Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

OHA FARUK BU NE

OHA FARUK BU NE
@morethantake
Everything
5 okur puanı
Mart 2018 tarihinde katıldı
160 syf.
9/10 puan verdi
·
63 günde okudu
Bir çeşit rehber. Bir şehri anlatıyor. İçerisinde yaşamak için canınızı vereceğiniz, dünyanın en zeki, en psikopat, en manyaklarının toplanmış olduğu GERÇEK olmasının imkansız olduğu fakat gerçek olduğu bir şehir. Hayalet hikayelerinden, gezilecek yerler, garip orgy toplantıları ve mekanlarından, yıllık buluşmalara, kendini yıkayan evlere, arabalarına hayvanları çeken müzik sistemi döşeyip arkasında kargalarla gezenden, kaputuna ve tavanına kahvaltı seti vidalayıp gezen freaklere. Her yıl dünyanın farklı yerlerinden 450 kişi gelip birebir aynı Noel Baba kostümü içerisinde şehirde eylemler yapıyor, içki yarışmaları yapıyor, eğlenceler vs. Kesinlikle Portland'a gitmek istiyorum bundan sonra. Kesinlikle gideceğim de. Ve şehrin her bireyi gibi 3 farklı hayat yaşamak istiyorum.
Kaçaklar ve Mülteciler
Kaçaklar ve MültecilerChuck Palahniuk · Ayrıntı Yayınları · 2011232 okunma
Reklam
160 syf.
9/10 puan verdi
·
63 günde okudu
Kaçaklar ve Mülteciler
Kaçaklar ve MültecilerChuck Palahniuk
5.5/10 · 232 okunma
256 syf.
3/10 puan verdi
·
63 günde okudu
Hayatımda okuduğum -özellikle okuması zorlaştırılmış- en zor kitaptı. Tekrar tekrar dönmek gerekiyordu, bir kişiden 10 farklı isimle bahsettiği oluyor. İçerisinde çok güzel fikirler var fakat Chuck'ın dünyasındaki "Kargaşa Projesi" ni çok ezik küçük bir olay haline getirmiş. Fight Club 2'de bu projeye daha iyi bir tanım, daha iyi bir olay verilmiştir umarım. Hangi kafayla bunu yazdığını bilmiyorum.
Pigme
PigmeChuck Palahniuk · Ayrıntı Yayınları · 2012356 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
256 syf.
3/10 puan verdi
·
63 günde okudu
Pigme
PigmeChuck Palahniuk
7.1/10 · 356 okunma
"...çünkü her zaman iyi bir insan olmak isteyen kişi, iyi olmayan onca insan arasında kesinlikle yıkıma uğrayacaktır."
Reklam
"... ve merdivenlerin sonuna geldiklerinde kafalarını çevirip aşağıya bakınca bütün anne babaların, ayrı yüzler olmayan sıradan insan kalabalığına indirgendiğini keşfediyorlar."
Sayfa 166Kitabı okudu
Her insan tanrının inayetiyle onun payına düşen gelecek işkenceyi, hain yok oluşu kazanmalıdır. İnsan diz çökmüş, kavuşturduğu ellerine anlaşılmaz bir dilde dualar okurken bile; en iyicil, en nazik olduğu böylesi iyi hallerinde bile, tanrı, prostatına kanser tohumları ekebilir, en sevdiği evladının çocuğunu öldürmesi için bir kaçık gönderebilir. Tanrı vermekten hoşlandığı o dayanılmaz kader acısını haklı çıkarırken insanın günahını arzular. İnsanın suçu, tanrının suçunu hafifletir. İnsanın hainliği tanrının daha büyük hain uygulamalarını mümkün kılar.
Sayfa 162Kitabı okudu
"Direndiğimiz şey vazgeçilemez olur. Yapabileceğiniz en kötü şey, bu kitabı okuyup anında her kelimeden tat almaktır. Bu kitap, elinizde tuttuğunuz bu kitap, umarım ki birkaç kelimede bir midenizi kaldırır -birkaçtan daha da fazla hatta. Öykülerin bir kısmı sizi derinden yaralasın ve rahatsız etsin. Onları sevip sevmemeniz önemli değil: Gözleriniz çoktan kelimelere değmiş olur ve bu kelimeler sizin bir parçanız haline gelir. Bu öykülerden nefret de etseniz tekrar dönüp okuyacaksınız çünkü sizi sınıyorlar ve daha büyük, daha cesur, daha gözü pek biri olmanız için sizi kışkırtıyorlar. Umarım öyküleri seversiniz. Bazılarını şimdiden seviyorum; bazılarını da gelecekte seveceğim. Zevkler değişir. Anlık doyum istiyorsan bir aynaya bak. Ömrüm boyunca benim farklı bir versiyonum bu kitabı tekrar tekrar eline alacak, her sayfayı baştan okuyacak ve hiçbir zaman bitirdiğini düşünmeyecek çünkü ben kendim hiçbir zaman bitmeyeceğim. En nihayetinde ise, siz ve ben, ikimiz de bu kitabı seveceğiz, hepsini. Bu öyküler, bir düzine gözlük gibi, bize yeni dünyalar gösterebilir. Gelecek en başta bir baş ağrısıdır her zaman."
"Eğitmen, elini hazneye uzatıyor, parmakları kemirgenin sırtındaki beyaz kürkü okşuyor. Okşarken, "Küçük hayvan sadece hayatta kalmayı arzuluyor" diyor. "Taşıdığı hastalık için aynı şey geçerli değil." Kürkü okşarken, "Küçük hayvan pis; ama buna rağmen içgüdüsel olarak yeniden üremeyi planlıyor" diyor. Saygın
"Şimdi ertesi, bu ajan ilerleyerek açık kapıdan giriyor kendi kuşağından çocuklar sürüsüyle birlikte. Kaçınılmaz geleceğe açılan yolda akranlarıyla birlikte kapıdan maziden arınarak geçiyor ve eleman benin dudakları sessizce dua ediyor: "Radyum, radon, renyum, rodyum...""
Reklam
Her yurttaş tek başına kalıncaya kadar parçala. Her bir oy değersiz hale gelene kadar. Tek başına kalmış birey kutsanır özel olduğu için... aslında, güçsüz bırakılmıştır. Ancak devletin amaçlarına adanmışlık yurttaşa gerçek gücünü bağışlar. Devlet görevi ve ideali, çaresiz bireyi, şanslı bir varoluş nedeni olan soylu bir kimlik haline getirir.
Sayfa 144Kitabı okudu
63 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.