Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mantık ve Diyalektik

Aydın Çubukçu

Mantık ve Diyalektik Sözleri ve Alıntıları

Mantık ve Diyalektik sözleri ve alıntılarını, Mantık ve Diyalektik kitap alıntılarını, Mantık ve Diyalektik en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Evreni bir bağıntılar-ilişkiler örgüsü olarak düşünmenin ve bu bütünlüğü etkileyerek dönüştürebilme çabasının ilk izlerine, ilkel dinlerde, büyüde ve mitolojide rastlayabiliriz.
Her nesnenin ya da olayın, sonsuz sayıda ve sonsuz küçük öğenin birleşmesinden doğduğunu ve bunun önceki hareket tarafından nedensellikle belirlenmiş olduğunu düşünmek, daha başlangıçtan itibaren her şeyin değiştirilemez bir zorunlulukla bugünkü halini almaya doğru yöneldiği düşüncesiyle tamamlanır. Böylece evren, yalnızca belli bir yer ve o an içindeki ilişkiler içinde değil, sonsuz zaman içinde de, bağıntılı bir bütünlük olarak tasarlanmış olmaktadır.
Reklam
Marx, “tezler” in altıncısında, “insansal öz”ü, “toplumsal ilişkilerin toplamı” olarak tanımlıyor. Lenin, “bir bardak su” yu, bir gerçeklik olarak kavrayabilmek için, insan pratiğinin bütününün, nesnenin tanımlanmasına girmesi gerektiğini, ve onun bağımsız gerçekliğinin sosyo-tarihsel ilişkiler içinde anlam kazandığını söylerken aynı düşünceyi, üretilmiş nesne ile ilgili olarak dile getiriyor.
Doğruyu düşünebilmek cesareti ile, doğru düşünme bilgisi her zaman birlikte bulunmuyor: ya yanlış haksız yere cesaretle olumlanıyor, ya da bilgi korkunun örtüsü kılınabiliyor.
İnsan üzerinde işlem yapabildiği bağıntıları, aynı zamanda kendi özgürlüğünün ve egemenliğinin bir koşulu olarak görüyor: Düşlediği gibi bir dünya yaratabilmek için, düşünülebilir bir dünyada yaşadığını kabul etmekten yola çıkıyor.
Doğruyu düşünebilmek cesareti ile, doğru düşünme bilgisi her zaman birlikte bulunmuyor: ya yanlış haksız yere cesaretle olumlanıyor, ya da bilgi korkunun örtüsü kılınabiliyor.
Reklam
Diyalektik, bütünlüğü, tek bir bağıntıya indirgemeksizin, hareketi her yönü ve öğesiyle kavramayı, bütün bağıntı ve ilişkileri, süreçleri düşünmeyi öğretiyor. Nedensellik, bağıntılı bütünlüğün bağıntılarından yalnızca bir tanesidirve eğer diğer bütün bağıntılarla birlikte düşünülmezse, olguyu açıklamakta ilerleme sağlamaz
Bilgi, insanın dışında bir yerdeydi. Ya idealar-tümeller dünyasında, ya da dokunulmamış maddenin kendi içeriğinde. Fakat hep insanın dışında!
Bir özdeyişinde Marx, “görünüş ile öz aynı olsaydı, bütün bilim gereksiz hale gelirdi” diyor. Görülebileceği gibi, bilimsel faaliyetin bütün içeriğini, en genel düzeyde tanımlayan “somut kavrama ulaşma” hedefi ile, bilimin “özü keşfetme” işlevi arasında bu bakımdan kurulmuş bir birlik vardır.
Hegel’le birlikte mantık (diyalektik), yalnızca düşüncenin bağıntılarını araştıran bir bilgi alanı olmaktan çıkarak, düşüncenin bağıntılı hareketinin ve her şeyin içten doğuş ve bağlanışının teorisi olmaya yönelmiştir. Böylece hem doğal ve tinsel her şeyin, hem de dünya hakkında insan bilgisinin gelişmesinin yasalarını genelleştiren, bir bilim olma yoluna girmiştir
Reklam
Mantık ve Diyalektik
Klasik mantık, kendisinin,düşünce yasalarıyla ilgili bir bilim olduğunu ileri sürer.Burada kastedilen düşünce, kendine özgü yasa ve kuralları olan ayrı bir gerçekliktir ve doğa yasalardan farklı yasalarla işleyen Özgül bir yapıya sahiptir.Oysa diyalektik,önce düşünce ile nesne arasındaki bu biçimsel ayrımı ortadan kaldırmak yolu çöküyor.Diyalektiğe göre mantık,her şeyden önce tarihsel gelişmenin bir ürünüdür ve yalnızca düşüncenin tarihsel gelilmesinden ibadet değildir.
Sayfa 82 - Evrelsel Basım YayınKitabı okudu
Her kavram, başlangıç haliyle bir “tez”dir. Tez, bir olumlamadır ve kendi varlığı ile taşıdığı karşıtlığın birliğidir. Tez, karşıtlığı aşma yönünde hareket eder, çünkü, taşıdığı karşıtlık dolayısıyla kavram, kendinde ve olanak halindedir, bundan çıkmak, kendi için ve gerçeklik haline gelmek zorundadır.Hareketi içinde çelişki çözülerek, anti-tezin varlık nedenini oluşturur. Böylece tez dolaylanır, bir başka’ya bağlanır: “Burada birinci terim (tez),özünden başkasının içine batırılmıştır.” (Hegel)
diyalektik, önce düşünce ile nesne arasındaki bu biçimsel ayrımı ortadan kaldırarak yola çıkıyor. Diyalektiğe göre mantık, her şeyden önce tarihsel gelişmenin bir ürünüdür ve yalnızca düşüncenin tarihsel gelişmesinden ibaret değildir: Aynı zamanda, nesneler üzerindeki insan etkinliğinin ve nesneler hakkındaki insan bilgisinin gelişmesinin de bir ürünüdür. Öyleyse mantığın araştırdığı bağıntılar, yalnızca düşüncenin, kavramların ve kategorilerin hareketini ve ilişkilerini değil, doğanın ve onun üzerinde etkinlikte bulunan insanın toplumsal hayatının hareketini de yansıtacaktır. Böylece diyalektik aşamasında mantık, doğa, toplum ve bilinç hakkında en genel ve soyut bir bilim haline gelir. Evrensel bağıntılılığı, bu iç içe üç alanın bütünlüğü olarak ele alır ve her bir alanın ilişkilerini en genel yasalar içinde ve tek bir bağıntılılık sistemi olarak özetlemeye girişir
Her şey birbirine öylesine bağlıdır ki, tek bir olayın gerçek nedenini bilebilmek, ancak bütün olayların aranan olayla bağıntısını bilmekle mümkün olacaktır!
DemokritosKitabı okudu
Gelenekler tarafından kabul ettirilmiş, ya da araştırmacı tarafından bağlanılmış bulunan düşüncelerin, felsefi görüşlerin ya da bunların temsilcileri olan “büyük usta”ların otoritelerinin yarattığı önyargılara Bacon, Tiyatro Putları adını veriyor.Bu tür düşünce ya da düşünürlere körü körüne bağlanan insanların durumu,bir tiyatro oyununu gerçek zanneden insanın durumuna benzer.
32 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.