Romanokur...E...
@mumirumi
695 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
304 syf.
10/10 puan verdi
Okur Takip Önerileri
144 syf.
10/10 puan verdi
Akgün Akova, iyi ki be :)
Iyi ki söz dinleyip,kulak verip,seninle tanıştım...Kitaplarını sipariş vermemle hemmen instagram da takip etmeye başladım 3 haftadır beraberiz :) her sabah harika bir resimle ve şarkıyla "Günaydın" diyor ve altına harika hikayeler ya da deneyimlerini yazıyor biz sevgili takipçilerine...Bazen çok sevdiğim şeyleri saklamak istiyorum,kimse bilmesin,görmesin diye ama bu his benimle uzun süre kalmıyor şekilde görüldüğü gibi :)) 
Akgün Akova ya sadece yazar,şair diyemeyiz gezi yazarlığı yapmış,fotoğraf sergileri açmış yani özgeçmişinde yazdığı gibi "bu dünyada elinden geleni yapmış" ve ben harika bir şair daha tanıdım diye kendimi çok şanslı hissediyorum..Sınırları aşmak,kendini aşmak,ruhunu aşmak isteyenler için harika bir yazar...Bu sefer naçizane değil şiddetle tavsiye ediyorum sevgili kitap severlere...
216 syf.
·
Puan vermedi
Ayfer Tunç ile tanışma kitabım oldu 
Kuru Kız benim için hoş,akıcı bir eserdi..Ya kitabın içindekiler, beni alıp bambaşka yerlere çekti götürdü yine..Son zamanlarda 
Sinem Sal ve 
Defne Suman okumamın ardından 
Ayfer Tunç tüm zamanlarımı gözden geçirmeme ve farklı açıdan bakmamı sağladı..Nedir bu insanların gereksiz merakı, nedir bu hadsizlik? Iyilik,ticaret olmuş,merak,düşünmek olmuş, olmuş da olmuş yani:) Bir kadının boyu da,sessizliği de,hayatı da insanlara dert olmuş..Olay ben de okuduklarımdan sonra hep şunu düşündürüyor, herkes anne-baba olmamalı,olmak için belirli bir aşamadan geçmeli,evet bi belge bi sertifikası olmalı bu işin..Ve insan olmak için kardeşim,var gücünle kendini her daim geliştirmen ve yenilemen gerekiyor...
Kısaca:
Yine toplumda farklı aşağılanmış bir kadın hikayesi okumak istersen (ki bu sürpriz sonlu) sevgili kitap dostum naçizane tavsiyedir..
232 syf.
10/10 puan verdi
Cümle aleme ilan ediyorum ben yazarımı buldum (:
Bir Ayşe Püren hanım varmış ne kavgası bitmiş ne sevdası,ne iç hesabı,ne kırıklıkları..İç sesi hiç susmayan,aklına geleni başında yaşayan ve hayatı olduğu gibi yaşayanların hikayelerini anlatıyor Sinem Sal ve diyorsunuz "Evet evet işte bu" çünkü hayat bu hep güzel sonla bitmiyor..Arada kalıyorsunuz,ayrılıyorsunuz,kopuyorsunuz ya da akışına bırakıyorsunuz..
Bazen susuyorsunuz...
Sinem Sal 'ın ikinci romanını okumuş oldum ve çok çok beğendim..Çünkü size masal değil hayatın ta kendisini anlatıyor..
Sıradan hayat yaşayanların,feleğe attığı çelmeleri okumak isterseniz naçizane tavsiyedir...
216 syf.
10/10 puan verdi
Ne alıntılara doydum ne okumaya ah ah aman aman diye diye dizlerime vurup dövünmek istiyorum:)) Bu neydi aman niye bu kadar geç farkettim diye diye okuttu kendini zevkle..Geçmişe özlem duyan herkesin zevkle okuyacağı kah ağlayıp kah güleceği harika bir eser 
Bizim Zamanımız okurken yazarı da takip ettim sosyal medyadan tümm sevdiğimiz o şahane sanatçılar etrafında ve çok seviliyor :) Benim gibi 90'ları ve milenyum çağına giriş zamanlarını unutamayan herkes için okunacak süppper bi eser...Kitapta tabi ki yine bir kadın karşımızda ah Mihrap ahhh seni hiç unutamam ben, o içinde çalan plaklar o yüreğinden geçen saf,derin sözlerin ne iyiydin ne eskiydin ne vefaydın sen..Herhangi bir kelime duyup elini kulağına atıp şarkı söyleyenlerin kitabı bu :) şarkılarla yaşayanların,şarkılarla büyüyenlerin..Tanıdığıma,ısrarla alma çabalarıma değdi (çok aradım yeni baskı yok) 2.ci el temin edebildim ve iyi ki okudum..:)
Okurken içimde hiç susmayan o şarkıyı da eskiye özlem duyan herkese armağan ediyorum.. Keyifli okumalar herkese :)
youtu.be/nEn_S8uU-6I?fea...
51 syf.
10/10 puan verdi
Eveet istedim yazmak istedim çünkü benim için anlamı çok ayrı olacak..Kitabın ilk sayfasında Ernest Hemingway'in 
Kilimanjaro'nun Karları eserinden "Kilimanjaro 6500 metre yükseklikte karlı bir dağdır." paragrafı yer alıyor..Bunun anlamı; 1982 de yerleşik ama yabancı ruhunu bir türlü bi yere sığdıramayıp,denizle haşır neşir olan kendini, karlı dağlar arasına yani Bingöl'e atışıdır...Elli küsürlük bi şiir kitabında kitlendim kaldım resmen.Kitabı elime aldığımdan beri inceliyorum bu harika ruhu ve okudukça hüzün çöküyor kalbime..Biz ne değerler kaybetmişiz ne harikaları bitirmişiz..Bu dünya elinde rahat görmemiş,yerini bulamamış Metin Altıok..Bir Gün Ölürüm şiirinde bi yer var ki zaten insan-ı kahrediyor "Kötü annem,beni komşunun oğlu kadar seven" diye daha hayata gelirken en özünden almış darbeyi ne denir ki?
Metin Altıok bilinmeli daha fazla bilinmeli,ve daha fazla anlaşılmalı...
Son olarak beni okumaya teşvik eden değerli arkadaşıma sonsuz teşekkürümü eder,herkese keyifli okumalar dilerim..
192 syf.
10/10 puan verdi
Sunay Akın:) ismini duymak,söylemek bile benim için huzur verici :) onu hep izledim,dinledim fakat okumak bu zamanaymış..Insanlar bazen çok iyi anlatır ama yazıya dökemezler ya da tam tersi olur genelde Sunay Akın'da bu iki güzel haslete şahit oldum:)
Zevkle okuduğum ve bitmesini istemedigim bir eser oldu..Bir çift ayakkabı nelere sebep olup ne hikayeler yaşatırmış insana :) bazen güldürerek bazen hüzünlendirerek harika bir şekilde anlatmış sevgili 
Sunay Akın
Düşüncesi,inancı ne olursa olsun bizleri araştırmaya,aydınlanmaya sevk eden yazarlarımız,düşünürlerimiz iyi ki varlar
320 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitabı okuduktan sonra yazmak istediğim tek şey sadece KADIN KADIN KADIN KADIN KADIN KADIN KADIN......Zerrelerime kadar işleyen bu eseri herkese ve özellikle kadınlara şiddetle tavsiye ediyorum..
Bana bu eseri kazandıran kitap dostum 
Burak Beyhatun a çok çok çok teşekkür ederim..
Ve kitabı harika anlatan önsözü ile bitirdim incelememi...:)
Tef çalarak çağırır, tef çalarak göndeririz. O tef kadınların ellerindedir şimdi! Kadınlar toplumun karanlıklarını aydınlatan dolunaylar olarak, ellerinde tuttukları kanlı dolunay tefini çalarak uyandırıyor hepimizi. Kadın parmaklarının her darbesi yüreğinin vuruşlarını serpiyor gerilen dolunay tefine! Bu kanlı tef hepimizindir. Bu kanlı tef hepimizin gökyüzünden akar. Bu kızıl tef hepimizin yaşamındadır. Ve yaşam şimdilerde kan seli gibi akıp gidiyor, senin dışında ve benim dışımda ve biz onun içindeyken..
144 syf.
10/10 puan verdi
Alelacele bir markete girersiniz hemen aklınızda olanları hızla kucağınıza yığıp kasaya doğru giderken dönmeli kitap reyonunu görür ve "geçen baktım hepsi aynı :) dur bi daha dönsün" dedim ve kırmızı bi kitap üzerinde Kadın falan yazıyordu:) tabi ki o tılsımlı kelimeyi (Kadın) gördüğüm an içim bir tuhaf oluyor ve sahip olmak istiyorum:) şimdi bu kırmızı kitap bitti, düşünüyorum yani o kadar pesinde koştuğum,bin bir çabayla bazen sahip olmak istediğim kitaplarda yaşadığım hayal kırıklığını....tuhaf..inanılmaz etkiledi beni kitap..Belki de markette satılıyor diye ben küçümsedim,olabilir :) yıllar önce annemin " gel bilmem nerde sosyete pazarı var bi pijamalar var öyle kaliteli ki " dediği geldi :))) senelerce giymiştik :))
Demet Türkmen i tebrik ediyorum harika bir gözlemci,mükemmel şeyler yazmış..Çok farklı başlayan konuların,alakasız gittiği yerlere hayran oldum..Incitmeden,kırmadan,dökmeden harika kadın hikayeleri yazmış..Ve ben:)) ah bu ben..güzel ders oldu bana da :)
Bence siz de benim gibi bir yerde görürseniz:) şans verin :) fazlasıyla hak ediyor çünkü....
100 syf.
·
Puan vermedi
Okuduğum ikinci 
Uğur Bingöl kitabı 
Kara Koyun 95 sayfalık kitabı sanki sohbet eder gibi okudum ve karşımda sohbet ettiğim dostum duygularımı benden daha iyi ifade ediyor gibiydi :) ilk kitabın konusu çok hoşuma gitmişti bunda ise betimlemeler enfesti..Ayrıca kitabın 65.ci sayfasında iyi ve kötünün öyle bir sorgulaması vardı ki gerçekten çok beğendim..Yolu,bahtı açık olsun..
208 syf.
10/10 puan verdi
Servi Nine ve Üç Güzeller sen nasıl güzel bir romandın öyle yahu :) iyi ki seni tereddütsüz aldım ve okudum.Kitap bitti şöyle "oh be" dedirtti sonra yazarımız 
Arlin Çiçekçi yi araştırmaya başladım ve youtube da katıldığı ZeytinDalı programında Servi Nine ve Üç güzeli dinledim :) kitabı okuduktan sonra yazarından dinlemek de ne keyifli oluyormuş:) Konusundan anafikrinden bahsedecek olursam çıkardığım sonuçlar; Kadın dayanışması ama bu öyle sadece kadınlardan oluşan bir dayanışma değil kadınları gerçekten anlayan erkeklerle olan bir dayanışma, çünkü savaşlarımızı tek başımıza veremiyoruz birlik olunca,birliktelik olunca kuvvetleniyoruz..Toplumun bize dayattıkarı ile değil doğrularla,doğrularımızla hareket etmeliyiz ve bu zor dayatmalarda en çok erkeklerin çıkmazda olduklarını düşünüyorum bi baba figürü,bi adam figürü olmak zorunda hissediyorlar ne bu baba,adam figürü? Erkek adam kendini ezdirmez,ezilmez,ağlamaz hep dik durur gibi kurallar..Baskıladığımız her ne varsa er ya da geç gün yüzüne fazlasıyla çıkaracaktır..Kadın veya erkek pusulası koşulsuz sevgi olan geç de olsa kazanacaktır..Kitap da kadınların yanı sıra çok güzel erkek karakterler de var..Hepimizin kendinden bir şeyler bulacağı bu değerli eser umarım hak ettiği okuruna ulaşır...(Buraya kadar okuyanlara teşekkür eder , keyifli okumalar dilerim (: )
