Bir yol üstünde, güneş vurmuş bir güzel şatonun aklığı beliren geniş bir bahçenin parmaklığı ardında, çok süslü bir kır giysisi giymiş, kanlı canlı, güzel bir çocuk duruyordu.
Lüks, kaygısızlık, alışılmış zenginlik görünümü, bu çocukları öylesine güzelleştirir ki sıradanlığın ve yoksulluğun çocuklarının hamurundan değil de bir başka hamurdan yapılmışlar sanır insan.