sanırım dünyada var olmamızın nedeni de bu. Yitirilmiş uzak ezgileri düşünüp anlamaya çalışmak, onları aramak ve onları dinlemek için yaşıyoruz. Gerçek yurdumuz o ezgilerin ardında aslında
.. Oysa şimdi, zamanın yittiği, ruhun ve dünyanın uyum içinde olduğu sonsuz bir anda kalakalmıştı. Soluğunun bulutları yönlendirdiğini ve sıcak güneşin kendi göğsünde döndüğünü duyumsadı.