En çok neyi özlüyorum
Biliyor musun
O çocuk ellerini
Bana baktığın zaman
Aklımı alan gözlerini
Bizim aşkımızın
Tarifi yoktu
Benzersiz sevmiştik
Birbirimizi
Nasıl kazandıysak
Öyle kaybettik
Şimdi kim arar
Kim bulur izimizi
Bildiğini okur zaman
Kader bize düşmanmış
Biz bile ayrıldıysak
Demek ki aşk yalanmış
Seninle başladı
Benim hikayem
Kalbinde bir ömür
Kalmak isterim
Ümidin adresi
Senin gözlerin
Sevdamı kalbine
Salmak isterim
Her an her dakika
Seni özleyen
Her gün hasretine
Hasret ekleyen
Senin gözlerinde
Nöbet bekleyen
Bir deniz feneri
Olmak isterim
Ben şansa inanmam
Koşarak geldin bana
Mutlu gülüşler gibi
Maviydim sana
Alnımın yazısına
Mühür bastı yüreğin
Süt kokan düşler gibi
Beyazdım sana
Gittin gidiş o gidiş
Alışamadım ayrılıklara
Eylül yarası gibi
Sarıyım sana
Her sabah selamlarım
Ben bu renkli masalı
Hala yangınlarda
Kırmızıyım sana
Hayat görünmez ufukta
Umutlar hep karanlıkta
Sırtımızdan vurulduk da
Ölmüyoruz ölmüyoruz
Kan yağıyor gözümüzden
Dert damlıyor yüzümüzden
Namus bildik sözümüzden
Dönmüyoruz dönmüyoruz
Günler geçti beklemekle
Derdi derde eklemekle
Her akşam kuru ekmekle
Doymuyoruz doymuyoruz
İnsani duygularla beslenen insanların, yalnızlığı başkadır.Onlar mal mülk gücüne değil yürek zenginliğine bakarlar.Herkesten derin bakarlar hayata.
Güneş batarken yalnızlıkları ayaklanır. Kendi seslerini dinlerler, hisli şarkılar. Özlemleri, ya gerçek dostluğa, ya aşka! İnsanın insana sevgisizliği artarken, nefret orduları insanların üzerine yürürken. Duygularıyla yaşayan insanlar ne yapsın? Kendilerine saklanmaktan başka.