İşin ilginç tarafı, Batılı yazarlar bizim liderlerimizi ele aldıkları biyografi yazılarında genellikle eleştirici, küçümseyici ve kötüleyici bir üslup kullanırlar. Abdülhamid'in durumu malum. Kanuni, Fatih vesaire akla gelen diğer örnekler. Öte yandan Atatürk hakkında yazılan biyografilerin nerede ise tamamı övgü doludur. Ya liderlik ve askeri dehası ele alınır ya da insani yönden yüksek karakteri. Aramızda bu farklılığı onun "Batılılaşma", "Laiklik" vesaire nedenleriyle Batılının sempatik davrandığına bağlayanlar olabilir. Aslında örneğin Arnold Toynbee sadece bu bağlamlarda onu eleştirmiştir. Bu kitap Atatürk'ün askeri dönemlerinden belgelendirilmiş yaşam kesitleri ile doludur. Elden geldiğince nesneldir. Onun askeri dehasını yakından öğrenmek isteyen okuyucuların kütüphanelerinde bulundurması gereken bilimsel bir çalışmadır.