Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

meryem sezer

meryem sezer
@psikodan
İstanbul
18 okur puanı
Şubat 2015 tarihinde katıldı
Reklam
Bazı kişiler herkesin elini öpmek, sürekli eğilip bükülmek ve en ufak şeyler için aşırı depdebeli minnettarlık ifadelerine müracaat etmekle tasavvuf erbabı gibi davrandıklarını zannediyorlar... Bu davranışın temelinde nefs vardır. Bu tarz davranışlarda bulunan kişiler aslında herkesin kendilerini fark etmesini ve şişirilmiş nezaketlerine hayran olmasını istemektedirler.
Sayfa 163Kitabı okudu
Çocuk sahibi olmanın Allah'ın bize uyguladığı bir şok terapisi olduğunu sıklıkla düşünmüşümdür. Sadece kendimize odaklı yaşamamız haline karşı tedavi olarak geliştirilmiş bir şok terapisi.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Eğer yaşamda gerçekten bir anlam varsa, acıda da bir anlam olmalıdır. Acında yaşamın kader ve ölüm kadar silinmez bir parçasıdır.
Şeffaflık ve gerçeklik en güvenli ortamdır. Kendi hislerime karşı bilinçli ve kabullenici olmayı başarabilirsem, bir başkasıyla da güvenli ilişki kurabilme olasılığım yükselir. Yani, ne olduğumu kabul edip öyle olmam ve karşımdaki kişinin de beni öyle görmesine izin vermem –çok zor olmakla birlikte- başarılması gereken bir görevdir.
Reklam
Korkularınızla yüzleşmiyorsanız, büyümüyorsunuz demektir.
Hayatta kimseyi değiştiremezsin ve kimse için değişmemelisin. Ne sen başkası için mecburi istikametsin; ne de başkası senin için. Yorma kendini; bırak hayatına eşlik etmek isteyenler seninle gelsin.
Geleceği net bir şekilde öngörüp her işimizde dünyevi olarak tam tamına doğru kararlar alsaydık hep, kendimizi aciz hissedip Allah’a tevekkül etme halini nasıl yaşayabilecektik ki?
Nazar, manzarayı oluşturur. Yani bakış açısı değişirse, manzara da değişir.
Sol kültürde şekillenmiş bir sanatçı Anadolu'ya baktığında 'töre cinayetleri' görürken, İslami kültürde şekillenmiş bir sanatçı 'cahiliye adetleri' görür.
Reklam
Celcelutiye, Hz. Muhammed'in (asm) amcaoğlu Hz. Ali'nin kapısı, ehli beytin sancağı, Hz Fatıma'nın elidir. Hz. İsa'nın ruhu, Hz Meryem'in bedenidir.
İstanbul, ya hiç sevilmez; yahut çok sevilmiş bir kadın gibi sevilir; yani her haline, her hususiyetine ayrı bir dikkatle çıldırarak.
Sayfa 134Kitabı okudu
Erkeklerin bir ilişkideki sorunları ortaya koymakta gösterdiği yavaşlık, hiç şüphesiz, yüz ifadesinden duyguları okumakta beceriksiz oluşlarıyla katmerlenmektedir.
Sayfa 182Kitabı okudu
Bir şehrin içindeyken ona hasret çekmenin ne olduğunu belki de bilmezsiniz siz....İstanbul benim ezelden yarim idi; hala da öyledir.
Sayfa 414