Öncelikle son 1 haftadır Pucca kitaplarını okuyorum . Lisede ilk 4 kitabını okumuştum ve eğlenceli de bulmuştum açıkçası . Kitaplığımda gördüğümde 5 i de almak istedim. Özellikle bu tarz kitaplar “eğlence” katagorisinde yer aldığı için bana edebi tarihi yönden vs hiçbir şey katmadı. Zaten bu kitabı uzun süredir edebi ve tarihi romanlar okuduğum ve sıkıldığım biraz da eğlence aradığım için okuyorum. Kitabın konusu Pucca 3 senelik sevgilisi Ceri ile zaten sallantıda olan ilişkisini bitiriyor ve bunun üzerine birçok kişiyle tanışıyor ama ne yazık ki hiçbiri ana karakterimizin istediği gibi olamıyor .
Doğu’nun Limanları benim çok severek okuduğum edebi-tarihi roman oldu. Kitabın ana karakteri İsyan Kitabdar’ın hayat hikayesini ve maceralarla geçen yıllarını anlatıyor. İsyan zengin, otoriter bir aileye doğmuş . İsyan 20 li yaşları başındayken tıp okumak için Paris’e gidiyor ve burada 2. Dünya savaşı başlıyor. Fransa-Almanya arasındaki savaşta barışçıl bir parti olan Özgürlük Partisinin bir üyesi oluyor ve orada Clara adında bir kızla tanışıyor. Babası her zaman İsyan’ın büyük bir devrimci olmasını istediği için evine Lübnan’a döndüğünde çok büyük bir coşkuyla karşılanıyor. Bir süre sonra yolları Clara ile tekrar kesişiyor ve evlenmeye karar veriyorlar . Hayfa ve Beyrut’ta iki evde de vakit geçiriyorlar . Bir süre sonra Clara hamile kalıyor doğuma az bir zaman kala İsyan Beyrut’a gitmek zorunda kalıyor Clara İsrail’de kalıyor ve Yahudi ve Araplar arasında çıkan savaşta Clara ile İsyan’ın yolları ayrılıyor birbirlerinden hiç haber alamıyor. Clara’nın yokluğu ve doğan çocuğunu görememek İsyan’ı delirtiyor ve bir bakım evine kapatılıyor uzun yıllar burda kaldıktan sonra aradan geçen 20 yılda kızı İsyan’a ulaşıyor ve kızını görmenin sevinciyle İsyan uyuşmuş aklını toparlamanın yollarını arıyor , ve Beyrutta çıkan savaş sonrasında bakım evinden kaçıp Paris’e gidiyor , orada İsyan’ın 20 li yaşlarda Paris’ten Lübnana inerken halk tarafından alkışlandığı resmi gören bir kişi tarafından İsyan konuşuyor ve hayat hikayesini bu kişiye anlatıyor.
Doğu'nun LimanlarıAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202132,3bin okunma
Öncelikle bu kitap hakkında uzun yazmak istiyorum çünkü kısaca anlatılacak bir kitap değil. Kitabın başında Podima’da Karadenizin sakin bir köyünde olan kadın cinayeti anlatılıyor ve polisler köyde yaşayan maktulün yakın arkadaşı olan Ahmet Arslan’ı soruşturmaya alıyorlar. Ahmet Bey 55-60 yaşlarında, emekli mühendis , elini eteğini her şeyden çekmiş günlerini sadece okuyarak ve köpeği Kerberos’u gezdirerek,Hatice Hanım’ın zihinsel engelli oğluna her hafta ingilizce dersleri vererek geçiren tuhaf diye nitelendirilebilicek bir adam çünkü Ahmet Bey kimseye dokunamıyor. Bu cinayeti duyan gazeteci bir kız köye geliyor ve Ahmet Bey’le görüşmek istiyor. Başlarda pek iyi anlaşamayan ikili zamanla gerek soruşturmada yeni bir bulgu bulunması gerekse Ahmet Bey’in ikizinin hikayesini kıza anlatmak istemesiyle kızla zaman geçirmeye başlıyorlar ve Ahmet Bey’in pek eğlenceli olmayan hayatında yeni eğlence başlıyor. İkizi Mehmet’in başından geçen hazin aşk hikayesini anlattıkça kız daha fazla anlatması için günlerce Ahmet Beylerde kalıyor. Aralarında anlatıcı dinleyen ilişkisi oluşuyor. Devamını da yazmayı çok istiyorum fakat okuyanlar anlayacak ki eğer anlatırsam tüm sırrı bozarım siz en iyisi hemen alıp okuyun.