Siyaset Üzerine

Baruch Spinoza

Siyaset Üzerine Gönderileri

Siyaset Üzerine kitaplarını, Siyaset Üzerine sözleri ve alıntılarını, Siyaset Üzerine yazarlarını, Siyaset Üzerine yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Suç sayılabilecek tek şey olan davranışları değil de insanların kanıları da yargılanmaya kalkılırsa, ancak kurbanlara bir martirlik havası verilmesi ve korku yerine acıma ve öç alma duygularının uyandırılması başarılır. Böylece dürüstlük ve güven bozulur, hainler ve dalkavuklar yüreklendirilir, düşmanlıklarına ödün verilmiş ve tuttukları öğretiler devletçe onaylanmış olduğundan, bölücüler zafer kazanmış olur. Bundan dolayı devletin yetke ve haklarına sahip çıkmak yüzsüzlüğünü gösterirler ve kendilerinin doğrudan doğruya Tanrı tarafından seçilmiş olduklarını, kendi yasalarının Tanrısal kaynaktan geldiğini, oysa devletin yasalarının insan yasaları olduğunu, onun için de devletin yasalarının Tanrı’nın yasalarına –yani kendi yasalarına- boyun eğmesi gerektiğini iddia etmekten geri durmazlar. Herkes bunun kamu yararına olmayan bir durum olduğunu anlayacaktır.
… uçurumların nezaket ve incelik kaynağı olan bilgelik sevgisinden değil, ölçüsüz bir üstünlük tutkusundan doğduğunu; … gerçekten uçurum yaratanların ancak okumuşlar için yazan ve yalnızca usa hitap eden yazarlardan çok, başkalarının yazılarını suçlayan ve çatacak yer arayan kitleleri bu yazarlar aleyhine kışkırtanlar olduklarını öğle güneşi gibi ortaya koymaktadır.
Reklam
Herkesin neye inanması gerektiğini gösteren ve buna aykırı söz edilmesini ve yazı yazılmasını yasaklayan yasaların çoğu, aydın kişilere dayanamayan ve bu türlü sert ve hileli yasamalarla kitlelerin bağlılığını kolayca hiddete döndürüp bunu istedikleri kimsenin aleyhine çevirebilenlerin kızgınlıklarına verilen ödünler olarak yürürlüğe konmuşlardır.
Söz birliğini zorlamak olası değildir, çünkü yöneticiler söz özgürlüğünü sınırlamaya ne kadar çok çalışırlarsa o kadar güçlü bir dirençle karşılaşırlar. Besbelli gözünü para bürümüş olanların, dalkavukların ve en üstün kuruluşun karınlarını doyurmak ve para keselerine dayanarak böbürlenmek olduğunu sanan öteki ahmakların değil; eğitim, sağlam ahlak ve erdem sayesinde daha büyük bir özgürlüğe kavuşabilmiş olanların direnciyle. … Üstelik bu tür yasalar hemen her zaman büsbütün yararsız kalırlar, çünkü yasaklanan kanıların yararlı olduğuna inanların bu yasalara uymaları olanaksızdır. Onları zaten yanlış sayarak reddedenler ise yasayı kendilerine verilmiş bir üstünlük sayarlar ve bununla öylesine öğünürler ki, yetkeyi ellerinde bulunduranlar sonradan bu yol tutulmak istense bile yasayı yürürlükten kaldıracak gücü kendilerinde bulamazlar.
Kendi içlerinde zararlı olsalar bile yasaklanamayan hakları tanımak en iyisidir. Lüksten, kıskançlıktan, açgözlülükten, sarhoşluktan ve benzerlerinden ne kadar büyük zararlar çıkar, yine de bunlara –ne kadar kötü olsalar da” katlanılır, çünkü yasama yoluyla yasaklanmaları mümkün değildir. Demek ki, kendiliğinden bir iyilik olan ve nasıl olsa ezilemeyecek bir nitelik taşıyan düşünce özgürlüğünün haydi haydi tanınması gerekir. … Üstelik bu özgürlük sanat ve bilimin ilerlemesi için vazgeçilmez bir koşuldur; çünkü hiç kimse yargılama yeteneği büsbütün özgür olmadığı sürece bu türlü çabaları yararlı bir biçimde sürdüremez.
Örneğin uyruklardan biri bir yasanın sağduyuya aykırı olduğunu, bundan dolayı da yürürlükten kaldırılması gerektiğini düşünür ve düşüncesini yasaları yapmak ve yürürlükten kaldırmak yetkisini elinde bulunduranların dikkatine sunarsa ve bu arada hiçbir şekilde o yasaya aykırı davranışta bulunmazsa, devletin övgüsüne hak kazanmış ve iyi bir vatandaşın yapması gerektiği gibi davranmış olur.
Reklam
539 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.