Freud eserin başında insandaki psişik mekanizmayı anlatıyor : cinsel enerji yükselince gerilim de yükselir , azaldığında ise gerilim azalır. Psişik dünyamızın zevke ulaşması için gerilimin de azalması gerekir .Eğer bu cinsel enerji Ego tarafından kabul edilmiyorsa ( bildiğimiz gibi Ego dış dünya ile bağlantı kurar ,kısacası dışsal gereklilikleri göz önünde bulundurur ) , bazı savunma mekanizmaları devreye girer, bkz : süblimasyon meydana gelir yani toplum tarafindan tehdit oluşturan cinsel enerjinizi toplumun kabul edeceği bir nesneye odaklarsınız( mesela sanatsal aktiviteler ,entelektüel faaliyetler vs....) .
Sadete gelecek olursam Freud psişik mekanizmamızı anlatan güzel bir giriş yaptıktan sonra konuyu psişik yapının kendini korumaya kararlı olduğunu ve zevk arayışı tarafından yönlendirildiği bu klasik iddiayı sorgulamaya getiriyor. Analizleri aslında pek çok insanın davranışına açıkça zevkin eşlik etmediğini ve dolaylı olarak da buna yol açmadığını gösteriyor : örneğin psikanalitik tedavide acı verici olayların veya aşağılayıcı sahnelerin kompulsif tepkiselleşmesi, rüyanın içeriği , travmatik nevrozlar vb. Bu gözlemler, zevk ilkesinin ötesinde iş başında olan diğer eğilimlerin varlığını sorgulamaya yol açıyor. Psişik yaşamın derinliklerine ilişkin bu analiz, büyük bir hipotezin ortaya çıkmasına yol açacaktır: iki tür organik dürtü, yani cinsel dürtüler (yaşam dürtüleri) ve ölüm dürtüleri arasındaki temel bir çatışma.
Önerim , eğer Freud'e pek hakim değilseniz bu kitaptan başlamamlısınız. Ağır bir dili yok ancak anlamak için Freud'ün diline hakim olmanız gerekiyor .
.