İşte, diploması var, unvanı var, makam ve mevkii var ama insanlığı yok, sevgisi yok, merhameti yok… bunu ancak imanın temin ettiğine kadar açık bir gerçek!
İşte insan, Cenabı Hakk’ın böyle antika bir sanatıdır ki kainata bir fihristte suretinde yaratılmıştır. küfürle o intisap kesilir ise kıymeti ancak hayvani maddesi itibari iledir ki mahlukatın en acizi, en kederlisi, en muht derecesine tefessüh eder. Elmas iken kömür olur.
İnsanın kıymetini ortaya çıkaran, imandır. Üzerinde tecelli eden ilahi sanatlar ve Rabbani isimlerin nakışları, imanla ortaya çıkar. Küfür, o irtibatı koparır, o nakışları karartır, insanın kıymetini sadece maddi değere düşürür…
Allah’ım! Senin hikmetine akıl, sır ermiyor. sen kullarını ikna etmek ve onları uyarmak için gözümüzün önüne neler sermiyorsun ki? Ama biz nankör kullar, ya bunları unutuyoruz ya da hiç ölmeyecekmiş gibi görmek istemiyoruz.
En ufak bir torpil ve adam kayırma yok. Amelinle baş başa… her şeyin hesabı verilecek orada… kazananların ödülü çok büyük, makamları çok gücü olacak. Ya kaybedenlerin? Ebedi bir hayatın mahvol olması… Allah’ım! Dayanılır mı?
“Hey,” dedim kendi kendime, “ şu tahterevalli gibi inme çıkma dünyasına bakın. Dün nasıldı, şimdi nasıl? Demek ki ‘ Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli’ sözü çok doğruymuş.”
… kötülüğe karşı kötülükle insanlar etkilenmiyor ve onlardan intikam alınmış olunmuyor. Daha çok, kinler ve düşmanlıklar artıyor. Ama kötülüğe karşı iyilikle cevap verildiğinde, bu en büyük intikam oluyor. Çünkü onun kalbi ve ruhu öylesine ezilip büzülüyor ki etini lime lime parçalasalar belki bu kadar acı duyamaz..