y

Yemek-Kültür

1 üye
“Her bir kitap, en temel anlamda, yazanın arkadaşlarına yolladığı mahrem bir mektuptur.” Evet: Ama en iyi kitaplar, yazarını tanımasalar bile okurları onun arkadaşı olduğuna ikna ederler.
Sayfa 73 - ÇiyaKitabı okudu
Horoz, dermason, şeker gibi cinsleri olan fasulyenin battal boylarının en büyüğü Bolu'nun Göynük ilçesinden çıkar ki, “bomba” denir.
Sayfa 272 - Timaș YayınlarıKitabı okudu
Reklam
:D
Romalılar aşık olan kişiye salax yani "tuzlanmış" derlermiş. Acaba bizdeki salak sözcüğü buradan mı gelir?
asla olmazlar listemde: çin yemeği
Bu Çin mutfağı denilen şey, aşçının eline geçirdiği her türlü nebat ve hayvanı mümkün olan en küçük parçalara hatta moleküllere bölüp sonra birbirine karıştırarak pişirmesinden oluşuyor. Bu nedenle bir Çin lokantasında asla ne yediğinizi tam olarak anlayamazsınız. Hep içinizde acaba ne yiyorum kaygısını taşıyarak o küçük parçaları karıştırır durursunuz. (...) mönü gelir, bir sürü anlaşılmaz yemek, garsona sipariş verirsiniz, "bana bir tane 8, bir tane 11, bir tane 23 getir, yemekten sonra da bir 36 alırız." Mübarek, yemek yemiyor, rulet oynuyorsunuz.
Tom Regan okumanın zamanı gelmiş :/
Bu kez kavgayı çıkaran Kristina olmuştu. Türklerin hayvan beynini meze niyetine yemelerine çok kızıyor ve dünyada bundan daha büyük bir barbarlık olamayacağını söylüyordu. Türkler de ona İsveçlilerin yediği kan pudingini hatırlatıyor ve esas bunun barbarlık olduğunu haykırıyorlardı. İsveçli çocukların, adına blodpudding denilen donmuş kan yemesini hiç akılları almıyordu ama Kristina da beyin yeme fikri karşısında dehşete düşüyordu.
pdf
Roma'da Gastronomi
Aşçıların sanatı, yemeği hangi maddelerden yaptığını gizlemekteki başarısıyla ölçülür. Yemekten iyi anladığını iddia edenlerse, bir bakış ya da ilk lokmada yemekte neler bulunduğunu ortaya koyabilme yeteneğiyle itibar kazanırdı.
Reklam
143 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.