Arkadaşlar, bir kişiye Nurullah Genç'in "Rüveyda" kitabını hediye edeceğim.
Katılmak isteyenlerin, yorum kısmına bir şiir ya da "katıldım" yazmaları yeterli.
(Çekiliş bitmiştir)
kitaplara sürdüğüm kapkara lekelerden
bir anlatsam nasıl utandığımı
bir doğrulsam eğildiğim yerlerden
ağarır tanyeri nilüferlerin
alaca bir at koşar içimde
ezer toynakları ile anılarımı
Kıymetli gördüğüm ve bana ufuk aç(tığına)acağına inandığım kelimeleri ve kavramları, anlamlarıyla birlikte bu iletinin altında paylaşacağım.
• İlgilenen okurlarımız kaydedebilir, ilgilenmeyenler de sessize alırsa makbule geçer :)
Mesleğini severek yapan, hayatta kalma gailesinden dolayı sevmese de etik kuralları hiçe sayamayacağı bilinciyle de olsa emekle gayretle alın teriyle çalışan, yeni başlayan, yıllarını verip yine de hemşireden bir adım öteye gidemeyen, kıymetinin bilinmediğini düşündüğüm tüm meslektaşlarımın günü kutlu olsun. Dilerim ki hak ettiğimiz değeri bir gün gösterirler. Hepinize kolay gelsin arkadaşlar...
Not: Kan alamadı damar yolu açamadı diye hiçbir sağlık çalışanını rencide etmeye kimsenin hakkı yok. Hiçbir hemşire, sağlık çalışanı bilerek ve isteyerek can yakmaz! Özel kurumlarda ya da devlette fark etmeksizin hiçbir insanı paranızla ya da devlete ödediğiniz verginizle satın almıyorsunuz lütfen saygı çerçevesinde iletişim kurunuz.
Akıllı bir kadın, psişik ortamını düzenli tutar. Bunu, zihnini açık tutarak, çalıştığı yeri temiz bırakarak, fikirlerini ve tasarılarını tamamlamaya çalışarak gerçekleştirir.
Organik bir tarzda çalışmak, basitleştirilirse, aşırı entelektüelleştirmek yerine, hissetmeye, duyumsamaya dayanmaktadır. Kimi zaman, on yaşındaki bir çocuğun anlayabileceği şekilde düşünmek yararlı olur.
Oyun alemine, görüntü alemine dalıyor. Hamlet için olmak ya da olmamak, olmak ya da var olmamak değil. Olmak ya da görünmek. Görünmek, bir eylem; rol yapmak, taklit etmek, aldatmak. İşte Hamlet'in çözümü burada; herkesin burnunun dibinde. Olmamak, görünmek ve görünmemek de eylem. Dolayısıyla olmak, aslında eylemsizlik. Paralize olmasının nedeni de bu! Hamlet görünmemeye kararlıydı ve bu asla eyleme geçmemek anlamına geliyordu. Eğer bu kararlığında devam ederse, olmayı seçerse, eyleme geçemezdi. Ama silah kuşanıp babasının intikamını alacaksa, eyleme geçmeliydi; dolayısıyla olmayı değil, görünmeyi seçmeliydi.