Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Agalloch

Agalloch bir yorumu yanıtladı.
Zira biriyle başbaşa olamayışa karşı benim fantezim her zaman yemek yiyerek okumak oldu. Bende eksik olan şey toplumun ikamesi. Sayfaları ve lokmaları sıra­sıyla gövdeye indiriyorum; sanki kitabım da benimle birlikte yemek yiyor.
J.J. Rousseau
Serkan Mutlu okurunun profil resmi
Derrida nın Yazı ve Farkını okudum. Yüzde 80 i anlamadım:) Gramatoloji nasıl sence. Paylaştığın alıntılar gayet iyi.
Agalloch okurunun profil resmi
Okurken zorlandığım kitaplardan biri... Bazen "ne okuyorum" ben diyorum, bazen de "ne kitap ama" diyorum... Kararsızım şimdilik. Yazı ve Fark okumak istediğim ve merak ettiğim bir kitap, benzer bir serüven bekliyor o zaman beni de, anlayabildiğimiz kısmı için okumaya değer :)
Reklam
Agalloch bir yorumu yanıtladı.
Toplumlar artık son şekillerini aldı; herhangi bir değişiklik ancak top-tüfekle ve parayla yapılabiliyor.
Rousseau
Sorel okurunun profil resmi
Derrida toplumun son şeklini almasını neye dayandırıyor? Toplumlar yapay malzemelerden ibaret değil ki son şekillerini alsınlar. Topluluklar birbirlerinden farklıdır zira ve her topluluk oluşun içerisinde bir tarihsel anlar dizisine tekabül eder. Değişiklikler de bu oluşların belirli bir yeğinlik/düzey noktalarına denk gelmesiyle oluşabilir. Böylece değişiklikler salt para ile veya top tüfek ile değil, hakim araçların ve toplumsal ilişkilerin ilişkileriyle değişip dönüşürler. Hakim uçlar arasındaki gerilim oluşun içerisinde daimi bir hareket-oluşa tabidir. Kesintiler, ara devreler olsa da
Agalloch okurunun profil resmi
Rousseau'nun zamanında kamusal güç ikna aracı olarak dilin yerine geçmiş, halktan vergi haricinde bir beklenti olmadığından iktidar halka hitabı gereksiz görmüş. Halkın toplanmasının engellenmesi ve uyrukların dağınık tutulması da modern siyasetin birinci ilkesiymiş. Rousseau'ya göre zaten o devirde konuşulan dilin halka meram anlatması ve onları özgür kılması da imkansızmış. Dilin gücünden (iletişimden) ve halkın iktidara karşı örgütlenmesinden umudunu kesen Rousseau'nun açıklamaları...
4 sonraki yanıtı göster
Mittelavrupa neydi? Bir dönem, bir mekan, bir fikir, bir krizdi. Kabaca 1870'den 1914'e ve 1917'den 1945'e kadar süren, Avrupa güçleri Afrika, Asya ve Latin Amerika'da emperyalist projelerin peşinden koşarken, kendi ülkelerinde emek ve sermaye çatışma­sının kamusal yaşamın temel unsuruna dönüşüp, savaşlara ve diktatörlüklere yol açtığı bir dönemdi.
Agalloch okurunun profil resmi
Mahler'in trajik Altıncı Senfonisi adeta bu süreci özetleyen filmin müziği gibidir: youtu.be/25tSq_dYL3c?si=...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Agalloch bir yorumu yanıtladı.
Zamanın güçsüzlüğü ne kadar şaşırtıcı. Ya uzaklık...
Lou okurunun profil resmi
zamanın güçsüzlüğünü hangi bağlamda kullanmış?
Agalloch okurunun profil resmi
Zamanın anıları, geçmişi silememesi açısından güçsüzlük; uzakta (Paris) unutulamayan eski bir aşkın (Mado ve Sergey) hatırası...
1 sonraki yanıtı göster
Agalloch bir yorumu yanıtladı.
Devlet gücü iktidar partisinde sıkı sıkıya kemikleşmişken, devlet artık hayatın günlük gereksinimlerini, bilhassa gıdayı genel nüfusa sağlayamadığı için vahşi yerel kapitalizme müsamaha göstermek durumundadır.
Murat Karahan okurunun profil resmi
Devlet ile kapital sahipleri arasında Zizek'in bahsettiğinden daha girift bir ilişki var. Devlet aynı zamanda bir saha. Özelikle günümüzde kapitalistler ile birbirlerine alan veren dışsal organizmalar değiller.
Agalloch okurunun profil resmi
Burada Kuzey Kore ve Çin üzerinden açıklamış, bizdeki durum belirttiğiniz gibi, ranta da fazlasıyla açık...
127 öğeden 1 ile 5 arasındakiler gösteriliyor.