En güzel bir yüze bir iskelet ifadesi vermek için iki gecelik bir uykusuzluk, bir sevgiyi bir alışverişe çevirmek için birkaç paket iskambil kağıdı, en zarif bir adamı bir dilenciye döndürmek için üç yüz elli liralık bir borç kâfiydi.
Yaşamın her nesnesi sürekli olarak önümüzden kaçıp gider. Karanlıklar ve aydınlıklar birbirlerine karışır. Bir göz kamaşmasının ardından, bir karaltı; bakılır, acele edilir, geçip gideni yakalamak için eller uzatılır; her olay bir yolun dönemecidir; ve aniden insan yaşlanmış olduğunu fark eder. Sanki bir sarsıntı hissedilir, her şey siyaha bürünür, karanlık bir kapı belirir, yaşamın sizi sürükleyen kasvetli atı durur. Ve yüzü peçeli meçhul birinin karanlıklar içinde onun koşum takımını çözdüğü görülür.