Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
"Cinsel ilişki yoktur." formülü erkek ve kadın arasında genital ilişki yoktur anlamında değil, bilinçdışında her bir erkeğe ve kadına ait olarak kodlanmış mutlak zevk yoktur anlamındadır. Bilinçdışında erkeğin ya da kadının sınırsızca zevklendiğinin yerine yalnızca bir boşluk, delik vardır. Kavrayıp kavramsallaştıramadığımız, bu sebepten de "gerçeğe" bu denli yakın duran bir delik...
Sayfa 610 - Başlangıçta Zevk Vardı..., Özge Soysal / Lacan ve CinsellikKitabı okuyor
Bedenin zevki olarak adlandırabileceğimiz bu zevkin karşısında fallusun göstereni, dil sistemi tarafından belirlenmiş olan cinsel zevk, yani fallik zevk vardır. Fallik zevk bedenin dışında yer alır ve varlığın zevki olmaktan çok var-olmakta eksikliğin zevkidir. Bir diğer deyişle zevk bedenin bütününü değil, yalnızca belli bölümlerini kapsar. Bedenin bütünselliği ya da bedenin gerçeği, haz bedenle, arkaik zevkin yeri olan bedenin ayrılmasıyla kaybedilmiştir. İki zevk arasındaki bu ayrımı gösteren gerçekleştirir: Bir yandan zevki yasaklar, öte yandan da zevkin kısmi geçişine izin verir.
Sayfa 608 - Başlangıçta Zevk Vardı..., Özge Soysal / Lacan ve CinsellikKitabı okuyor
Reklam
Lacan, zevk terimiyle öncelikle iki tür zevkten bahseder: Ötekinin zevki -Freud bunu ilkel kabilenin efsanevi babasına yakıştırırdı- ve cinsel zevk olan fallik zevk. Zevkin en temel özelliği varsayımsal yani gerilimin herhangi bir engel ya da sınır olmadan boşalacağı ideal bir durum olmasıdır. Bu, bizim hakkında ne bir fikir sahibi olduğumuz ne de bilinçdışımızda tasarımı bulunan zevktir, Sonsuz ve dildışı olduğundan duyulamayan bu zevk, bununla birlikte özne üzerinde etkisiz de değildir, çünkü bedenin gerçekliği kısmi biçimler altında hazzı bulmak için, kaybettiği bütünsel doyum için ısrar etmektedir.
Sayfa 607 - Başlangıçta Zevk Vardı..., Özge Soysal / Lacan ve CinsellikKitabı okuyor
Ölüm itkisi (arkaik zevk) her defasında erojen ağızlara geri dönmekte, yaşam itkisi (fallik zevk) tarafından sınırlanmakta, böylelikle de kayıp mekanizmasını yeniden harekete geçirmektedir.
Sayfa 607 - Başlangıçta Zevk Vardı..., Özge Soysal / Lacan ve CinsellikKitabı okuyor
İtkisel doyum ruhsallıkta açılan kayıp mekanizmasından dolayı kısmi kalmaya yazgılanmıştır. Lacan'ın "bir itki" diye belirttiği Freud'un tam da kontrol edilemez ve yıkıcı olarak tanımladığı ölüm itkisidir. Doyum ancak bir ihtiyacın doyumu olabilir -ki bu da en temel biyolojik ihtiyaçların bile yaşamın ilk yıllarından itibaren talebe dönüşmesiyle kısmi kalmaya mahkumdur-, itkiyse Freud'un tabiriyle süregen bir güçtür. Bunun Lacancı koordinatlarla ifadesi, itkinin zevke ulaşıp doyurabilen değil, mutlak zevkten esinlenen ama her seferinde buna ulaşmada başarısızlığa uğrayan bir şey olmasıdır.
Sayfa 607 - Başlangıçta Zevk Vardı..., Özge Soysal / Lacan ve CinsellikKitabı okuyor
Erkek, tatmin olma arayışında, ancak kendi arzu nesnesine ulaşabilmektedir. Başka bir deyişle, kadını bulabileceği yerde aramamakta ve ona ulaşma imkanını elinden kaçırmaktadır. Özne-nesne ilişkisinin temelinde bulunan bu durum, arzu etmeye devam etmenin tek yoludur. Karşılaşmanın imkansız olduğu bu ilişkiyi anlamak veya tanımlamak üzere, düşlemselliğe gönderme yapan yönünün altının çizilmesi gerekir. Bir bütün oluşturma arzusuyla başarısız bir buluşma gerçekleştiren kadın ve erkek, aslında kendi düşlemleriyle karşılaşmaktadırlar. Arzu edilen olarak tanımlanan öteki, simgesel boyuta ve dolayısıyla dile düşmüş olandır ve ulaşılmaya çalışılanın yanılgılı yansıması, kalıntısıdır.
Sayfa 602 - Cinsel İlişki-sizlik, Fiona Faraci / Lacan ve CinsellikKitabı okuyor
Reklam
Gerçeğin nesnesi yoktur ve bu olmayışı gizlemek için de yaratılması ve hiçliğin üzerine oturtulması gerekmektedir. Sosyal söylem de, aktardığı yasaklar yoluyla, kadın ve erkek arasındaki imkansız ilişki oyununu örtmekteydi. Yasağın ortadan kalkmasıyla birlikte, bu güne kadar cinsel çatışmanın temelinde yattığı düşünülenin aslında öznenin gerçek ile karşı karşıya kalmasını ve cinsel eylemin imkansızlığı ile karşılaşmasını engellemekteydi. Bu imkansızlığın temelinde bilinçdışının yapısı bulunmaktadır. Anneyle ilk füzyonel ilişki sonrası kaybedilen nesne bir daha ulaşılamayacak olandır ve özne artık her ilişkisinde "Gerçek"le değil düşlemi ile karşılaşacaktır. Ulaşılanın bir a nesnesi oluşu ise arzunun canlı kalmasına ve devam etmesine olanak tanıyacaktır. Başka bir deyişle, özne artık "Gerçek"e ulaşamıyor olmakla birlikte mutlak bir doyuma ulaşma imkanını da yitirmiştir. Bu yaklaşım kadın ve erkek ilişkisi doğrultusunda düşünüldüğünde ise, karşılaşmalarının ne denli imkansız olduğu ortaya çıkmaktadır. Birlikte olmanın zorluğu karşılaşanın bir düşlem olmasıyla açıklanabilir.
Sayfa 601 - Cinsel İlişki-sizlik, Fiona Faraci / Lacan ve CinsellikKitabı okuyor
Söylem ne olursa olsun bilinçdışının yapısı aynı kalmakta ve kadın ve erkeğin uyum içerisinde buluşmalarına engel olmaktadır. Konuşan öznenin "Gerçek"ten uzaklaştığı göz önünde bulundurulursa, ortaya çıkan arzu ve temsillerin de farklı olacağı ve bir diğerine uymayacağı söylenebilir. Başka bir deyişle, her bir öznenin ulaşacağı kendi düşlemi olacaktır ve bir diğerininkinden farklı oluşu nedeni ile uymayacaktır. Birinin arzusuna uyan bir diğerininki ile hiç bir zaman örtüşmemektedir ve bu doğrultuda ilişki boyutunda bir bağlam eksik gibi görünmektedir. Birlikte değil de tek başına doyuma ulaşılmaktadır. Her birey kendi doyumunu, kendi orgazmını yaşamaktadır. "Kadın ve erkek arasındaki cinsel eylem popüler söylemde şu şekilde dile getirilmektedir: "Birinin "gelmeye" çalıştığı ve başarısızlığa uğradığı, bir diğerinin ise gelmemeye çalıştığı ve yine başarısızlığa uğradığı bir şeydir."
Sayfa 601 - Cinsel İlişki-sizlik, Fiona Faraci / Lacan ve CinsellikKitabı okuyor
Tıpkı bir heykele dönüştüreceği hammaddeyi elinde tutan heykeltraş gibi herkes kendi kaderini elinde tutar. Hepimiz bir şeyleri yapabilme becerisiyle dünyaya geliriz. Hammaddeyi istediğimiz biçime getirmeyi öğrenmeli ve dikkatle geliştirmeliyiz.
Aşık olmak hislerden daha fazlasıdır, bir yetenektir.
Reklam
Eğer 'nesnel' gerçeklik tamamen ontolojik olarak kurulsaydı, bilinçdışı olmayacaktı. Bilinçdışı, öznenin 'bir sorun'u olduğu olgusuna değil, 'nesnel gerçekliğin' sorunlu yapısına da tanıklık eder. Özne ve problemi Lacan tarafından nesnel gerçekliğin bir ontolojik çıkmazının aynı gerçekliğin (gerçekliğin öznel figürlerinden birisi olarak) içinde var olduğu bir kip olarak görülmüştür.
Sayfa 595 - Cinsellik ve Ontoloji, Alenka ZupančičKitabı okuyor
Aşk ne kadar ateşli olursa olsun güven duygusu yoksa arzu da zamanla sönüp gider.
Davranışçılık
Oyun farkındalığının ilk temellerinden biri, bir kadına ilişkin tahmininizi onun sözleri veya ima ettikleri yerine, eylemlerine ve davranışlarına dayandırmaktır. - - - One of the primary foundations of Game-awareness is basing your estimation of a woman upon her actions and behaviors rather than her words or implied intents.
...kendisini çok rahatsız eden, kişisel bir sorunu vardı ve sanki bütün bu gayreti o soruna bir çözüm bulmaya yönelikti...
Freud 'libido' terimiyle, insan doğasında asli ve indirgenemez bir dengesizliğe işaret eder. Bir ihtiyacın her doyumu, hedefine ilerlerken verili istemin nesnesinden ve amacından sapan, böylece görünüşte işlevsiz bir sapmayı/sapağı oluşturan ek doyumun olanağını beraberinde getirir. Bu sapak ya da onun açtığı mekan, sadece listelenmiş 'cinsel bozuklukların/ sapmaların' alanını değil, aynı zamanda insanın en üstün başarısı olan kültürle ilgili olan zemini ve enerji kaynağını da kurar. Kültürün üretici kaynağı, hiçbir doğrudan amaca hizmet etmeyen ve hiçbir doğrudan ihtiyacı karşılamayan ek doyumlara bağlı olma anlamında cinseldir. Bu Freudcu kavramsallaştırmaların arkasından gelen insan doğasının imgesi, yarık (ve çatışmalı) bir doğadır ki 'cinsel' bu yarığa gönderme yapar. Eğer Freud belli bir 'enerji alanına gönderme yapmak için libido terimini kullanıyorsa bu, yaşamlarımızdaki genel enerji düzeyini anlatmak için değil, fazla enerjiden söz etmek içindir. Bu terim, (Jung'un önerdiği gibi) enerjinin bütününe işaret etmez, çünkü tam da bu bütünü 'bütün olmayan yapan şeydir.
Sayfa 591 - Cinsellik ve Ontoloji, Alenka ZupančičKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.