kadar, gülünç yönlerimizin yansıtılması, hicvedilmesi için gerekli bir araçtır. Hüseyin Rahmi, seçtiği tipleri seviyelerine uygun, ustaca konuşturur ve olayları gülünçlü, acıklı yönleriyle belirtir. Kuvvetli bir gözlem gücü vardır. Realist, natüralist bir görüşle "toplum için sanat" yapar. Ertem Eğilmez tarafından 1976 yılında çekilen Süt Kardeşler sinema filminin konusu Hüseyin Rahmi'nin Gulyabani (1913) isimli romanından uyarlanmıştır. Bağımsız sanatçılardan biri olarak da anılır. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın romanları ve öyküleri yeni nesiller tarafından da kolayca anlaşılabilmesi için 1960 sonrasında içinde Mustafa Nihat Özön'ün de yer aldığı bir edebî kurulca sadeleştirilmişti. Bu sadeleştirme kimilerince yerinde bulunurken kimileri de özgün dilin dokunulmadan bırakılması gerektiğini savunmuşlardı. Kaynak: tr.wikipedia.org/wiki/Hüseyin_R...