•Zezé artık büyüdü. Bir delikanlı olarak karşımızda. Bu da demek oluyor ki; veda vakti geldi. Biraz kitaptan bahsedelim, sonra veda satırlarına geçelim.
•20'li yaşlarda asi ruhlu ve cesaretli bir delikanlı Zezé. Çocukluğundaki yaramazlıkları yok haliyle. O yaramazlıklarının yerini serserilikleri alıyor. Kitabın adı gibi tam bir Delifişek... Gönül işleri de işin içine girince; bu adın hakkını vermek şart oluyor Zezé için. Hayatına giren yeni sevgililer, bu sevgililere hemen bağlanıp hemen kopmalar... Neyse ki bir yerden sonra hayatın gerçekleriyle yüzleşiyor bizim delikanlı.
•Delifişek, diğer iki kitap gibi değildi açıkçası. Doğru yazılmış bir veda kitabı olduğunu düşünmüyorum. Keşke hep çocuk kalsaydı Zezé... Hayatlarımız da böyle varolsaydı. Böyle diyorum ama öyle olsaydı da ilerde Zezé'ye ne olduğunu merak ederdim kesin. Ya da bu, hayal gücümüze mi kalsaydı sahiden?
•Eğer tadında bırakmak isterseniz Delifişek'i okumanızı önermem. Böyle olduğunu bilsem okur muydum? Emin değilim. Aşırı kötü bir kitaptı asla okumayın diyemem fakat kesin okuyun da diyemiyorum. Zezé'yi seviyorsanız onun hatırına bir şans verilebilir belki bu kitaba. Üzülerek, okuyun okutun diyemiyorum.
•Son sözlerim Zezé'ye olsun, veda sözlerim... O minik yüreğinle, benim yüreğimde kocaman bir yer edindin küçük haylaz oğlan. Umarım sevmeyi, sevilmeyi hak ettiğin gibi en güzel şekilde tatmışsındır. Benim dünyamda fazlasıyla sevildin. Hoşçakal Zé, seni unutmayacağım!