Abdulvahap Kara kitaplarını, Abdulvahap Kara sözleri ve alıntılarını, Abdulvahap Kara yazarlarını, Abdulvahap Kara yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Oldukça akıcı bir şekilde Cengiz Dağcı'nın ve onun vesilesiyle 2. Dünya Savaşı sırasında acı çeken Türklerin yaşadıklarını anlatıyor kitap. Ayrıca kitapta belirtilen diğer kaynakların da çok faydalı olacağını düşünüyorum. Özellikle yurtsuz bırakılıp kendi savaşın olmadığı halde iki taraf üzerinden bu savaşın parçası yapılan insanın kendine, dünyaya yabancılaşması fiziksel acıların yanında ruhen açılan yaraların da kolay kapanmadığını görmek çok acı. Cengiz Dağcı'da da ömrü boyunca bu yara kapanmamış.
... Bunların sayısına gelince, araştırmacı Alexander Dallin, Alman resmi kayıtlarına göre Sovyet ordusundan savaş boyunca alınan esirlerin sayısının 5 milyon 162 bin olduğunu söylemektedir. Bu esirlerin büyük bir çoğunluğunu ise gayri Rus askerler oluşturmaktadır. Bunların 1.981.000'i esir kamplarının ağır şartlarında öldü. Nakiller sırasında ölenler ile kayıp olarak bildirilenleri hesaba kattığımızda bu sayı üç milyonun üstüne çıkmaktadır. Sağ kalanlardan 800 bin kadar esir lejyon projesinde kullanılmıştır. Carrel'ın, kamplarda 3 milyon esirin öldüğünü ve esirlerin çoğunluğunun gayri Ruslardan olduğunu söylediğini dikkate alırsak, en az bir milyon Türk kökenli askerin kamplarda ölmüş olduğunu varsayabiliriz.
Yurdunu Kaybeden Adam romanında Tavlı, Roma'daki Türk elçiliğine müracaat etmektedir. Hem eserde ve hem de anılarında Londra ve Roma'daki elçilikler, konsolosluk olarak yer almaktadır. 1945-1947 yıllarında Türkiye'nin Avrupa'da bulunan elçilik ve konsolosluklarına Ankara'dan gönderilen talimatla, Türk asıllı Sovyet