Tuğçe Kara
@tugcenisakara
avec le temps tout s’éloigne...
Öğrenci
Yenibosna
245 okur puanı
Haziran 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Artık çocuk olmadığımı biliyordum ama “yetiskin” de değildim. Çocukluğun neşeli umursamazlığı ve yetiskinliğin acısı ile hayal kırıklığı arasında asılı kalmıştım. Eskisi gibi umursamaz ve mutlu olmak istiyordum.
noraKitabı okuyor
Ama baş ağrısı ağrısından daha kötüsü, her şeyden kötüsü, o gece uyumak için yatağa yattığımda hissettiğim berbat bir kalp ağrısıydı.
noraKitabı okuyor
böyle zamanlarda gülmek onun için zordu, yine de her zaman bir şekilde gülmeyi basariyordu.
Sayfa 22 - noraKitabı okuyor
Okur Takip Önerileri
Sol ayağım, bulunduğum hapishanenin kapısının tek anahtarıydı.
Sayfa 20 - noraKitabı okuyor
Alafrangalık bir veba gibi içimize girmiş, dudaklarımızın tebessümünü silmiş, feracelerimizi parçalamış, pabuçlarımızı atmış, parmaklarımızı narin bir mercan gibi parlatarak güzelleştiren kinalarimizi bile ortadan kaldırmıştı. Esyamizi, esvaplarimizi, evlerimizi değiştirirken ruhlarımızı da değiştirmişti.
Sayfa 17Kitabı okuyor
Onlara benzemek istedikçe, kendi benliğinizden uzaklaşıyor, etrafınızdan nefret ediyor, hakikaten sevinçten, saadetten mahrum kalıyorsunuz...”
Sayfa 14Kitabı okuyor
Aşk günahlarını acaba gizli bir kudret takip mi ediyordu?
Sayfa 262 - can yayınlarıKitabı okudu
—Korkma, zorla değil, seni kalbimde, kafamda götüreceğim.
Sayfa 216 - can yayınlarıKitabı okudu
Meğer hayat o kadar fena değilmiş ve bende, böyle bir hissi ihyâ eden adamın boynuna sarılacak kadar ona minnet hissediyorum.
Sayfa 210 - can yayınlarıKitabı okudu
İnsan gençliğinde kalbine ne kadar çok his ve hatıra biriktirirse o kadar geç ihtiyar olur. İnsana ekmekten, sudan fazla his lâzım, yavrum.
Sayfa 194 - can yayınlarıKitabı okudu
Artık kalbimi ağladım, aşkımı ağladım. Demek hepsi, bunlar bir avuç tuzlu sudan ibaretmiş. Gözyaşlarını eskiler niçin şişelere koyup ebediyen sevgililerinin mezarında saklarlarmış, anladım.
Sayfa 155 - can yayınlarıKitabı okudu
Sanat ve dehâ, hattâ milliyet insanları ne kadar birbirlerinden ayırırsa ayırsın hepsinin birbirini tanıyacağı, hepsinin müşterek bir sıfatla birleşeceği nokta kalpleri ve iptilâlarıydı.
Sayfa 172 - can yayınlarıKitabı okudu
“Senin de, kan dökme merakının da Allah belasını versin Jack Merridew! Senin de senin avcılığının da! Evlerimize dönebilirdik...”
Sayfa 81 - kültür yayınları
Sully Prudhomme’un dediği gibi :
“Aşktan ölenler ne cennete ne cehenneme gidebilirler. Onlar için ebediyet olmaz, onlar cennet ve cehennemi yaşamışlar ve ruhları heyecanlarına, coşkunluklarına sarf edilmiş, bitmiş, yok olmuştur.”
Sayfa 145 - can yayınlarıKitabı okudu
Niçin sizin yalvarışlarınızda bile bir hükmetme, bizim reddedişlerimizde bile bir acizlik bulunacak?
fark yayınlarıKitabı okudu
