Yüzlerce yıl uzak ama bir o kadar yakın bir hikaye...
Opera da sahnelendiğini öğrendiğimden beri merak ettiğim bir eserdi.
Ahmet Ümit'in diğer kitaplarının aksine bir roman tarzında değil, polisiye tarzında hiç değil antik tiyatro edasıyla şiir şeklinde yazılmış tarihten gelen bir aşkın öyküsü. Kitap 12 ayrı bölümden oluşuyor. Anadolu'daki ilk büyük devlet olan Hititler zamanında, Kadeş Savaşı'ndan az bir süre önce yaşanan ve 3300 yıldır kavuşulmayı bekleyen bir sevdanın tabletler üzerine yazılmış hikayesi. Ömrünü bir aşka adayan Ninatta'nın hikayesi.. Bir çırpıda bitirilecek kadar akıcı ve kısa. Bir aşk, hem bu kadar sade hem de bu kadar derin anlatılabilir...
Yargılamak istiyorsunuz, kızmak istiyorsunuz ancak onlar zaten kendilerini yargılıyor...
Babası, Ninata'nın babası beni etkileyen bir karakter oldu. Ataerkil bir toplumda kızının yanında olması.. Ninata aşık bir kadın, kendi hayatını feda edebilecek kadar aşık ama sevgisine bencillik, kin gibi kötü duyguları katmadan sevmiş. Ninata ve Nuvanza...
Bu kitap hakkında duyduğum güzel yorumlardan biri; tarihe geçmiş bu hikaye her okunduğunda onlar kavuşacaklar...
~Keyifli Okumalar~