Hüzzam
@kstones
Progressus ad originem ,Regressus ad futurum
hemşire
Msgsü - Sanat Tarihi
İstanbul
27 Nisan
340 okur puanı
Haziran 2017 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
İnsan neden başkasının mutluluğu için mutsuz olmak zorunda kalsın? Ya da kendi mutluluğu içim neden başkasını mutsuz etmek zorunda olsun?
Bütün İstanbul yabancıydı. Yabancı, ilgisiz hatta düşman.
İnsan ruhu, tanrının orkestrasında çalan sessiz bir arptır.
Okur Takip Önerileri
Anayolu terk edin! Sapın! Gerekirse kaçın! Ama daima aşılamaz nehirlere ve balta girmemiş ormanlara doğru koşun!
Sanat olağanı, olağanüstü bir şekilde sunar ve dünyevi olana bir anlam verir. Sanat gündelik deneyimlerimize hayati bir alt metin sunar ve bizi gündeliğin ötesinde bir yere taşır. Bizler sanat ile karmaşık duyguları iletir, ruhlarımızı yatıştırır veya düşüncelerimizi veya eylemlerimizi kışkırtabiliriz.Sanat dili duygularımızı ifade eder ve düşüncelerimizi başka hiçbir biçime benzemeyen bir şekilde iletişime sokar. Belki bu sebeple sanat nesneleri oluşturmaya dair bu temel dürtümüzün izi erken tarihin derinliklerine dek sürebilir.
Toplumda sanatın üstlenmiş olduğu önemli rol, estetik değerler ve insanoğlunun ruhsal durumu üzerindeki etkileri, onun derinliğine, yüceliğine bağlıdır
Sanatçı tarafından doğanın taklidi, her zaman yeniden yaratma ve doğanın içinde veya dışında başka hiç kimsenin görmediğinin temsilinden oluşan yeni bir yaratımdır. Fakat sanatsal görme, yalnızca optik görme değil, aynı zamanda doğaya bakma anlamına da gelir: Sanatçı doğa kavramını, yani kendi doğa kavramını sunar; doğaya sadece yaşayan bir bütün olarak bakan kişi bir sanatçıdır.
Konu, modern resim için anlamını yitirmişti. Resimlerin içeriği onların süsleri olurken, estetik içerikleri artık akademik düzenlemelerle hiçbir ilgisi olmayan bir resim üslubuna evrilmişti.
Herkesin derdi diğerlerine kendisinin bir insan olduğunu kanıtlamaktır
Tiyatronun kaygıları, heyecanı, başarıları ve başarısızlıklarını iliğinde kemiğinde hissediyordu sanki
Sanatçı bir araçtır. Neyin? Tinselliğin ve onunla bağıntılı olan yaratıcılığın
Hislerin aurasını anlamak, derin hislere ulaşmak, bunların da zihinle bağıntılarını sağlamak oldukça değerli uzanımlardır.
En büyük acı aşktır ve ancak aşkla doğaya yaklaşılabilir. Varlıklar arasına setler çeker ve hepsine hakim olmak ister. Şeyleri birbirlerine yaklaştırmak için birbirinden uzaklaştırır. Aşk iksirinden çekilen birkaç yudumla, acı dolu bir hayatın eksiklerini tamamlar.
St Augustine
Ruhlardan yayılıp hünerli ellere ulaşan buradaki bütün bu güzel şeyler, ruhumun gece gündüz hasret kaldığı ruhlar üstü güzellikten gelir
Güldük ve dünya ile bütün bağlantısı kesilmiş sessiz bir yalnızlık içinde olduğumuzu unuttuk
