Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Kültür bir anlam sistemidir ; bir eylemin tasarlanması ve genellikle o eylemi paylaşan insanlar açısından bilinçsiz, kesin gözüyle bakılan bir gerçeklik olması üzerinden değer standartları sağlar.
Bunlar Kesinlikle Oy da Kullanacaklar..! :))
"İzmir’de bir vatandaş, vapurun cama yansıyan iç ışıklarını UFO sanıp video çekti." Videoda 4 tane sayarak 5'incisine de haksızlık yapmış...😁😁😁
Reklam
Arzu gerçekten yaşamın temel unsuru, elemanı gibi, neredeyse özü gibi görünüyor.
Ben birisini sevdiğimde, seviyorsam eğer, sürekli olarak onda da bana karşı bir sevgi uyandırma, aynı duyguyu uyandırma isteğiyle çabalarım. Bu herkes için böyledir.
Televizyon. Budalalaştırıcı bir estetiği vardır televizyonun. Yani bunu nasıl başarmışlardır, onu çözümleyebilirsiniz tabii. Bunun arkasında, bunu başarmak için kotarılmış dev bir endüstri var.
Felsefe
Ön Okuma: ●
Felsefe 101
Felsefe 101
: Bir Çırpıda İdealizm, Materyalizm, Metafizik ●
Felsefe
Felsefe
: Antik Yunan'dan Postmodern Dünyaya Düşünce Tarihini Daha İyi Anlamak İçin Çizgibilim Eğitim Kitapları: ●
Felsefeye Giriş
Felsefeye Giriş
● 📕 Felsefe, Ahmet Cevizci, Anadolu Üniversitesi Yayınları ● 📕 Zihin Felsefesi, Kolektif, Anadolu Üniversitesi Yayınları ● 📕 Dil Felsefesi,
Reklam
“Toplum içinde yaşamak üzere yaratılmış insan, kanun koyucular tarafından hatırlatılmasıdığı sürece sosyal görevlerini unutabilir.” -Montesquieu
Bir de şunu düşünmenizi istiyorum, her şeyi anlamak zorunda değilsiniz. Anlamak yalnızca dünyayla ilişkimizin bir düzeyinden ibaret, tümü değil.
104 syf.
8/10 puan verdi
Tez yazdığım için yapmam gereken bir okumaydı. Sosyal bilimler disiplinlerinden birinde okuyan veya yüksek lisans-doktora yapan herkesin okuması gereken bir rapor. Güncelliğini biraz yitirmiş olsa da sosyal bilimlere duyulan istek ve ihtiyacı, tarihsel evrimini, disiplinlere ayrılmasını, üniversitelerde yer bulmasını ve kendi içerisindeki tartışmaları entellektüel çerçevede irdeleyen başarılı bir çalışma olmuş.
Sosyal Bilimleri Açın
Sosyal Bilimleri AçınKolektif · Metis Yayıncılık · 2002386 okunma
Rönesans'taki gibi artık insanlar kendilerine o kadar güvenli değiller. Savaşlarla, Otuz Yıl Savaşları'yla kırılıp gidiyorlar. Çok kırılgan bir insan ortaya çıkıyor. 17. yüzyılda ve bu insan -düşünün- "sonsuz" denen bir şeyin ortasında, yani bir varoluş kipinin ortasında. Bununla ne yapacak bu insanlık?
Reklam
Hiçbir zaman öyle kendiliğinden güzel olan bir şeyi seviyor değiliz, dikkat ederseniz. Kendisine yakınlık duyduğumuz, sempati duyduğumuz, bize bu izlenimi verecek şeyde, yani kendisiyle dostluk kuracağımız her şeyde, şöyle bir "başka dünyadan"lık, bir tür beceriksizlik hali, bir tür tuhaflık olmazsa asla dostluk kurulamaz.
Sevgi bir dış neden eşliğinde duyulan neşe duygusu, nefret de dış neden fikri eşliğinde duyulan keder duygusu, gücün azalma duygusu.
Çok acil bir şey yapma ihtiyacında olduğunuzda, tabii acele işe şeytan karışır. Sürekli bir afallama ve yapamama hali, eyleme gücünden bir sürü kopukluk, eyleme kudretiyle, eyleme geçme kudretiyle yürütemeyen bir ilişki tarzı ortaya çıkabiliyor.
TEKRAR ETMEKTE YARAR VAR: Ekonomi okumakla iktisatçı olun- maz. Bu söz bütün dallar için geçerlidir. Okulda okurken ve okul- dan sonra mutlaka ek çaba gerekir. Ama bu, ekonomi gibi sosyal bilim dalları için çok daha fazla geçerlidir. Çünkü işin içinde insan vardır. İşin içine insan girdi mi bilimin evrenselliği kaybolur.
Sayfa 115 - Remzi KitabeviKitabı okudu
113 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.