Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Libraryofmiracles

440 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Duygusal ve bana göre dramatik yönü olan bir kitap Mandalina ve Umut. 5 yıllık bir evliliğin temelden sarsıldığı bir zamanda, artık birbirlerine oldukça uzaklaşmış bir çiftin belki de evlilik hayatlarına yeniden başlama hikâyesi. Ama büyük zorluklarla, zaten bir evliliğin kolay yoldan kurtarıldığı nerde görülmüş ki. Sadece çiftler arasında karşılıklı fedakarlıkla, empati, sorumluluk ve sanırım saygıyla mümkün. Neyse kahramanlarımız Hannah ve Tom evliliklerinin bitme noktasına geldiklerini fark ettikleri bir noktada Tom'un rahatsızlığı nedeniyle ayrılık süreci askıya alınıyor. Hannah mesleki hayalleri ve vazgeçtiği evliliği ile Tom'un yanında olma durumu arasında kalınca, kendini tamamen unutup tüm enerjisini kocasının bakımına ve işine harcıyor. Yani gezip eğlenmek kendine vakit ayırmak için en ufak bir zaman dilimi bile yok. Mesleğini çok sevmesine rağmen çalıştığı okuldaki müdürün kendisine verdiği ekstra görevler yüzünden "Acaba doğru işimi yapıyorum?" dercesine kendini sorgulamasına sebep oluyor. Ritmi çok yüksek olmayan ama emin adımlarla ilerleyen bu romanda, evlilik çatısı altında kendini kaybeden ama yaşanan kötü tecrübeyle birbirlerini yeniden bulmasını anlatan bu kitabı sevebileceğinizi düşünüyorum.
Mandalina ve Umut
Mandalina ve UmutKatie Marsh · Olimpos Yayınları · 2016248 okunma
Reklam
140 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
2 bölümden oluşan kitap, 140 sayfa olmasına rağmen beni bayağı bir uğraştırdı açıkçası. Özellikle Yeraltı olarak adlandırılan ilk bölümde, kendini göklere çıkarırken bi anda yine kendini yerin dibine sokması, gel-gitlerle dolu duygu karmaşası beni çok zorladı. 2.bölüm ise nispeten daha kolay okunan, Notlar bölümü olarak anlatılan kısımları. Kitabın son 50-60 sayfasını beğenerek okudum, ama çok kolay okunan bir kitap değildi bana göre yine de iyi ki okudum diyorum! Kim bilir belki başka zaman bu kitabın hakkını vererek yeniden okurum.
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020129,2bin okunma
456 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Hikâye ve konu güzel olsa da hatta beğendiğim hâlde biraz uzatıldığını hissettim. Romanının ilk yarısı biraz durağan geçse de 2.ci yarısı ise tam tersi aldı başını gitti resmen ve cok daha keyifle geçti. Aşıklar Parkı kasabası kadınlarına ilk başta şaşırsam da daha sonradan bayıldım. Kadınlar kasabada kimsenin bekâr kalmaması için o kadar çok
Kağıttan Kalpler
Kağıttan KalplerCourtney Walsh · Arkadya Yayınları · 2015249 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
416 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 saatte okudu
Bu kadar kısa sürede nadir okuyup bitirdiğim ve aşırı sevdiğim sayılı kitaplardan biri oldu Sarai. Nasıl sevdim nasıl bayıldım, kelimelerle nası anlatıcam bilemiyorum. Seriye başlamadan önce okuduğum tüm yorumlarda " Bu kadar sevecek ne var?"gibi bir yaklaşımım vardı, ama şimdi serinin ilk kitabını okuduktan sonra anladım ki gerçekten bütün olumlu tepkileri, övgüleri hakediyor. Eğer bu yorumu okurken seri ile tanışmadıysanız siz de benim gibi düşünebilir, "ne var bu kadar diyebilirsiniz?" İşte ben de size "Okuyun kendiniz görün!" derim. Sarai'nin 9 yıllık esaretinin ardından Victor'dan ayrılmak istemeyip yalnız kalmak istememesi, Victor'un bir numaralı tetikçisi olduğu Birlik'in tüm kurallarına karşı çıkarak hayatını riske atması, yaşanan gerilim-macera, ve zaman zaman Sarai'nin hissettiği minik aşk kıpırtıları Muh-te-şem. Bir de L.A da yaşananlar var tabi, Sarai'nin Victor'la birlikte olmak adına feda etmek istediği, vazgeçmeyi düşündüğü, sırf içinde Victor var diye yaşamak istediği başına neler gelebileceğini bilmediği bir hayata gözü kapalı girmek istemesi inanılmazdı. Serinin diğer kitaplarında olaylar nasıl gelişiyor bilmiyorum, bu kitapta bence herşey olması gerektiği gibi, herşey dozunda, bir kere okurken adrenalin hiç bitmiyor bu yüzden de sıkılmanızın imkanı yok. Sonu için de şunu diyebilirim ki, 2.kitabı bir an önce elinize almanız sizi teşvik ediyor.
Sarai
SaraiJ. A. Redmerski · Ephesus Yayınları · 20163,760 okunma
400 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Yazarın okuduğum ilk romanıydı, akıcılığı, zaman zaman okura verilmek istenen heyecan ve "Acaba ne dedi, ne yaptı?" hissi kolay okunabilirlik oluşturuyor. Sevdim mi evet, peki yazarın kitaplarını da okur muyum neden olmasın! Romanı okurken en çok rastlayabileceğiniz konulardan bir tanesi ya da karakterlerden arasında muhabbet konusu olan
Profesyonel
ProfesyonelDanielle Steel · Novella Yayınları · 201747 okunma
Reklam
288 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Alman Edebiyatı dersi veren Samuel, aralık kapıdan evine sokak kedisi girdikten sonra yalnız hayatı bir anda değişiyor. Kediye içmesi için kapı önüne koyduğu süt dolu kap ise hayatının degismesinde rol oynayan bir sembol. Kedi sütü içmek yerine üst katında yaşayan editörün evine gidince Samuel de kedinin onun olduğunu düşünür ve kapıyı çalar bundan sonra da yalnız yaşadığı hayatı son bulur. Yalnız dediğime bakmayın aslında asosyal biri değil ama yine de insanlardan uzak durmayı seçmiş. Üst katındaki yaşlı adam ondan bir yere gitmesini istediğinde, yıllar sonra ilk aşkını görür. Hani derler ya " Kelebek etkisi " diye yani kedi onun evine girmese, koyduğu süt içmek yerine üst kata çıkmasa, komşusuyla tanışmasa sokakta yıllar sonra çocukluk aşkını göremeyecekti belki ve tekrar eski sıkıcı yaşamına devam ediyor olacaktı. Hikâyeyi sevmedim desem haksızlık etmiş olurum, çünkü gerçekten beğendim. Bana göre bu bir spiritüel yanı olan farkındalık kitabı. Sevdiğim şey hayatına giren kediyle birlikte Samuel'in ritüellerini bozması kabuğunu kırması, aslında yeni birileriyle tanışmanın sandığı kadar zor olmadığını fark etmesi oldu. "Alt tarafı bir kedi bunu nasıl yapabilir, bir insanın hayatını nasıl değiştirebilir ki?" Ben de size hem bu kitabı hem de gerçek bir hikâyesi olan Sokak Kedisi Bob serisini okuyun derim!
Kalp Hapishanesi
Kalp HapishanesiFrancesc Miralles · Pena Yayınları · 201455 okunma
288 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Daha önce yazarin hiçbir kitabını okumamıştım bu ilkti ve çok beğendim. Ne gereksiz yere uzatılmış, ne de anlamsızca yarım bırakılmış yani tam da olması gerektiği gibiydi, böyle kitapları okurken ayrı bir zevk alıyorum, çünkü sayfaları doldurmak için uzun uzun yazılmadığından insanı sıkmıyor, yormuyor. Evet bir aşk hikâyesi ama farklı yazılmış, bu da acaba yazarın özelliği mi? Diğer kitaplarını da okuyup göreceğimAilesi boşandıktan sonra işkolik annesiyle yaşayan, çocukluğunda da gençliğinde de yalnız kalan Jane'in ne yemesi ne giymesi gerektiğine yetişkin olduğunda bile karışan bir annesi var, ayrıca kim her lafın başında 30 yaşındaki kızına "Tatlış Jane" diye hitap eder kisırf bu yüzden bile gıcık olunası bir kadın. Bir de sevgili bozuntusu biri var ki bu kadar bencillik olamaz yani9.doğum gününe kadar günlerini hayali arkadaşı Michael ile geçiren Jane, o gün geldiğinde mecburen ayrılırlar. Çünkü zor zamanlarında çocuklara destek olmak için görevlendirilen Michael, zamanı dolduğunda orayı terk etmek zorundadır. Jane bir yetişkin olduğunda ise Michael ve yaşadığı günleri unutması gerekirken, birlikte geçirdikleri her anı dün gibi hatırlamaktadır. İşte hikâyenin tuhaflığı tam da bundan sonra başlıyor! Tam da en çok yanında olmasını istediği anda Michael yine hayatına giriyor, hem de hiç ummadığı bir şekilde... Eh bundan sonrası size kalmış, okuyup kendiniz keşfedin bakalım neler olduğunu Evet kesinlikle tavsiyemdir.
Mucize
MucizeJames Patterson · Nemesis Kitap · 201655 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 saatte okudu
Bu kitabı okurken sadece tek bir şey yapmak istedim; Debbie'ye sıkıca sarılmak ve ona yaşadıklarını elbet bir gün atlatacağını söylemek. Aslında yaşadığı şeyleri ve vücudunda bıraktığı izleri düşününce bu hiç kolay değil. Hayatını mahveden erkeklerin yaptıklarını okurken ben de mahvoldum diyebilirim Debbie'nin yazdığı mektupların kimin için olduğunu öğrendiğimde çok şaşırdım. Duygusal ve dram yönü ağır basan bir roman olmasına rağmen yine de hayatta sadece kötü şeylerin değil güzel şeylerin de olabileceğini vaadediyor. Kitapta tek bir sorun var o da kitap kapağının ve sayfalarının bir türlü açılmak istememesi, okurken açık tutmak için yoğun bir güç harcamanız gerekiyor.
Senden Sonra
Senden SonraEmily Hope · Novella Yayınları · 2015132 okunma
235 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Budapeşte'li yazar Ferenc Molnar romanlarından sadece bir tanesi Pal Sokağı Çocukları, aynı zamanda da en ses getiren en beğenilen kitabı. Kızıl Gömlekliler ve Pal Sokağı Çocukları arasında, Arsa adını verdikleri oyun yeri için kapışırlar. İki tarafında pes etmeye niyeti yoktur. Kitap genel olarak bu olay üzerine kurgulanmış. Romana ilk başladığımda Macarca isimler yüzünden biraz bocaladım, belki de diğer taraftan başka bir roman okuduğum içindir, bünye alışkın değil tabi. Ama çeviri de kesinlikle bir sıkıntı yok gayet başarılı. Kitapta çocukların sahip oldukları şey için cesaret ve dayanışma içindeki tavırları sizi gülümsetmeye yetiyor. Hatta bir ara kendi çocukluğumdan sokakta oyun oynadığım zamanlar canlandı gözümde. Modern Dünya Klasikleri arasında yerini alan bu kitabı bence önce siz sonra da çocuğunuz okuyun derim, zaten arka kapakta İlk gençlik olarak belirtilmiş. Dostluk, arkadaşlık, cesaret, dayanışma, üzerine yazılmış bir roman.
Pal Sokağı Çocukları
Pal Sokağı ÇocuklarıFerenc Molnar · Yapı Kredi Yayınları · 201925bin okunma
512 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Biri Fransa'dan diğeri İngiltere'den iki farklı kadın, ortak yanları ise bir tablo. 1.Dünya Savaşı'nda Fransa'dan evinden eşinden koparak savaşa giden Edouard, ve onun bir gün döneceğine tüm kalbiyle inanan cesur ve korkusuz eşi Sophie. Yaşadıkları kasabayı Alman askerleri işgal etse de yine hayata tutunmaktan vazgeçmeyen Sophie, bir gün Alman komutandan öyle bir şey ister ve öyle bir fedakarlıkta bulunur ki, kaybettiklerinin yanında kocasına kavuşma arzusu her şeyin üstünde gelir. Diğer taraftan 2000'li yıllarda akla gelmeyecek bir şekilde hayatını kaybeden kocasının ardından, maddi sıkıntılar ve borçlar içinde yaşama devam etmeye çalışan Olivia. Evlendikten sonra David ve Olivia kocasına eşlik etmek için birlikte iş gezisine gittiklerinde, gerçekte kime ait olduğuna bilmeden aldıkları bir tablo, yıllar sonra Olivia'ya zor günler yaşatır. Tablonun kendisine ait olduğunu söyleyen Liv, kocasının anısına resmi vermeyi düşünmez bile.... Sophie'nin hikâyesini okurken içim acıdı, toplama kampına götürülen diğer kadınlarla bindirildiği trenlerde başına gelmeyen kalmadı. Ama yaşadığı tüm acılara rağmen yüreğinden bir tek şeyi eksik etmedi, umut. "Ya beni kocama götürüyorlarsa?"... Duygusal ve dramatik yönü ağır basan roman çok iyi kurgulanmış, çeviri kusursuz. Daha önce bu yazarı okumadıysanız iyi bir başlangıç olabilir diye düşünüyorum.
Ardında Bıraktığın Kadın
Ardında Bıraktığın KadınJojo Moyes · Pegasus Yayınları · 20141,989 okunma
Reklam
480 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Whiskey Creek kasabasında herkesin uzak durmak isteyebileceği, kadınlarla gönül eğlendiren, zamanında madde bağımlılığina bulaşmış, babaları hapse girdikten sonra kardeşlerinin sorumluluğunu alan Amos erkeklerinin en büyüğü Dylan Amos O sert görünüşünün altında nasıl da tutkulu bir aşık varmış meğer. Ölümün eşiğinde kanser hastası olan annesi,
Karlar Düşerken
Karlar DüşerkenBrenda Novak · Martı Yayınları · 2016203 okunma
144 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
İlk basımı 95 yılında yapılan bu kitap bir büyükannenin torununa yazdığı mektuplardan oluşuyor. Ama ne mektup yani, öyle normal sıradan mektuplar değil bunlar itiraf, geçmişe yolculuk ve bilgelik var. Büyükannenin yazdığı mektuplarda gündelik yaptığı işlerin yanında, kendi gençlik hayatı, kızı ve torunuyla ilgili hatıralar içeriyor aynı zamanda ona her ne kadar kırgın olsa da sevgisini göstermeyi ihmal etmiyor. İçinize işleyen, kalbinize dokunan, altı çizilesi cümleler var.
Yüreğinin Götürdüğü Yere Git
Yüreğinin Götürdüğü Yere GitSusanna Tamaro · Can Yayınları · 202016,8bin okunma
576 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Çocukluğu yengesinin zulümleriyle, daha sonra da onun zoruyla gittiği Lowood yetimhane okulunda geçen Jane Eyre. Ta o zamanlardan beri haksızlığa gelemeyen, yeni şeyleri öğrenmeye meraklı, karşısına çıkan insanları memnun etmeye hevesli. Yatılı okuduğu okulda eğitimi tamamladıktan sonra bir süre yaptığı öğretmenlikten sonra, yaptığı işi sevse de
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Martı Yayınları · 201331,5bin okunma
Geri114
223 öğeden 211 ile 223 arasındakiler gösteriliyor.