“(…) Bir seven vardır, bir de sevilen. Ama bunlar başka başka beldelerin insanlarıdır. Sevilen çoğu zaman sevenin içinde uzun zamandır saklı duran sevgi için yalnızca bir uyarıcıdır… En sıradan birisi coşkun, ateşli ve bataklıktaki zehirli zambaklar kadar güzel bir sevginin nesnesi olabilir...”
İnsana tuhaf gelen şudur: Yararlı her bir şeyin bir fiyatı vardır. Yalnızca parayla satın alınabilir. Düzen bunun üzerine kuruludur. Bir balya pamuğun ya da çeyrek bir litre pekmezin fiyatını bilirsiniz, bunun nedeni aklınıza bile gelmez. Oysa insan yaşamına hiç bir değer biçilmemiştir. Bize bedava verilir, geri alındığında da bir şey ödenmez. Peki nedir değeri ? Çevrenize şöyle bir bakarsanız, bazen çok düşük bir değer biçildiğini, bazen de hiç bir değer biçilmediğini görürsünüz. Çoğu zaman çalışıp ter döktükten sonra düze çıkmazsanız, ruhunuzun derinliklerinde pek bir değer taşımadığınız duygusu doğar.