Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Bu korku çoğunlukla gerçekleşmez mi? Kocalar ya da âşıklar şu ya da bu nedenle ya da herhangi bir nedeni olmadan başka bir kadın için eşlerini terk etmezler mi? ”
Sayfa 73 - Say yayınlarıKitabı okuyor
Geleceğini bildiğin, emin olduğun şeyi beklemek, beklemek değildir. Hiç gelmeyecek olanı beklemek de beklemek sayılmaz. Arapların “havf-u reca” diye tabir ettikleri korku ve ümidi içinde barındıran bir olgu bu. Ben hep derim ki beklemek; henüz gelmese de geleceğine iman etmektir.
Reklam
Çocuklarımızı ve şartlarımızı en iyi tanıyan ve bilen bizleriz. İçimizdeki “sezgisel ses“, neyi ne zaman yapmamız gerektiğini zaten bize söyler. Fakat bu sesi, korku ve endişelerimizin yoğunluğundan duyamaz olduk.’
“Mutluluk, yoğun bir korku ve kaygıyla birlikte gelir, bu nedenle kabullenmek kolay değildir.”
Sayfa 130Kitabı okudu
Sende bu korku, bende bu doğruluk varken biz bir araya gelemeyiz.
Yaşar Kemal
Yaşar Kemal
🌼
Reklam
Tekrar söylüyorum, şüphe ve korku bulaşıcı bir hastalık gibi aramızda dolaşıyordu ve yeryüzünde bunun kadar bulaşıcı başka hiçbir şey yoktur.
Bordo siyah yayınlarıKitabı okuyor
Bazen her şey­den korkuyormuş gibi hissediyordu ve bu tarafından nefret ediyordu. Korku ve nefret; korku ve nefret... Bazen hayatın­da bir tek bu ikisi varmış gibi geliyordu. Kendinden başka herkesten korku, kendindense nefret.
Sabah Olursa
Bu memlekette de bir gün sabah olursa, Haluk, Eğer bu memleketin sislenen alın yazısı Dirençli, dinç bir elin güçlü, canlılık verici Dokunmasındaki titremle silkinip, şu donuk, Şu paslanan yüzü halkın biraz gülerse... - O gün Ben ölmemiş bile olsam, hayata pek ölgün, Pek az ilişkim olur kuşkusuz; - o gün benden Ümid
Tevfik Fikret
Tevfik Fikret
i kes; beni kötrüm ve boş muhitimde Bütün acımla unut; çünkü kör, topal, tükenik Bakışlarım seni geçmişte görmek ister; sen Bütün etin, kemiğin, kimliğinle yarısın: Ve şarkılar gibi hep hep kulaklarımda sesin... Evet, sabah olacaktır, sabah olursa, geceler Geçer, kıyamete dek sürmez; en sonunda bu gök Bu mavi gök size bir gün acır; usanma sakın. Hayata neş'e güneştir, usanç içinde kişi Çürür bizim gibi... Siz, ey yarın uzaylıların Küçük güneşleri, artık birer birer uyanın! Tükenmez özlemi vardır ufukların ışığa, Işık, ışık... Bugünün işte ruhu, özlemi bu; Silin bulutları, silkin o korku gölgesini, Koşun ışıklar içinden o kutlu kurtuluşa. Ümidimiz bu; ölürsek de biz, yaşar mutlak Vatan sizinle şu zindan karanlığından uzak!
"Şeriata karşı mısın?" "Hayır Sahip, karşı değilim. Ben sakallıların şeriatına karşıyım. Çünkü onların şeriatında adalet, merhamet, affetme ve cömertlik yok. Şeriat namına, her şeyi yasaklamak istiyorlar. Sinema, müzik, televizyon... Benim karşı olduğum, korku ve nefreti körükleyen zevksiz şeriat. Ben bu şeriatı bize dayatmak isteyen askerlere ve sakallılara karşıyım."
Sayfa 228 - Mahya YayıncılıkKitabı okuyor
Reklam
"Doktor bey evladım," dedi, "vehim ne demektir?" Doktor "Aslı olmayan kuruntu, şüphe, korku!" dedi ve Padişahın bunu neden sorduğunu anladı. "Aslı olmayan diyorsunuz," dedi Padişah, "demek ki bir korkunun, şüphenin dayandığı bir sebep varsa vehim sayılmaz."
208 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Bir toplum nasıl bağımsızlığını kaybeder? Her geçen gün nasıl daha da esir hale gelir? Geçmişini, kimliğini nasıl unutur? Nasıl bölünür, parçalanır ve yönetilir? Güç nedir ve nasıl zulme dönüşür? Kısaca bir toplum nasıl asimile edilir ve bu asimilasyondan kurtulabilir mi? Filler her zaman var oldu ve var olmaya devam edecek. Elbet karıncalar
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal KarıncaYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 201710,2bin okunma
Korku bir adamın ağzını kurutur ve nefret de onu boğar.
Rûz-i Hızır (a.s.) Rûz-i gün, Hızır, ‘yeşillik’ anlamına gelir. Hıdırellez günü Miladi Mayıs’ın altısına denk düşer. Osmanlı Devleti’nde Hicri takvimin kullanıldığı dönemde, mali hesaplarda ve taksit dönemi olarak belirlenen zamandır. Hadrah yani Hızır’dan bir kişi veya bir şeyin mânevi değerini ve yüceliğini anlatmak için kullanılan bir kelimedir, sıfattır. Bu kelime saygı ve değer vermeyi ve bahsedilenden sevgi ve korku duymayı anlatır.
Ve hiçbir dehşet sıradanlığın günlük işkencesinden daha korkunç olamaz.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.