Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yaralısın

Erdal Öz

Yaralısın Gönderileri

Yaralısın kitaplarını, Yaralısın sözleri ve alıntılarını, Yaralısın yazarlarını, Yaralısın yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanı hayvanlaştırmanın seni yıkacağına inanıyor olmalılar. Biliyorlar bu işin inceliklerini.
Sayfa 158Kitabı okudu
Oturtmuyorlar. Ayakta duracaksın. Elektrikten sonra ilk getirildiğinde, orta yere fırlatılıp atıldığında, bir süre soğuk betonun üzerinde yüzükoyun yatmak dinlendirdi seni. Sonra zorla kaldırıldın. Duvara dayadılar. Yasakmış, otel değilmiş burası.
Sayfa 153Kitabı okudu
Reklam
"Bu çirkinliklerin yanı başında bu güzelliklerin ne işi var? Yan yana iç içe iki ayrı dünya. Hangisi gerçek olan? İkisi de belki. Dünyanın iki ayrı yüzü belki. Bir yanı ışıklı bir yanı karanlıklar içinde. Sen gecenin içindesin karanlıklara boğulmuşsun. Bir gün o aydınlıklara çıkabilecek misin? Geceleri gündüzlere çevirmek çok mu uzak bir umut?"
"Sizler okuduğunuz için suç işlersiniz, bizler okumadığımız için. Sizin bilginiz bizde, bizim görgümüz sizde olsaydı, gör bak neler olurdu o zaman. Ne siz böyle içeri düşerdiniz, ne biz. Bir araya gelemedik. Bizi kolay kolay bir araya getirmezler. Eh işte, ancak böyle mahpusane köşelerinde buluşabiliyoruz. Ne yapalım, bu da bir başlangıç."
Sayfa 146Kitabı okudu
Yakılacak çok kitap var daha. Başladın bir kere. Aralıksız hepsini bir bir yakıyorsun. İşte son kitap, kalın ciltli. En sona bıraktın onu. Bir daha kolay kolay bulamayacağın bir kitap. Ellerin titriyor. Kitabı ortadan ikiye ayırıp yapraklarını koparıyorsun. Korkunç bir hızla parçalıyorsun. Ülkenden insan görüntüleriyle dolu dizeler kırılıp dökülüyor alevlerin içine. Yanan kâğıtların üzerinde ölümsüz sözcükler beyazlaşarak okunuyor, bitmiyor, yok olmuyor sanki.
Sayfa 142Kitabı okudu
Akşam oluyor. Ama var, akşama var daha. Salıverirlerse? Çıkınca bir araba da çeviremezsin. Paran yok. Yürürsün. Uzak olsun. Yürüyebilir misin bu ayaklarla o kadar yolu? Dayanırsın. Tadını çıkara çıkara, ağır ağır. Dünyaya, insanlara, dükkânlara baka baka. Bir de yağmur bastırsa. Şakır şakır yağan amansız bir yağmurun altında yürüsen yürüsen, çamurlara, sulara bata çıka. Yağmur bir güzel yıkasa seni, onarsa, kendine getirse, dirilirdin. Yanında vızır vızır geçen arabalar üstüne başına çamurlu sular sıçratsa. Belki birini gözüne kestirip sigara da isterdin. Verirdi, niye vermesin. Sular paçalarından sızarken islanmasın, diye avucunun içine gizlediğin sigarandan arasıra ciğerlerine derin derin dumanlar çekerek, ipekli bir bez gibi yırtılıp giden gökgürültülerinin altında sulara çamurlara bata çıka bata çıka... "...Tutuklanmasına karar verildi."
Sayfa 136Kitabı okudu
Reklam
Dudaklarını aralayıp akan suyun birazını ağzına alabildin orada. Ne güzeldi. Tükürmedin. Kanlı olduğunu bile bile yuttun. Kendi kanındı, kendi güzel, yenik düşmemiş kanındı; yuttun.
Sayfa 121Kitabı okudu
"Bak, aklında olsun, burada kimsenin voltası kesilmez; mahpusane raconudur. Gel, şu duvarın yanı iyi."
Sayfa 113Kitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.