Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nurbanu

Nurbanu
@mavicay
Kitap bir limandı benim için. Kitaplarda yaşadım ve kitaplardaki insanları sokaktakilerden daha çok sevdim•
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
KTÜ - Türk Dili ve Edebiyatı
İstanbul
52 okur puanı
Şubat 2016 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
Sonunu okuyana kadar hep bir ümit, hep bir güzellik beklentisi. Yaşarken gördüğümüz ihtimaller gibi birçok ihtimalin yanından geçerek hiç ummadığımız noktaya götürüyor yazar bizi. Umduğun değil, yaşadığındır hayat dedirtiyor bize. Okunacak listenize eklemenizi tavsiye ediyorum.^^
Ben Bir Gürgen Dalıyım
Ben Bir Gürgen DalıyımHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20196,7bin okunma
Reklam
109 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Bir hocamızın tavsiyesi üzerine kenara not aldığım, çok zaman geçmeden de okumaya başladığım Kırım Türkü olan Cengiz Dağcı’nın okuduğum ilk romanı. ‘’Türkçe bana anamın konuştuğu dil’’ diyerek yazı dili olarak Türkçeyi kabul eden yazarın dili gayet akıcı ve anlaşılır. Kırım’ın Yalta şehrinin Gurzuf köyünde doğmuş olan Dağcı, bu romanında da Gurzuf’lu Niyazi’nin hikayesini bizimle paylaşır. Niyazi’yi anlatırken aslında Kırım Türklerinin yaşadığı acıları hüzünlü bir dille bize aktarır. Kırım ile bağını hiç koparmayan yazar eserlerine bunu fazlasıyla yansıtmış. Türk edebiyatının büyük yazarlarından biri olan Cengiz Dağcı’yı da okumanızı tavsiye ederim.^^
Dönüş
DönüşCengiz Dağcı · Ötüken Neşriyat · 2013288 okunma
536 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Işıl Parlakyıldız’ın okuduğum ilk kitabı ve son kitabı olacağını düşünüyorum. Aslında kitap akıcı ve eğlenceli fakat bir şey katmıyor gibi. Çerez kitaplardan diyebilirim. Okurken keyif aldım lakin okunması gereken onca kitabı hatırlayınca biraz vakit kaybı yaşadığımı düşünmeye başladım. ‘’Bundan sonra senin adın benim adımın yanında yer alacak. Senin nefesin benim nefesimle duyulacak. Bundan sonra her şeyim sen olmakla, her şeyin ben olacağım. Anlaşıldı mı?’’ Kimsesizliklerini birbiriyle unutan dört arkadaş; Sedat, Bekir, Ali ve Duygu. Biraz onları tanıdıktan sonra Ali’nin aşk hikayesine geçiyor kitap. Ali’nin ağzından anlatması kitaba ayrı bir hava katmış. Zaman kaybı desem de bazı yerlerinde güldüğümü de itiraf ediyorum.^^ ‘’Gülüşüm yavaşça onun güzelliğinde yitip gitti. “Allahım onu benim yarim eyle!” diye sessiz bir dua gönderdim.’’ Bu tarz kitapları seviyorsanız eğer sizin için harika bir öneri olabilir ama ben daha derin kitaplara yönelmeyi tercih ediyorum. Okunacak listenize ekleyip eklememeyi sizin zevkinize bırakıyorum.
Ali'm
Ali'mIşıl Parlakyıldız (Işılca) · Müptela Yayınları · 2014955 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
320 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Tavsiye edilmesiyle kalmayıp hediye olarak gelen bu kitap Cahit Zarifoğlu’nun şiirleri dışında okuduğum ilk eseri. Bir kez daha bu güzellikten faydalanmamı sağlayan güzel insana teşekkür ederim. Zarifoğlu’nun köşe yazılarından derlenen Bir Değirmendir Bu Dünya kitabı, Zarifoğlu’nun hem dini hem siyasi olaylara bakış açısını bizlere yansıtıyor. Okuduğum deneme kitapları içinde en faydalısı buydu diyebilirim. Denemelerden oluştuğu için bir süreklilik yok, önemli konulara değindiği için de okuru sıkmadan ilerliyor. ‘’Hayalperest olmayın. Ayağınız yer tutmaz, sallanırsınız. Fakat hayaliniz geniş olsun. Geniş düşünün. Büyük düşünün. Size gösterilen hedefleri zihninizle aşın.’’ Zarifoğlu’nun şiirlerindeki gibi gizemli olmaması da her yaştan her kafadan insanın anlayarak okuyabileceği bir kitap . Ağır bir kitap olduğu için - ya da bana ağır gelmiştir - yavaş ilerlesem de keyifle okudum. Siz de sonunda gerçekten de ‘’Bir değirmendir bu dünya!’’ diyebilirsiniz. ‘’Bazı eller vardır ki ektikleri çiçekler tutar, bazılarınınki tutmaz. Derler ki çiçekler de sevgi ister. Çiçeği bir dekor olsun için ekenlerin çiçekleri tutmazmış da, onları, bizzat onlar için sevgi ile ekenlerin çiçekleri tutarmış.’’ Bakış açınızı zenginleştirecek, bir şeyleri hatırlatacak, bir şeyler katacak bir kitap istiyorsanız eğer okunacak listenize eklemenizi şiddetle tavsiye ederim. ‘’Nihayet biri ötekinin omuzuna elini atarak teselli dolu bir sesle: -Üzülme dostum, demiştir, üzülme, inşaallah buralar da bir gün Müslüman olacaktır.’’
Bir Değirmendir Bu Dünya
Bir Değirmendir Bu DünyaCahit Zarifoğlu · Beyan Yayınları · 20218,9bin okunma
284 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Harika bir kitap ile karşınızdayım. Zülfü Livaneli’nin okuduğum ikinci eseri. İlki Serenad idi ve o da harika etkiler oluşturmuştu. Bu kitap da harika. Neden ara verdim, neden okuyamadım, erteledim hep… diye kendime kızdım çokça. Lakin bitti ve derin bir nefes aldırdı. “Paris güzel bir salon, Londra güzel bir park, Berlin güzel bir kışla ama İstanbul güzel bir şehir’‘di. Kitapta çok yere etiket yapıştırıp, çok yerin altını çizdim. Osmanlı’dan günümüze harmanlanmış bir hikaye. Birbiriyle zıt ama oldukça uyumlu karakterleri, düşündüren hikayeleri, güzel sonu ile tadından yenmez bir eser olmuş. ‘’İnsan bir şeyi yitirmeyegörsün, gerçek değeri o zaman ortaya çıkıyordu demek ki.’’ Kitabın konusuna gelirsek, paşa torunu olan Leyla'nın evini kaybetmesiyle günümüz gençleriyle tanışmak zorunda kalması,bu olayın ömründe çok fazla insan tanımamış olan Leyla için başta zor ama sonra keyifli hale bürünmesini ele alıyor. Tabi bunu yaparken değindiği karakterler, onların hikayeleri farklı dünya içinde de farklı dünyalara yol almamızı sağlıyor. Bunu yaparken aynı zamanda da bilgilendirmeyi ihmal etmiyor Livaneli. ‘’ama hayatta her şeye alışılıyor’’ Okunacak listenize eklemenizi tavsiye ederim^^
Leyla'nın Evi
Leyla'nın EviZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201728,4bin okunma
Reklam
280 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Tavsiye üzerine aldığım ve okumak için ertelediğim, okuduktan sonra ertelediğime pişman olduğum bir kitap oldu. Bu alanda okuduğum ilk eser olmasının yanı sıra Forrest Carter’in de okuduğum ilk eseri. Küçük Ağaç’ın Eğitimi beş yaşındaki Kızılderili bir çocuğun bilgeliğe ermesini anlatırken, yitirilmiş değerlerden dem vuruyor. ‘’Ne kadar uzağa
Küçük Ağaç'ın Eğitimi
Küçük Ağaç'ın EğitimiForrest Carter · Say Yayınları · 20218bin okunma
328 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Harika demenin az kalacağı bir kitap! Bu kitabı nasıl anlatayım bilemiyorum, hem doğru cümleleri bulamadığım için hem de bayram dolayısıyla yorum biraz gecikti. En zoru doğru cümleleri bulabilmek! Söylenen eksik kalır da kitaba, yaşanmışlıklara, yaşayanlara, mutluluklara, acılara ama en çok acılara ayıp olur. ‘’Benim gibi ansiklopedik kadınlar
İncir Kuşları
İncir KuşlarıSinan Akyüz · Alfa Yayınları · 202126,2bin okunma
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 saatte okudu
‘’Diğer martılar başardığım şeyleri duyduklarında zevkten çılgına dönecekler,’’ diye düşündü. ‘’Yaşamak için ne çok neden var!’’ Kitabı bir günde bitirdim çünkü 92 sayfadan oluşmasına karşın çoğu sayfasında fotoğraflar mevcut. Dili yalın ama kafa yorulması gereken bir kitap. Sembolik anlatımına rağmen çok güzel mesaj veriyor. Richard Bach
Martı Jonathan Livingston
Martı Jonathan LivingstonRichard Bach · Epsilon Yayınları · 201167bin okunma
448 syf.
6/10 puan verdi
·
10 günde okudu
“Pencereme gelmişti. Nedenini bilmiyorum ama gelmişti işte. Belki başı dertteydi. Belki de gidecek başka yeri yoktu…” Avustralyalı yazar olan Craig Silvey’in çok sayıda ödül alan eseri isminin verdiği beklentiyi karşılayamıyor lakin farklı bakış açısı katıyor okurlarına. Charlie’nin bir gecede değişen hayatına ortak oluyoruz kitaba başladığımızda. Kitabın asıl adı ‘’Jasper Jones’’ olduğu halde neden ‘’Tanrı’nın Unutulan Çocukları’’ diye uyarlandığına anlam veremedim. Oysa tanrıyı unutan çocukların gözünden bakıyoruz daha çok. Kitapta ne ararsanız vardı sanırım. Macera,dostluk, aşk, hüzün, hayal kırıklığı… Hep bir şey olacak daha gelmedim diyerek okuduğum bir kitap oldu ve bir şey gelmedi. ‘’Üzgünüm. İnsanın moralini bozan, okurken canını yakan bir kelimeydi. Sayfada olduğu için bile özür diler gibiydi. Kaçamak bir kelime.’’ Toplumun duyarsızlıklarına karşı duran iki çocuğun arkadaşlığı akıcı bir dille ele alınmış olmasına rağmen yer yer gereksiz ayrıntılarda vardı. Aile yaşantısının, toplumun, arkadaşlıkların çocukların üzerindeki etkisi çok iyi işlenmiş. Bir çocuğun gözünden dünyaya bakmak isteyenler için güzel bir kitap. Lakin okumasanız da bir şey kaybetmezsiniz diye düşünüyorum. Ben severek okudum lakin yine de okunacak listenize ekleyin demiyorum. Çerez niyetine okumak isterseniz düşünebilirsiniz. ‘’Bir şeyin nasıl sonuçlanacağını bilmemek onu yapmamak için bir neden değildir.’’
Tanrı'nın Unutulan Çocukları
Tanrı'nın Unutulan ÇocuklarıCraig Silvey · Martı Kitabevi · 20216,2bin okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
En sevdiğim yazarlardan biri olan Canan Tan bu eserinde de bizi etkilemeyi başarıyor. İki günde bitirdiğim bu kitap günümüzde sık sık duyduğumuz haberlerin arka yüzünü gösteriyor bize. Türkiye’de erkeklerle kıyaslandığında kadın suçluluk oranı çok düşük. Peki bu oranı oluşturan kadınları bu yola iten sebepler ne? Trafik kazaları, dolandırıcılık, uyuşturucu ticareti gibi suçların yanı sıra annesini, çocuğunu, kocasını öldüren kadınların farklı hikayelerini okuyoruz bu eserde. Tabii bir de hapishanede büyümek zorunda kalan dışarıdaki yaşamdan haberi olmayan çocuklara da değinilmiş. Hiçbir günahı olmayan ama yazgısı doğmadan belirlenmiş çocuklar bunlar. Ön yargılarımızdan arınmamızı, yargılamadan önce ‘’Neden?’’ diye sormamızı sağlıyor Canan Tan. Katil, suçlu, sabıkalı deyip etiket yapıştırmak o kadar kolay ki… Arka yüzünü biraz olsun görebilmek bile düşündürüyor insanı. Ceza evine girenlerin hepsi suçlu, peki ya dışarıdakiler çok mu masum? ‘’Evet, dolandırıcılıktan yargılayacaklar beni. Umurumda değil. Bu dünya dolandırıcılarla dolu zaten. İlle de paranızı almaları gerekmiyor. Yüreğimizi, ruhumuzu, duygularımızı, hayallerimizi çalıyorlar. Kimse farkında değil… ‘’ Ben kısa sürede bitirdim kitabı, etkisinin uzun süreceğinden eminim. Benden tavsiye okunacak listenize ekleyin ve ilk fırsatta okuyun.
Kelepçe
KelepçeCanan Tan · Doğan Kitap Yayınları · 20163,577 okunma
Reklam
280 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
‘’Gençlik Güzel Şey’’ Hermann Hesse’nin okuduğum ilk kitabı. Alman dilinin en büyük yazarlarından biri olan Hesse’nin 1946 Nobel Edebiyat Ödülü almış bu eseri on bir öyküden oluşuyor. Bu eserin çevirisini Behçet Necatigil ve Kamuran Şipal dilimize kazandırmış.Üç öyküsünü Behçet Necatigil’in çevirdiği bu eserde ben en çok ‘’Gençlik Güzel Şey’’ ve ‘’Çocuk Ruhu’’ adlı öyküleri sevdim ama hepsi birbirinden güzel öyküler barındırıyor bu kitap. Çoğumuzun kendisinden bir parça bulacağı öyküler bunlar. Bakış açımızı değiştirmesiyle beraber kıymetini bilmediğimiz bir çok şeyi de yüzümüze vuruyor Hesse. Doğayı çok seven Hesse, uzun doğa betimlemeleriyle bizi ormanda yürüyüşlere çıkarmaktan, doğayla baş başa bırakmaktan geri kalmıyor. Öykülerin içeriği hakkında detaya girmeyeceğim ama okunması gereken bir kitap olduğunu buraya not düşüyorum.^^
Gençlik Güzel Şey
Gençlik Güzel ŞeyHermann Hesse · Can Yayınları · 2017716 okunma