Tevhid Risaleleri Külliyatı

Muhammed Bin Abdulvahhab

Tevhid Risaleleri Külliyatı Hakkında

Tevhid Risaleleri Külliyatı konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Elinizdeki bu çalışmayı hazırlama imkânını bizlere bahşeden Rabbimize hamd olsun. Bu eser Şeyh'ul İslâm Müceddid Muhammed bin Abdilvehhâb Rahimehullâh'ın tevhîd akîdesini özet olarak anlatan son derece önemli yirmi iki adet risâlesini ve torunu Şeyh Abdurrahmân bin Hasen Rahimehullâh'ın La ilahe illallâh'ın şartları hakkındaki bir risâlesini ihtivâ etmektedir. Elinizdeki bu çalışma, tevhîd akîdesi ve dînin asılları hakkında 23 adet risâleden oluşan bir mecmûa yani derlemedir. “Tevhid Risaleleri Külliyatı" ismini verdiğimiz bu çalışmada Şeyh Muhammed bin Abdilvehhâb Rahimehullâh'ın tevhîdle alâkalı kısa, öz, sistematik ve anlaşılır olan, ezberi kolay, hâlihazırda yaygın olarak tevhîd ilmini talime yeni başlayanlara okutulmakta olan bütün risâlelerine yer vermeye çalıştık. Uzun metinleri ve konusu daha ağır olan risâleleri koymadık. Kısacası bu çalışma, tevhîd ilmini talime yeni başlayanlara yönelik tevhîd akîdesine dair bir ders kitabı şeklinde tasarlanmıştır. Derlememizde bütün risâlelerin harekeli Arapça metinleri, karşısında Türkçe metinler olacak şekilde karşılıklı neşredilmiştir. Gerekli yerlerde açıklayıcı dipnotlar ve sonnotlar ekledik. Bu sûrette kitabı istifâde edilecek kullanışlı bir şekle getirmeye çalıştık. Bu mecmûada önce i'tikâdî kavramlarla alâkalı olan risâleler, sonra kelime-i tevhîdin manası ve şartlarına dair risâleler, sonrasında İslâmın hakîkati ve onu bozan şeylerle alâkalı risâleler, ardından “Üç Temel Esâs”, “Dört Kâide” gibi belli sayıda esâsları anlatan risâleler yer almakta ve ardından da yardımcı nitelikte birkaç risâleyle çalışma sona ermektedir. Bu risâleler, müellifinin kullandığı basit ve anlaşılır dille beraber ihtivâ ettiği derinlikten dolayı İslâm'ı öğrenmek ve amel etmek isteyen herkesin okuması hatta ezberlemesi gereken metinlerdir. Bilhassa “Tevhîd Akîdesi”ni yeni öğrenmeye başlayanlar için bu kitapta yer alan risâlelerdeki bilgiler hayati öneme hâizdir ve bu risâleler, âdetâ tevhîd ilmi için bir giriş ve temel mesabesindedir Yani akîdeyle alâkalı daha tafsîlâtlı kitaplara geçmeden önce bu risâleler vâsıtasıyla temel atılması gerekir. Zîrâ -bilindiği üzere- her ilim dalında olduğu gibi -ilimlerin en şereflisi olan- tevhîd ilmi de kolaydan zora doğru basamak basamak ilerleyerek tahsîl edilir. Bu kitapta yer alan risâleler te'lîf edildiği günden beri ümmet arasında benimsenmiş ve bu risâlelerin birçoğu da; selef menhecine göre ta'lîm yapan, böyle bir iddiâsı olan tüm kurumlarda tevhîd akîdesine giriş mâhiyetindeki temel metinler olarak müfredâtlardaki yerini almıştır.
Çevirmen:
Heyet
Heyet
Tahmini Okuma Süresi: 13 sa. 9 dk.Sayfa Sayısı: 464Basım Tarihi: Nisan 2019Yayınevi: Neda Yayınları
ISBN: 9786058072343Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Ciltli
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 62.5
Erkek% 37.5
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Muhammed Bin Abdulvahhab
Muhammed Bin AbdulvahhabYazar · 10 kitap
Vehhabilik mezhebinin kurucusudur. Kurumunu yapana kadar, gençlik yıllarından başlayarak dindeki pek çok yanlışı düzeltmeye çalışan Muhammed b.Abdülvehhab karşılaştığı zorluklar nedeniyle siyasi destek aldı. Dinde şirke girilmesin diye uğraş veren Muhammed, bazı şehit mezarlarını yıktırması sonucu karşısındaki muhalefet daha da büyüdü. Hayatı bu tür zorluklara göğüs germekle, suikast girişimlerinden kurtulmak ve sürgün edilmekle geçti. 1703 yılında Arap yarımadasına bağlı küçük bir şehir olan Uyeyne’de doğan Muhammed’in ailesi de önemli alimler yetiştiren Beni Temim kabilesine mensuptur. Zaten babası tanınan alimlerden Abdülvehhab b. Süleyman’dır. Eğitim hayatına babasıyla başlayan Muhammed, bir süre sonra Mekke’ye oradan da Medine’ye giderek, dönemin önemli alimlerinden dini dersler aldı. Daha eğitim hayatının başında dini uygulamalardaki bazı hareketlere tepki gösterdiği için kabul edilmediği, uzaklaştırıldığı şehirler oldu; o da Hureymila kasabasına taşınan babasının yanına giderek oraya yerleşti. Babasının yanına döndüğünde bir alim olarak görev yapması beklenirken 1740 yılında babasının ölümüyle bazı ıslahat hareketleri başlattı. Bunun başında dinde şirk olarak gördüğü bazı uygulamalar yer aldı ancak karşısında ciddi bir muhalefet vardı. Suikast girişimiyle sonuçlanan bu tepkilerin ardından doğduğu şehre geri döndü ve orada tanıdığı bir arkadaşından siyasi destek alarak fikirlerinin yayılmasını sağladı.Fakat muhalif taraf boş durmadığı gibi Beni Halid şeyhi, Uyeyne emirine Muhammed’i öldürmesi ya da sürgüne göndermesi için baskı yaptığı ve onu alt etmek için ne kadar ileri gittiklerini gösterdi. Bunun üzerine 1745 yılında Dir’iye’ye gitmek zorunda kaldı ve burası onun hayatında bir dönüm noktası oldu. Bu şehrin hayatında dönüm noktası olmasının nedenlerinden biri Suud ailesi yönetimindeki bu yerin ona sahip çıkması ve fikirlerini destekleyerek yayılmasına yardım etmeleri oldu. Bu yardım oğlu ve halefi Abdülaziz dönemlerinde de devam etti; böylece Vehhabi hareketinin geleceği şekillenmeye başladı. 30 yıl süren düzensiz yayılmanın ve cihad hareketlerinin ardından Suud ailesinin Necid’in tamamına hakim olmasıyla büyük bir ivme kazandı. Vehhabiliğin girdiği bu döngü daha sert tepkilere neden oldu ve en önemli ve en uzun süreli tepkiyi Beni Halid kabilesi gösterdi. 4 büyük saldırı gerçekleştiren Beni Halid 1789-90’da büyük bir yenilgiye uğradı. Bunun ardından gelen en önemli tepkiyi Mekarime oluşturdu. Ancak Vehhabi-Suudi birlikteliği gelen her saldırıya karşı koyduğu gibi daha da güçlendi. Üstelik 1792 yılında Muhammed b. Abdülvehhab’ın ölümü mezhebin ilerlemesine engel teşkil etmediği gibi Suriye, Irak ve Hicaz yönlerinde yayılmalar devam etti. Tevhid konusundaki düşünceleri doğrultusunda Müslümanların birçok hareketleri nedeniyle müşrik sayılması gerektiğini ileri süren Muhammed b. Abdülvehhab’ın en önemli düsturu onlara karşı cihad etmek olmuştur. Savunduğu temel prensipler sadece İslami olmuş, ancak çağdaşı pek çok alim tarafından da yalnız bırakılmıştır. Gelecek nesiller için önemli bir yere sahip olan Muhammed ve Vehhabilik Arap olmayan Müslümanlara dahi etki etmiştir. Bunun birkaç sebebinin bulunmasıyla birlikte en önemlisi fikirlerini Batı kültür ve nüfuzuna uzak bir bölgede geliştirmiş olmasıdır.