Milyonlar içinde tek başıma. Acı gitgide acıyor. Kavun acısı gibi, zehir gibi bir acı. Kaybettikten sonra bulduğumuz şey. Nedir o bil? Nedir o bil?
Kaybetmeden bulamadığımız bilemedin kaldır vur!
…
Yüreğinin üstünde bir şey varmış gibi değil mi? Yalan. Mutlak bir yerde okudun. Yahut biri anlattı. Yahut aklında böyle kalmış.
Yüreğinin üstünde bir şey yok. Yalnızlık .Yalnızlık güzel. Güzel değil. Kavun acısı. Kavun acısı da ne.
Şehir birbiri üzerine yığılmış kat kat evler, ışıklar, karyolalar, örtüler, sofralar, bardaklar, kadehler, pırlantalar, altınlar içinde korkunç bir hazine, canlı bir hazine gibi kapaklarını kaldırmış; muazzam şey! Korkutuyor insanı...
Bir şey yapmak isteyen, içinde bir şey yapacak gücü hisseden ama ne yapacağını bilmeyen birinin karmaşası. Gitsem mi kalsam mı? Böyle esaslı bir sorunun bile cevabının olmadığı bir karmaşa. Çok iyi biliyorum. Bende böyleydim.