Toplumsal cinsiyet tarihçiliğindeki bir diğer sorun ise, deyim yerindeyse, erkeğin boşlanmasıdır! Kadınların eziliyor, sömürülüyor ve ayrımcılığa maruz bırakılıyor olması, feminizmde kadının özne olarak rolünün vurgulanmasını doğurmuştur; bundan daha doğal bir şey olamaz.