Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.6
Reyc Yorumları ve İncelemeleri
Reyc yorumları ve incelemelerini, Reyc kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Reyc puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
8.310 üzerinden
Tanrı, ölen çocuklar için cennette bir oyun parkı inşa etmiş,
duydun mu?
Parkın içine kar yağıyormuş ama hiç soğuk olmuyormuş;
güneş yanarak parlıyormuş ama asla yakmıyormuş.
Ölü çocuklar terlemiyor, düşse bile canları yanmıyor,
asla hastalanmıyor, hiç yorulmuyormuş.
İçimdeki kız çocuğu kendini nefes boşluğundan vurdu.
Şarjörün içine yirmi altı kurşun dizdi;
yirmi altı el sıktı nefes boşluğuna.
Yirmi altıncı patlama sesinde uykumdan uyandım
ama onu kurtaramadım.
Yirmi altı seksek kutusu çizdim.
Yirmi altı kez zıpladım tek ayağımın üstünde.
Yirmi altı kez düştüm. Yirmi altı kez yandım.
Ben hiçbir zaman kendi kuyumdan su içmedim.
Tanrı'nın avuçlarındaki suya düşen yansımama baktım.
Reyc'e baktım.
Saatin anahtardan akrebi beni çocukluğumdan soktu.
Canım adam.
Asi Çakıltaşı serisinin ikinci kitabı. Birinci kitaba oranla olaylar ve karakter analizleri daha derin. Konu daha sürükleyici. Kehf 'e oranla daha çok sevdim. Başkarakter Merve ' yi ilk kitapta sevmesem de burda tanıdıkça sevdim. Seriye devam edilmeyi sağlayacak bir şekilde yazılmış. Çok beklentiye girmeden okunabilir :))
Bu kitap canımı çok yaktı.Her satırında ruhumun çığlıklarını tekrar tekrar duyduğum, yaşadığım acıların çoğunu bu kitapta okurken gülümsediğim muhteşem bir kitaptı. Acıydı, çok acıdı. Kitabın sonu beni alt üst etti. İlk kitaptan daha çok bu kitabın beni mahvettiğini itiraf etmeliyim. Aşk, acı, çaresizlik ve çokça gözyaşı barındıran bir kitap. Bu seri beni mahvedecek gibi duruyor...
Asi çakıltaşı serisinin ikinci kitabı olan reyc, birbirlerinin acılarına tutunarak, ruhlarını hayatta yaşatmaya çalışan iki gencin, iki aşığın hikayesini anlatıyor.
Çok küçük yaşlardan itibaren babasının sevgisini hissetmeye çalışan kız çocuğunun, o sevgiyi bulamamasıyla kendini zifiri karanlık bir kuyuya hapsedişi. Ve gözlerinin önünde annesini kaybeden erkek çocuğunun bakışlarına yerleşen siyahı dahi kıskandıran karanlık...
Anne babaların çocukları için yapacakları en büyük iyiliğin onlara, onları ne kadar sevdiklerini hissettirmek olduğuna inanırım. Gerisinin hiç bir önemi yoktur. Kişinin sahibine hissettirmeden sadece kendi içinde yaşadığı sevginin anlamı yoktur, onun içi boştur.
Kitap bitti ve ben sevdiğim siyah rengini daha bir sevdim. Kahveyle ilgili okuduğum onca cümleden sonra Türk kahvesi dışında da kahve içmeye başladım.
Son olarak kalın kitaplar gözümü korkutmaz ama bunun bu kadar kalın olmasına gerek yoktu. Cümleler daha kısa, daha sade olsaydı eminim daha çok beğenecektim.
Zamanım bol, hayatın karmaşasınada birazcık ara vermek istiyorum diyorsanız elinize alıp okumaya başlayabilirsiniz.
Veeee havaalanındaki yolcuların bakışlarına rağmen engelleyemediğim kahkahalarımın
Sahibi Bedirhan sen benim baş kahramanımsın. Kitabın tadı tuzu neşesi:) :)
Binnur Şafak Nigiz
Kitapta bir sahne vardı! O nasıl bir sahne ya? Karan sen bir iş adamısın, mafya filan değil. Müdüre yaptığı şiddet bence hiç ama hiç hoş değildi. Karan'ın imajı yerle bir oldu gerçekten. Üzdün beni Karan Ali.
Bu kitapta sırlar gün yüzüne çıkmaya başladı. Çok şükür. Bir daha aşık olamayacağını düşünen ama İzmirin kırmızı gülüne toslayan Bedirhan, kitapın enerji kaynağı olan Bedirhan bile geçmişinde izler taşıyor.
O neşesinin arkasında yıkık dökük. Doğunun saçma sapan töresi geçmişin kirli sayfası Bedirhan için.
Sergen ve Defne'nin birbirlerine yakınlaşması aşırı hoştu. İlk kitapa göre Karan ve Asi'nin ilişkisi gerçekten şiddete dayalı, psikopatça ve toksik olarak çirkin bir şekilde ilerliyor bence.
Bedirhan sayesinde kelime haznem bile genişledi. Mesela cehennem süpürgesi, kazulet, çepiç...
Binnur kitapı yaşayarak yazmış resmen, ruhuna dokunuyor kaleminden dökülenler.
Her bir satırından dram akıyor. İçinize işliyor kelimeler.
Her karakterin geçmişinden kendimize ait bir parçalar buluyoruz. Asi Merve'den bulamazsan, Karan'dan bulursun, ondan bulamazsan ya Sergen'den, Bedirhan'dan ya Defne'den ya da Billur'dan, kesinlikle kendimize ait bir parça buluruz. Yazar sanki çevresinde gördüğü insanların acılarını karakterlerine bir bir yansıtmış ve bunu çok iyi bir şekilde anlatmış.
Elbette uzatmalar vardı, gerçekten bir süre sonra bayıyordu. Elden ne gelir ki. Umarım diğer kitaplarında bu kadar çok uzatmalar yapmamıştır. Tek temennim bu yönde
*Reyc: üzeri örtülmüş, kilitlenmiş derin bir kuyu. Kilitli derin kuyu* Serinin ikinci kitabı Reyc ile karşınızdayım. İlk kitaba göre olan olaylar bana çok daha ağır ve fazla geldi. Karahan'ın bu kitaptaki tepkileri bana çok sadistce geldi diyebilirim. Müdüre karşı uyguladığı şiddet ve bu yanını Merve'ye bulaştırması... Bunun dışında Merve'nin babasıyla olan olaylar. Cidden sinirden ağlayacak konuma getirdi. Ve annesiyle olan olay ise ister istemez üzüntüden ve kızgınlıktan ağlattı. Bir de Bedirhan'ın hikayesi...Cidden her biri okumaya değerdi. Her ne kadar çok kızdığım, üzüldüğüm sahneler olsa da favori kitaplarım arasına girdi de diyebilirim.
Ayrıca kitap çok zengin. Yani edebiyat yönü olarak cidden çok iyi. Kelime haznem genişledi. Ve kendi kitabımı yazan biri olarak anlatımdan çok yararlandım. Binnur Şafak Nigiz yine döktürmüş :')
Okuyacaklara şimdiden sabırlar dilerim. Ama pişman olmayacağınız bir kitap olduğunu da belirtirim.
Kitabı bitireli bi kaç saat oldu ama ne yzacağımı bilemediğim için eklemeyi unutmuşum.
Kafam hala kazan gibi..
Bu kitapta bir takım sırları öğreniyoruz.
Karan'n gözü dönünce nasıl bir adama dönüştüğünü görüyoruz. O sayfaları okurken gerçekten yok artık yuh fln dedim. Tüylerim ürperdi beee..
Asi ise her zaman ki soğuk nevalemiz. Neyse ki billur ve cagnım bedirhan sayesinde insancıl tepkiler vermeye başladı. Çok güçlü bir karakter gerçektn ama karanlığı bunalımı beni de bunalıma sokuyor. Kızı okurken gözleri devirmekten bir hal oluyorum.
Bu kitapta çok esaslı 3 sahne var benim için. 1'i Karan'n gözünün döndüğü sayfalar
Diğer 2'si ise Asi'nn anne ve babasıyla olan sahneler. Oralarda kalbimi ve gözyaşımı bıraktım. Beni de yıktın be yazarcım diyor ve 3.kitaba hazır mıyım bilemiyorum.
Gözüm de kör olmaz inşallah kitabın puntolar çok küçük ve kitap çok kalın....
Neyse.
İyi okumalar olsun ifindim.
720 syf.
8/10 puan verdi
"Kitabın daha yarısındayken, hayatın akışına kapılmadan fikrimi paylaşmak istedim.
Kitapta bazı yerler güzel betimlendi. Olayların hızla gerçekleşmesi ise kitabı elden bıraktırmıyor.
Fakat Karan'ın sürekli küfür etmesi, Merve'ye baskınlık kurması inanılmaz derecede sinirlerimi bozuyor. Kitabı fırlatmamak için zor tuttum kendimi.
Bu ikisinin birbirine tutunması kitabı katlanabilir kılıyordu. Yaraya basan konulara değiniliyor. Güzel ama bir o kadar sinir bozucu yönleri var.
Kısaca konusuna gelirsek; aralarında yaş farkı olan ikilinin kırık kalplerini birbirine yapıştırılması. Eksiklerini birbirlerine büyük bir aşk duyarak bağlanmaları. İkisinin etrafında gelişen olaylar tabii var... (3 tuğla kitap, şaşırmamak gerek buna.)
Keyifli okumalar!(sinir krizi geçiriyorum.)"
Sakın bu kitabı alıp boşa zaman harcamayın serinin üç kitabında alıp büyük bir beklenti içine girmiştim ilk kitabı güzeldi ama ikinci kitap çok vasattı nedeni ise sırf sevdiği kıza okul müdürü tokat attı diye adamın eline bıçak saplayıp ardından kızgın yağ dökerek öldüresiye dövüyor kız bunu görüp hemen oradan ayrılıyor üstelik aklında tek düşündüğü bir isim var acaba sevdiği çocuğa zarar gelir mi diye okurken o kadar zorlandım ki anlatamam üstelik kız yorgunluktan bayılmadan öncede başroldeki çocuk için sana ihtiyacım var diyor şimdi benim anlatmak istediğim tek şey bu kadar saplantı derecesinde aşık olan bir adam var ikincisi de kızın bu hallerini görüp hala onun yanında olma çabaları gerçekten diyecek tek kelime bulamıyorum zorladım başlamışım bitireyim kitabı diye ama olmadı diyeceğim o ki zamanınızı boşa harcamayın
Reyc
Spoiler içerir.
Okudum bitti. Serinin ilk kitabını uzun zamam önce okumuştum. Aşırı derece sevmiştim. Yine severek okudum. Ya ben Binnur 'un yazdığı kitapları okurken karakterle bir bütün oluyorum. Sanki olayların içerisindeyim her şeye müdahale etmek istiyorum. Ya bunu yapma Merve. Ya Bedirhan sen neler yaşamışsın diyip sarılmak istedim. Sergen adamım bir insan sürekli takım elbiseli olur mu? Cevap ver bana. Karan Bey ya siz ne kadar romantik bir adamsınız ama oldu mu şimdi ben size aşık oldum
Her karakter ayrı ayrı güzeldi. Hepsini çok sevdim. Ayol sevmezsem Bedro Hazretleri adamı lime lime eder zaten
Kitapla ilgili söyleyebileceğim tek bir kötü söz yok.
Yalnız bir ara kitabı bırakacaktım. Oda şundan kaynaklanıyor canım arkadaşım benden önce okumuştu kitabı. Birisi ölecek falan demişti. Bende düşünüyorum tabi hangi karakter şu mu bu mu kim ölecek ? Neyse arkadaşıma yalvar yakar öğrendim. Hayır zaten söylemeseydi cidden bırakacaktım. Çünkü sevdiğim birisi ölseydi buna yüreğim dayanmazdı.
Son olarak kitap öyle bir yerde bitti ki şimdi ne olacak diye merak ediyorum. En kısa zamanda serinin son kitabını da okuyacağım. Evet kimler okudu?