Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

odikitap

280 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Yıllar önce, herhalde çocukken, film uyarlamasını izlediğim ama hikayesi aklımda kalmamış şahane bir kitap okudum. Köy romanı deyip geçemeyeceğim. İnsanın, kraldan çok kralcı, otoritenin temsilcisi yerel yöneticiler karşısında direnme ve boyun eğme arasında kalmasının öyküsü. Yoksulun, zayıfın hakkını araması her daim zor bu topraklarda ve Fakir Baykurt bunu öylesine bir anlatmış ki okuyucu olarak biz de Kara Bayram, Irazca ile duygudan duyguya savruluyoruz. Onların düşünceleri bizim de zihnimizden akıp geçiyor. Onlarla dertlenip onlarla öfkeleniyoruz cımbıldak muhtara, Haceli'ye. Güzel insanlar ve fırsatçılar... Bir kitaptan da beklediğimiz bu değil mi, o katharsisi yaşamak? Ve yılanlar başrolde değiller ama arka planda hep varlıklarını hissettiriyorlar. Kitabı Storytel'den Erdem Akakçe'nin harika seslendirmesinden dinledim. En beğendiğim Türk klasiklerinden biri oldu. Ve kitabın sonunda öykünün bitmeyişi hissi, üçlemenin ilk kitabı olmasından. Irazca'nın Dirliği ve Kara Ahmet Destanı ile öykü devam ediyor.
Yılanların Öcü
Yılanların ÖcüFakir Baykurt · Literatür Yayıncılık · 20215,4bin okunma
Reklam
249 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Mavi Sakal
Marias bildiğiniz gibi. Yine çarpıcı bir girişle neler oluyor, neler olacak dedirterek okuyucuyu kıskıvrak yakalıyor. Shakespeare yine baş köşede. Bu sefer Macbeth ile: "My hands are of your colour; but I shame to wear a heart so white". Beyaz Kalp ismi de buradan geliyor. Macbeth'i okumadım ama Marias hem alıntıyı hem de kitapta sık sık geçen "I have done the deed" cümlesini yeterli düzeyde anlatmış. Yine upuzun ama okurken mest eden cümleler. Çeviri üzerine analizler, kelime oyunları. Marias'ın İngilizce'den İspanyolca'ya çok sayıda çevirisi var, unutmayalım. Bu sefer odakta evlilik konusu var. Sadece anlatıcı erkeğin taze evliliği değil, babasınınkiler de, babasının evlilikleri üzerindeki sır perdeleri özellikle. Baba, masaldaki Mavi Sakal gibi. Çarpıcı girişteki “neden” soruları çarpıcı sonda cevap buluyor. Sanat (özellikle resim) da kitaptaki önemli konulardan, çünkü baba bir sanat danışmanı. Okurken açıp Nedimeler tablosuna mutlaka bakın. Anlatıcı bir çevirmen. Henüz Yarınki Yüzün serisini okumadım ama bildiğim kadarıyla orada da baş karakter bir çevirmen. Marias hiç okumadıysanız hangi kitabından başlamalı bilmiyorum ama Beyaz Kalp güzel bir başlangıç olabilir. Ya da daha kısa kitapları da olabilir. Duygusal Adam kısa bir kitap mesela. Başta o uzun cümleleri, paragrafları okumaya çalışmak zor gelse de kısa sürede alışılıyor. Belki sakin ya da beyninizin yorgun olmadığı bir zaman tercih etmek iyi olabilir. Özetle yine çok severek okudum.
Beyaz Kalp
Beyaz KalpJavier Marias · Yapı Kredi Yayınları · 2016542 okunma
·
Puan vermedi
Gündüz bina ettiğin gece yıkılır
"Gündüz bina ettiğin gece yıkılır". Kitabın başındaki bu söz kitabı öyle güzel özetliyor ki. Kitapta bir günü hatta yaklaşık 12 saatlik bir zaman diliminde yaşananlar konu ediliyor. İki Dünya Savaşı arasındaki yıllarda Budapeşte'de geçiyor öykü. Kuşaklardır hukuk alanında çalışan bir aileden gelen yargıç Kömives'in bulunduğu
Buda'da Bir Boşanma
Buda'da Bir BoşanmaSandor Marai · Yapı Kredi Yayınları · 2011273 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
240 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Hendek'i bir kelime ile anlatmam gerekse belirsizlik derdim. Güvenilmez anlatıcının iyi bir örneği. Baş karakter Robert Walter'ın (önce Robert Walser diye okuyup şaşırdım, belki bir selam çakmıştır rahmetliye) taraflı anlatımı ve zihnindeki belirsizlikler yüzünden olayların belirsiz bir şekilde ilerlediği ve sonlanmadığı, öykü bittiğinde
Hendek
HendekHerman Koch · Yapı Kredi Yayınları · 2022131 okunma
704 syf.
9/10 puan verdi
·
13 günde okudu
2. Kez Geceyarısı Çocukları
Sizin de 2. kez okuduğunuz kitaplar var mı? Ne 2. okuması ancak yetişiyoruz bir kez okumaya, dediğinizi duyuyorum. Evet bende de durumlar aynı. Fakat Gece Yarısı Çocukları'nı 20'li yaşların başında okumuştum, şimdi de 40'lı yaşların başında tekrar keyifle okudum. Okuyucu olarak çok değiştim, insan olarak da. Dolayısıyla ikinci okuma
Geceyarısı Çocukları
Geceyarısı ÇocuklarıSalman Rushdie · Can Yayınları · 2017730 okunma
Reklam
413 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Kitap #1001kitap listesinde, ayrıca çağdaş edebiyat kategorisinde çok tavsiye edilenlerden ve sanırım Amerika'da çok satanlar listesinde. Jack, bir Amerikan Üniversitesi'nde, kendisinin kurduğu ya da icat ettiği Hitler Araştırmaları kürsüsünün başkanı fakat Almanca bilmiyor:) 4. evliliği, eşi Babette, daha önceki evliliklerinden olan ve ortak çocukları ile yaşıyor. Sakin, sessiz bir kasabada, sıradışı çocukları ile sakin bir hayatları var. Kimyasal bir sızıntı sebebi ile evlerini kısa süre tahliye etmeleri, ölüm korkusu ile başetmek için sözde bir araştırmanın içinde kendilerini bulmaları gibi olaylar yaşanıyor. Kitap, bir çok konuyu esprili bir dille eleştiriyor: tüketim, çevre kirliliği, medya ve televizyonun hayatların üzerindeki hakimiyeti, akademideki gösterişli fakat içi boş bir takım akademisyenler. Ayrıca modern insanın ölüm korkusu ile baş etme çabaları ve ailedeki güven ve güvensizlik. Dolayısıyla okuyucuya sorular sorduran ve aynı zamanda tebessüm ettiren, olay örgüsü ile merak uyandıran bir kitap. Bir Amerikan ailesinin hayatından bölümler okusak da her şey çok da tanıdık. Ben karakterlerden özellikle Heinrich'i (oğlu) sevdim. Ailenin bilgesi, filozofu. Normalde kendi halinde, asosyal biri ama toksik olayda parlayan bir yıldız oluyor. Babasıyla diyalogları şahane. Kitap 408 sayfa ve 3 bölümden oluşuyor: Dalgalar ve Radyasyon, Havada Gelişen Toksik Olay ve Dylarama. Her bölümde de 4-5 sayfalık kısa bölümler var, okumayı kolaylaştırıyor.
Beyaz Gürültü
Beyaz GürültüDon Delillo · Siren Yayınları · 2018170 okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
İza'nın Şarkısı, değişen toplum, değişen hayatlarla değişen ilişkiler üzerine, özellikle de anne kız ilişkisine odaklanan bir kitap. İza modernin, annesi Etelka ise gelenekselin temsilcisi gibi. Eşini kaybeden anne, kızı doktor İza'nın daveti ile onun yanına büyük şehre taşınır. Hayalleri vardır, İza'nın dairesini düzenleyecek, İza
Iza'nın Şarkısı
Iza'nın ŞarkısıMagda Szabo · Yapı Kredi Yayınları · 20203,461 okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Yapay Zeka, bilgisayar bilimleri ve edebiyat konularını bir araya getiren kitapları ararken karşıma çıkmıştı #benimgibimakineler. Kitabın isminden sanki tamamen yapay zeka, yapay insan temalı bir kitap olduğu düşünülebilir fakat sordurduğu sorular ve paraleldeki öyküleri ile çok daha fazlası diyebilirim. İshiguro'nun Klara ile Güneş kitabında
Benim Gibi Makineler
Benim Gibi MakinelerIan McEwan · Yapı Kredi Yayınları · 2019296 okunma
328 syf.
9/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Nereye gideceğini bilmiyorsa eğer, nereye gider bir insan?
"Nereye gideceğini bilmiyorsa eğer, nereye gider bir insan?" Kitaptan bir alıntı bu soru, tam da kitabın özü gibi. Richard, doğu Almanya'da yetişmiş, yeni emekli olmuş bir filoloji profesörü, hayatının dönüşüm noktalarından birinde. Berlin'de mültecilerin eylemlerine denk geliyor ve sonra onların toplantılarına, hayatlarına dahil oluyor. Tek istedikleri çalışmak fakat yasalar karşılarında duvar gibi yükseliyor. 1800'lerde yazılmış romanları okuyup, o dönemi anlamaya çalışıyoruz ya bu kitap da bizim yaşadığımız yılların meselelerinden biri olan mülteci sorunlarına, yaşlı Avrupa ülkelerinden biri olan Almanya'ya ve toplumun bu meseleye bakışına, Afrika ülkelerinde yaşanan katliamlara bir nevi ayna tutuyor. Konusu itibariyle çok severek ve söz konusu ülkeler hakkında yeni bir şeyler öğrenerek (mesela Tuaregler) okudum. Kitabın başında, bir profesörün emekli olup, yıllarının geçtiği üniversiteden, ofisinden ayrılışında çokça empati yaptım. Kitabın adı da çok ilgi çekici: Almanca'da fiil çekimlerinden: Gehen, ging, gegangen. "Neye yarayacağını bilmeden bir dil öğrenmek öyle kolay bir iş değil." Jenny Erpenbeck'in okuduğum ilk kitabıydı. 2015'te yayımlanmış kitap. Yazarın, Gölün Sırrı isimli kitabını okuyanlara bir sorum var: bu kitapta Richard'ın yaşadığı yerdeki gölde bir ölü var. Gölün Sırrı'na bir gönderme mi vardı acaba? Çok severek okudum.
Gidiyor, Gitti, Gitmiş
Gidiyor, Gitti, GitmişJenny Erpenbeck · Can Yayınları · 201869 okunma
132 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Ölümden ve Yalnızlıktan korkar mısınız?
Mathea tek başına yaşayan, okuldaki yoklamalarda bile ismi atlanan, toplumda görülmeyen ama bundan da hiç şikayeti olmayan, bunu tercih de eden birisi. Yalnızlık, yaşlılık ve ölümle ilgili sorgulamalarını anlatıyor bize. Üçü de zaman zaman hepimizin kafasını kurcalayan konular değil mi? Bir yandan ölüm korkusu ile nasıl basedebilecegi ile ilgili stratejiler (mesela kendi cenazesini planlamak yada ölüm ilanını hazırlayıp gazeteye göndermek ve öldüğünde basmalarını istemek) geliştirmeye çalışırken bir yandan da kocası Epsilon ile anılarını düşünüp, onlarla yaşıyor. Sanki bunları anlatınca karamsar bir atmosferi varmış gibi anlaşılabilir ama hiç öyle değil çünkü Mathea hem kendiyle hem de yaşadıklarıyla dalga geçiyor, bir çok yerde gülücük isareti koymuşum. Arka kapakta da yazdığı gibi "derinlikli bir melankoli, farklı bir mizah". Zorlu konuları ince bir mizahla anlatmak başarı. Yazarın, öyküye Epsilon ve farklı olaylarda Epsilondan küçük olma olasılığını dahil etmesi ne güzel bir ayrıntıydı. Kjersti Skomsvold, Oslo Üniversitesi'nde ve Trondheim Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nde matematik ve bilgisayar bilimi (kalp) okumuş, sonra yazarlık eğitimi almış. Türkçe'ye, T. Singer ve At Çalmaya Gidiyoruz kitaplarından da tanıdığım, Norveç edebiyatından çevirileri olan Deniz Canefe kazandırmış ve jaguarkitap bizlerle buluşturmuş. Çabucak ve yüzümde gülümseme ile okuduğum bir kitap oldu. Kapağıyla gözümüze, ismiyle kulağımıza hitap eden, dikkat ceken bir kitap.
Hızlandıkça Azalıyorum
Hızlandıkça AzalıyorumKjersti Skomsvold · Jaguar Kitap · 20151,791 okunma
Reklam
208 syf.
5/10 puan verdi
·
11 saatte okudu
Fantastik, masal gibi bir kitap. Semra Özal, Marie Antoinette, Mozart, Fouché, Danton, robotlar, Cinci Hoca kitaptaki bazı karakterler. Ankara, New York, Ay, Latin Amerika arasında savruluyorlar. Anlatıcının rüyaları gibi başlarına gelenler. 1980 sonrası yazılmış, arada örtülü de olsa politik göndermelerin olduğu, eğlenceli bir kitap. Fakat karakterler ya da anlatı derinleşmiyor, diyaloglar çoğunlukla yüzeysel, dolayısıyla çok kolay okunan bir kitap. Arada tabi ki işçi, robot ve grev hakları, ruyalar ve bilinçaltı gibi konulara da dokunuyor. Olaylar ve mekanlar arasında savrularak gidiyoruz gibi hissettim ki arka kapak yazısında da yazarın amacının bunu yaparken okuyucuyu şaşırtmak, güldürmek ve sarsmak olduğu yazıyor. İçinde mutluluk hormonu olan sigaralar, grev hakkı isteyen cinler, başkasının rüyalarını izleyebildigimiz ekranlar, Alain Delon gibi robotlar, devlet dairesinden uçan daireye geçen memur gibi komik detaylar var. Çabuk okunan, karnaval gibi bir kitap, 207 sayfa ama olaylar ve karakterler açısından fazla kalabalık buldum ve bahsettiğim detayları ah biraz daha ayrıntılı anlatsaymis yazar dedim. Beğeni açısından ortalama bir kitap oldu benim için.
Arzu Sapağında İnecek Var
Arzu Sapağında İnecek VarNazlı Eray · Everest Yayınları · 2019110 okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Hamlet'in öyküsünü kitabı okumamış olsak da sanırım hepimiz biliriz. Shakespeare'in meşhur oyununda Danimarka prensi Hamlet, babasını öldürüp tahta geçen ve annesi ile evlenen amcası Claudius'tan intikam almanın peşindedir. Peki Hamlet, bir fetüs olsaydı ve annesinin karnındayken bunları yaşasaydı nasıl intikam alırdı? Ian McEwan
Fındık Kabuğu
Fındık KabuğuIan McEwan · Yapı Kredi Yayınları · 20171,105 okunma
208 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
1,5 yıl denizcilik çalışıp 1,5 ayda yazmış Büke kitabı. Köstence adasında (İzmir-Uzunada) başlayıp, Köstence'de bitiyor olaylar. Aslında Osman'ın hayat hikayesi ekseninde devam ediyor öykü. Ancak bir yandan adanın tarihini, Saruca Hatun ve Rum Bacı’nın efsanelerini, Deli İbram'ın geçmişini de öğreniyoruz. Kitaba ismini veren İbram, deliliği tercih etmiş biri ama belki de en akıllısı ve vicdanlısı karakterlerin. Deli İbram demişken, Büke, kitabı Gördes'li Rehber'e ithaf etmiş. Kimdir diye sormuştum, bizim oraların (Gördes) delisi çoktu demişti, onlardan biriymiş. Bir yandan da Demokrat Partili yılların başlangıcına ve ada üzerindeki etkilerine de şahitlik ediyoruz. Çok güzel ayrıntılar var o dönemi yansıtan: Fahrettin Kerim Rakısı mesela. Kitabın denizle bağlantısının odağında Ada halkının ana geçim kaynağının deniz ve balıkçılık üzerine olması ve yunuslar var. İlk bölümdeki yunuslarla ilgili bölüme maalesef yürek dayanmıyor. Ben merakla ve keyifle bir çırpıda okudum. Çok çok okunsun isterim bu kitap.
Deli İbram Divanı
Deli İbram DivanıAhmet Büke · Can Yayınları · 20211,590 okunma
168 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Tavan Arasındaki Buda, konusu ve finali ile hüzünlü bir öykü sunuyor, hatta sonundaki yabancılık/göçmenlik, bizim coğrafyadan da tanıdık bir öyküyü getiriyor akla:( Gemiyle Japonya'dan San Francisco'ya "fotoğrafla eşlenmiş gelinler" olarak getirilen genç kadınların öyküsü bu. Yazarı Julie Otsuka, Japon kökenli bir Amerikalı. Filmlerde, kitaplarda tanık olduğumuz, Amerikan rüyasının peşine takılan çok göçmen hikayesi vardır ama Japonların da böyle bir geçmişi olduğunu bilmiyordum. "Picture bride" konusu ilginç dediğim gibi ve bu konuda yazılmış başka kitaplar ve çekilmiş filmler varmış. 1.Çoğul şahıs anlatıyı mesafeli buldum ama sanırım yazar bunu özellikle tercih etmiş, bir kişinin değil bir grubun başına gelenler. Hatta roman gibi değil de anı türünde bir anlatı gibi. Bir grubun anıları olduğundan çok tekrar var, aynı yüklemle biten, arka arkaya bir çok cümle okuma zevkini azaltıyor. Amerikan Rüyası ile başlayan kitabın arka kapak yazısı da yine Amerikan kültüründeki abartıdan nasibini almış "Büyüleyici, başyapıt, kitabın elmas hali" gibi. Duygu Akın, özenli çevirisi ile Türkçe'ye kazandırmış bu kitabi. Fakat Domingo Yayınları çevirmenin ismi dışında başka bir bilgisine yer vermemiş, bunun bir eksiklik olduğunu düşündüm. Kitap 150 sayfa. 1. Çoğul anlatıcıdan, tekrarlardan sıkılmazsanız, 93. sayfadan sonraki, yürek burkucu ve bir o kadar da tanıdık kısım iyi bir final sunuyor.
Tavan Arasındaki Buda
Tavan Arasındaki BudaJulie Otsuka · Domingo Yayınevi · 2018618 okunma
464 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Fransız Devriminin insanların hayatlarında, ilişkilerindeki etkisi, bir İngiliz'in gözünden, katman katman açılan bir kurguyla nasıl anlatılır? Charles Dickens'ı anlatmaya gerek yok fakat ben yıllardır okumamıştım, özellikle bu anlatısıyla tekrar buluştuğumuza çok memnun oldum. Başlarda öykünün içine girmekte zorlandım, kim kimdir
İki Şehrin Hikâyesi
İki Şehrin HikâyesiCharles Dickens · Can Yayınları · 202358,9bin okunma
46 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.