Kitabı okurken insan, savaşlarla geçen o günlerin tekrar gelmemesini ümit ediyor. İnsanların doğup büyüdükleri yerlerden göç etmek zorunda kalmalarını okumak fazlasıyla beni üzdü. Vatanını terk etmek Yanı başlarında anne, baba ve kardeşlerin can vermesi...
Bizim DiyarSevinç Çokum · Kapı Yayınları · 2018156 okunma
Dünyada eş yüzler olduğu gibi, eş ruhlar da vardır. Bunlar diğer ruhların kalabalığı arasında mütemadiyen birbirini ararlar, yaştan münezzeh oldukları için yılların açtığı mesafe buluşmalarına mani değildir.
Gerçekler, ne yaparsanız yapın, gizlenemezdi. Araştırıp konuşturarak ortaya çıkabilir, işkence yaparak sizden sökülüp alınabilirdi. Ama amacınız, hayatta kalmak değil de insan kalmaksa, sonuçta ne fark ederdi ki? Duygularınızı değiştirmeleri olanaksızdı; siz kendiniz bile değiştiremezdiniz duygularınızı, isteseniz bile. Yaptığınız, söylediğiniz ya da düşündüğünüz her şeyi en küçük ayrıntısına kadar açığa çıkarabilirlerdi; ama nasıl işlediğini sizin bile bilmediğiniz, yüreğinizin içi, sırrını korurdu.
İtiraf etmekten söz etmiyorum. İtiraf, ihanet değildir. Ne söylediğin ya da ne yaptığın önemli değil; yalnızca duygulardır önemli olan. Beni seni sevmekten caydırırlarsa, işte o zaman gerçekten ihanet etmiş olurum.
Kitabı okurken bir film seyrediyormuş hissine kapıldım. Anca bu kadar sürükleyici olabilirdi. Yazar, okuyucuyu şaşırtmak adına elinden geleni yapmış ve bunu başarmış. Okumaya yeni başlayacak olanlara da tavsiye edilecek bir kitap. Kitabın kalın olması sizde bir önyargı oluşturmasın. Kesinlikle kitaba ayırdığınız zamanınız boşa gitmeyecek, iyi ki böyle bir kitapla tanışmışım diyeceksiniz.
Birine aşık olmak, gözü bağlı olarak, bir uçurumun kıyısında yürümek demektir. Başına neler geleceğini hiçbir zaman bilemezsin. Sonu ölüm de olabilir; cinayet de, intihar da.