Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sosyolojik Düşünmek

Zygmunt Bauman

Sosyolojik Düşünmek Sözleri ve Alıntıları

Sosyolojik Düşünmek sözleri ve alıntılarını, Sosyolojik Düşünmek kitap alıntılarını, Sosyolojik Düşünmek en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Alışılmış (bazen, pek yerinde olmasa bile, geleneksel denen) davranış bunlardan biridir. Sanki bedenimde bir çalar saat yerleştirilmiş gibi, ben normal olarak her gün aynı saatte kalkarım... Yarı uykulu bir halde sabah rutinlerime başlarım; yüzümü yıkar, dişlerimi fırçalar, tıraş olurum. Bu rutini yerine getirmek için karar verdiğimi hatırlamıyorum; aslında bunları yaparken başka şeyler düşünürüm (hiç dikkat etmediğimden, sıklıkla aynada yüzüme bakıp tıraş olup olmadığımı kontrol etmek durumunda kalırım).
Sosyoloji en başta insan dünyası hakkında bir düşünme biçimidir.
Reklam
..."Biz" ve "onlar" yalnızca iki ayrı insan grubunu değil, tümüyle farklı iki tutum arasındaki, duygusal bağlanma ve antipati, güven ve kuşku, güvenlik ve korku, işbirliği ve çekişme arasındaki ayrımı temsil eder. "Biz" ait olduğumuz grup anlamına gelir. Bu grup içinde olanları gayet iyi anlarım ve anladığım için nasıl sürdüreceğimi bilirim, kendimi güvenli ve evimde hissederim. Bu grup âdeta benim doğal ortamım, içinde olmaktan hoşlandığım ve huzur içinde döndüğüm yerdir. "Onlar" ise tersine ne ait olmayı isteyebileceğim ne de istediğim bir grubu anlatır. Dolayısıyla o grupta neler olup bittiğine ilişkin gözümde canlanan şeyler, belli belirsiz ve kopuk kopuktur; o grubun işleyişine ilişkin pek bilgim yoktur ve bu yüzden o grubun yaptığı her ne ise benim için genelde kestirilemez ve aynı şekilde korkutucu şeylerdir.
Öte yandan, büyük şehrin "evrensel yabancılığı". daha dar ve daha kişisel bağlamlarda, herkesin işine burnunu sokmayı ve meraklılığı hak bilecek başkalarının sağlığa zararlı ve can sıkıcı gözetimiyle müdahalesinden kurtuluş anlamına gelir. Kişi artık özel alanına kimseyi sokmadan kamusal bir mekânda kalabilir. Sivil dikkatsizliğin evrensel uygulanması sayesinde erişilen “ahlâki görünmezlik", farklı koşullarda akla hayale sığmayan bir özgürlük alanı sunar. Sivil dikkatsizliğin yazılı olmayan kuralına evrensel olarak uyulduğu müddetçe, kişi şehirde görece bir engelle karşılaşmaksızın dolaşabilir. Yeni, hayrete düşüren ve zevk veren izlenimlerin hacmi böylelikle genişler. Bu da beraberinde deneyim alanının genişlemesini getirir. Kent ortamı zekâ için bereketli bir topraktır. Büyük Alman sosyolog George Simmel'in işaret ettiği gibi, kent hayatı ile soyut düşünce uyum içindedir ve birlikte gelişirler: Soyut düşünce, nicel farklılığı içinde kavranamayan kentsel yaşamın olağanüstü zenginliğiyle körüklenir ve aynı zamanda genel kavramları ve kategorileri kullanma kapasitesi öyle bir beceridir ki, onsuz kentsel bir çevrede hayatta kalma aklın alacağı bir şey değildir.
Sayfa 80 - Yabancılar
Yaptığım şeyi neden yaparım? Felsefi bir yaklaşım arayışı içinde olmadığım sürece, bu, üzerinde durmaya değmez basit bir soru olarak görünür. Yanıt açık değil midir? En azından, görüldüğü kadarıyla öyledir. Kuşkusuz, ben bunu yaparım çünkü ...
12
Sosyoloji halihazırda süregelen ya da zamanla değişmeyen genel nitelikli eylemler üzerinde yoğunlaşırken, tarih, geçmişte gerçekleşmiş ve bugün artık olmayan eylemlerle ilgilidir.
Reklam
"Dahil olduğumuz sayısız gayri şahsi mübadeleden hiçbiri, aradığımız kimliği temin etmeye yetmez çünkü bu kimlik mübadelelerinin hepsini aşan bir düzlemdedir. Tek tek her bağlamda bizler, tabiri caizse yersiz bırakılmış durumdayızdır. Gerçek benliklerimiz bize göre, gerçekleşen etkileşime ait bağlamın dışında bir yerde konumlanmış durumdadır."
Sayfa 141 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
"(...) zengin hastaların kullandığı özel ilaçlarla elde edilmiş kârlar 'kazanç' şeklinde sınıflandırılırken, özel ücretlere gücü yetmeyen kişilerin aldığı hizmetler 'harcamalar' arasına konur."
Sayfa 127 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.