Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

H. Fehim Üçışık

H. Fehim ÜçışıkKamu Yönetiminde Sorunlar ve Çözüm Önerileri yazarı
Yazar
8.0/10
1 Kişi
5
Okunma
0
Beğeni
230
Görüntülenme

H. Fehim Üçışık Sözleri ve Alıntıları

H. Fehim Üçışık sözleri ve alıntılarını, H. Fehim Üçışık kitap alıntılarını, H. Fehim Üçışık en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Başarılı uygulamaların tamamlanamaması veya olması gerektiği kadar geliştirilememesi ve günlük hayata yansıtılamaması halinde, bu yarım veya sınırlı başarılar, çeşitli çevreler, hatta bu kadar bile başarılı olamayacak siyasetçiler tarafından yetersiz gösterilebilmektedir. Esasen, bir kısım siyasetçiler için tenkitte insaf, vaatte sınır bulunmamakta, geçmişteki başarısızlıkları da bu kişilere herhangi bir sınır veya engel teşkil etmemekte ve hatta bazıları sanki çok başarılı olmuşlar gibi davranabilmektedir.
Başkanlık Sistemi Önerisi
Adalet ve Kalkınma Partisinin TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonuna sunacağı ileri sürülen "Türk tipi başkanlık modeli”ne göre, bazı modellerdeki, başkanın parlamentoyu fesih yetkisi Türkiye'de olmayacak. Ancak, hem başkan hem de parlamento kendilerini de kapsayacak şekilde erken seçim kararı alabilecek. Başkan, 40 yaşını aşmış ve üniversite
01.12.2012
Reklam
1924, 1961 ve 1982 Anayasalarına Göre Cumhurbaşkanlığı Seçimi
1924 ve 1961 Anayasalarının aksine, 1982 Anayasasına göre, Meclis dışından bir kişi Cumhurbaşkanlığına aday gösterilebilir. 1924 Anayasasından farklı olarak 1961 ve 1982 Anayasaları, Cumhurbaşkanı seçilmek için kırk yaşını doldurmuş ve yükseköğrenim yapmış olmayı şart koşmuştur. 1989 ve 1993 yıllarında Başbakanlar Cumhurbaşkanı seçilmişken bu yükseköğrenim şartı dolayısıyla 2000 yılında Başbakan Bülent Ecevit Cumhurbaşkanlığına aday gösterilememiştir.
01.07.2006
Anayasa Hazırlıklarında Toplumun Bilgilendirilmesi
Bildirgenin önsözü kısaltılmış, içeriği dil yönünden sadeleştirilmeye çalışı lırken yer yer farklılaştırılmıştır. Bazı hükümleri 1961 ve 1982 Anayasalarına gereği gibi yansıtılmamıştır. Mesela asgari ücretin aile geçindirecek düzeyde olması kuralı (m.23/III) alıntılanmamıştır. İnsan Hakları Evrensel Bil dirgesine göre, çalışan her kişinin kendisine ve ailesine insan haysiyetine uygun bir yaşayış sağlayan ve gerekirse her türlü sosyal koruma vasıtalarıyla da tamamlanan adil ve elverişli bir ücrete hakkı vardır (m. 23/III).
14.04.2012
Demokrasi Kanunu Önerisi
Partilerin eskiden mevcut olan Küçük Kongrelerinin kanun değişikliğiyle kaldırılmış olması da bize göre katılımcı demokrasi anlayışıyla bağdaşmamaktadır. Bizce, siyasi haklarla ilgili olarak, nisbi temsil, önseçim, müşterek oy pusulası kullanılması ve seçim çevrelerinin mesela 2 ila 7 milletvekili çıkaracak büyüklükte olması, belediye başkanlarının iki turlu seçim usulüyle seçilmesi ve parti içi demokrasi ilkeleri, yargının seçimler ve siyasi partilerle ilgili yetkisinin sınırları gibi temel esaslar Anayasada yeralmalı ve bu konulardaki dağınık kanun düzenlemeleri, Demokrasi Kanunu veya Siyasi Haklar Kanunu adı verilebilecek bir kanunda toplanmalıdır.
02.07.2011
Anayasa Değişikliklerinde Cumhurbaşkanının Yetkisi
Cumhurbaşkanına, gerek iade aşamasında gerekse Meclisteki ikinci kabulün sonrasında tanınan, kısmen onaylama ve kısmen halkoyuna sunma yetkisinin, iade aşamasında kısmen onaylama ve kısmen iade şeklinde kullanılamamasının, böylece, bir değişiklik kanununun bazı maddelerini veya bir maddesini halkoyuna sunabilen Cumhurbaşkanının yalnızca bu kısmın Mecliste tekrar görüşülmesini isteyememesinin hiçbir makul gerekçesi bulunmamaktadır. Bize göre, kanunun tümünü iade edebilen Cumhurbaşkanının, bütün parçayı içerir kuralına uygun olarak, kısmi iade yetkisinin de bulunduğu kabul edilmelidir.
17.10.2001
Reklam
Demokraside Gerileme
ÜLKEMİZDE Cumhuriyet döneminde bir iki denemeden sonra 1946 yılında çok partili demokrasiye geçilmiştir. Bu süre içinde birkaç kesintiye uğrasa da genellikle giderek gelişmesi ve yaygınlaşması beklenen demokrasi kültürümüz ve uygulamamızda çeşitli konularda zaman zaman geriye düşülmektedir. Başlangıçta her il bir seçim çevresi kabul edilmiş ve
24.11.2001
Erken Seçim Tartışmaları
1982 ANAYASASINDA olağan yasama dönemi beş yıl olarak öngörülmüştür. Bu düzenleme, daha önce 4 yıl olan olağan yasama döneminin kısa olduğundan yakınmalar ve siyasi partilerimizin böyle bir istekte bulunmasından kaynaklanmamıştır. Nitekim 1983 seçimlerinden sonra da genellikle dört yılda bir seçim yapılmış, yalnızca bundan önceki yasama dönemi
Sayfa 46 - 04.03.2006
Teşkilatlanmamış Partilerin Seçime Katılması
Anılan Kanunların belirtilen düzenlemeleri çerçevesinde, herhangi bir siyasi partinin teşkilatlanma şartını yerine getirmemişken seçime katılabilmesi Cumhuriyet Başsavcılığında olan sicil dosyasındaki kayıtların yanıltıcı olması veya gereği gibi incelenmemesi sonucunda YSK'ya seçime girebileceği şeklinde bilgi ve belge gönderilmesinin yanısıra, diğer kişi ve kuruluşlardan da süresi içinde herhangi bir itiraz vaki olmamasıyla mümkündür. Süresi içinde itiraz edilmemesi, o partinin, seçime, bütün sonuçları müşterek oy pusulasında yer alan diğer partiler için olduğu gibi geçerli olmak üzere girmesine yol açmaktadır. Bu durumda, böyle bir partinin seçime girmemesi için diğer partilerin aleni olan sicil dosyalarındaki belge ve bilgilerin doğruluğunu kendi teşkilatlarından toplayacakları bilgilerle irdelemeleri ve varsa itirazlarını süresi içinde yapmaları da yeterli olacaktır.
11.10.2003
Bize göre, Yargıtay ile Askeri Yargıtay ve Danıştay ile Askeri Yüksek İdare Mahkemesi birleştirilmeli, Uyuşmazlık Mahkemesi kaldırılmalı ve Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay bir çatı altında toplanmalıdır. Böyle bir yapılanmanın benzer olaylarda uygulama birliğinin sağlanması yönünden isabetli olacağını düşünmekteyiz. Fikrimizce bu çatı kuruluşa, Danıştayın, dava daireleri dışında belirli idari işlerde görevli ve yetkili dairelerine benzer şekilde Sayıştay, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve Yüksek Seçim Kurulu da bağlanabilir.
Reklam
1924 ve 1982 Anayasalarına Göre Cumhurbaşkanının Yetkileri
1982 Anayasasının yasama, yürütme ve yargı alanlarında Cumhurbaşkanına tanıdığı yetkiler, 1924 Anayasasına göre çok fazladır. Cumhurbaşkanına çeşitli konularda tek başına işlem yapma yetkisi verilmiş ve bu işlemlere karşı yargıya başvurulmasına da imkân tanınmamıştır. Cumhurbaşkanının Meclis tarafından vatana ihanetten dolayı suçlanması konusunda da hem teklif hem de karar yönünden yüksek oranlar öngörülmüştür. Bizce, 1924 Anayasasının en fazla dört yıllık bir yasama dönemi için ve milletvekilleri arasından seçilen Cumhurbaşkanına vermediği yetkilerin çok daha fazlasının ve hatta Anayasaya aykırılık iddiasına dahi imkân tanınmaksızın ve üstelik, yasama dönemini aşacak şekilde yedi yıllık bir süre için seçilen Cumhurbaşkanına verilmesi uygun sayılamaz.
24.06.2006
Siyaset Kanunlarında Değişiklik
Parti içi demokrasinin bulunmayışı, parti sayısının 50'ye yaklaşmış olmasının başlıca sebebidir. Temsilde adaletin olmayışı, çeşitli dönemlerde, önemli oranda, mesela %8, % 9 kadar oy alan partilerin Mecliste temsil edilmemesine, buna mukabil bazı partilerin oy oranlarının çok üzerindeki bir oranda milletvekilliği elde etmelerine yol
15.03.2003
Anayasa Değişikliklerinde Kısmen İade
1982 ANAYASASININ 17.05.1997 tarihli 3361 sayılı Kanunla değişik düzenlemesi, Anayasayı değiştiren kanunların Cumhurbaşkanınca, bir daha görüşülmek üzere Meclise iade edilebilmesini öngörmüş, onaylanması veya halkoyuna sunulması konularında ise Mecliste üye tam sayısının üçte iki veya beşte üç çoğunluğuyla kabul edilmesine göre farklı hükümler koymuştur. ... Böylece bu düzenleme, metni itibariyle, Mecliste gerek ilk görüşmede gerekse iadeden sonra üçte iki oyla kabul edilen bir değişiklik Kanununun Cumhurbaşkanınca hal koyuna tümüyle veya kısmen sunulabilmesini öngörmekte, fakat ikinci defa görüşülmek üzere Meclise geri göndermede ise böyle bir ayrım imkânı tanımamaktadır. Bizce, bu konuda lafzi yoruma itibar edilmemek gerekir. Çünkü, Anayasayı değiştiren Kanunun Cumhurbaşkanınca halkoyuna sunulması sırasında maddelerarası ayırım yapılabilmesi ve Meclisin önceden, Kanun halkoylamasına sunulduğu takdirde bazı maddelerin birlikte ve bazılarının ayrı oylanmasını belirleyebilmesi, iade şıkkında Kanunun birkaç, hatta bir tek maddesi dolayısıyla bütünüyle tekrar görüşülmesinin uygun bir gerekçesinin bulunmadığını açık seçik ortaya koymaktadır.
27.10.2001