John Zerzan (1943,-) Amerikalı anarko-primitivist yazardır. ABD'deki küreselleşme karşıtı hareketin önde gelen aktivistlerinden biri olan Zerzan, Stanford Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi ve San Francisco Eyalet Üniversitesi Tarih Bölümünü bitirmiştir. Üniversite yıllarında öğrenci hareketi içinde yer alarak Vietnam Savaşı karşıtı eylemlerinden dolayı tutuklanıp bir süre hapis yatan Zerzan, daha sonra akademik çevreleri terk ederek kamyon şoförü ve marangoz olarak San Francisco bölgesindeki sendikal çalışmalar içinde yer aldı.
68 hareketinin durulmasıyla birlikte, 1960'lı yıllardaki yükselişin sınırlılığını ve sisteme yönelik eleştirinin yeterince derin olmadığını fark eden Zerzan, devrim olgusunu sorgulamaya başladı. 1970'li yıllarda sanayileşmenin kökeni ve teknolojinin doğası üzerine başladığı tarih çalışmalarını modern tarih ve antropoloji üzerine yoğunlaştırdı. 1980'li yıllarla birlikte bir bütün olarak uygarlığı ve sembolik kültürü sorgulayan Zerzan, yabancılaşmanın ve uygarlığın kökenlerine inerek, zaman, dil, sayılar, sanat ve tarım üzerinde yoğunlaşmaya başladı.
Hâlen ABD'nin Eugene kentinde yaşayan Zerzan, bir bütün olarak uygarlığı ve sembolik kültürü sorgulayan genel çalışmalarının yanı sıra, yerel anarşist hareket içinde de aktif bir şekilde yer almaktadır.
Amerika'daki başlıca anarşist yayınlardan biri olan Anarchy dergisinin sürekli yazarları arasında yer alan Zerzan'ın başlıca çalışmaları şunlardır: Future Primitive, Elements Of Refusal (Reddedişin Unsurları), Alice Carnes ile birlikte derlediği Questioning Technology (Teknolojiyi Sorgulamak) ve Against Civilization (Uygarlığa Karşı).
Clifford Geertz şu isabetli saptamayı yapar: "Bizlerle ilgili en çarpıcı olgulardan biri olsa olsa şu olabilir; hepimiz doğal bir donanımla binlerce hayat yaşamak üzere dünyaya geliriz, ama eninde sonunda sadece tek bir hayat yaşamış oluruz."
“Motherlant şöyle demişti;”kişi kendi gerçek yaşantısına katamadığı şeyi sanatına katar.” Aynı şey sanatçı ve izleyici için de geçerlidir;tıpkı Din gibi,sanat da tatmin edilmemiş duygulardan doğar.”
Tahakküm çoğu zaman güler yüzlü ve kültürlüdür. Auschwitz toplama kampı, Goethe'leri ve Mozart'ları zevkle dinleyen yöneticileriyle hatırlanır. Benzer şekilde, Atom bombasını icat edenler, korkunç görünümlü canavarlar falan değil, tersine hoş liberal aydınlardı. Yaşamı bilgisayarlaştıranlar ve bu çürüyen düzeni başka biçimlerde ayakta tutanlar için de aynı şey geçerlidir...
İğrenç bir dünya, sürekli bir kendiliğindenliği ve sevgiyi içeren her türlü yaşamı dışlayan yabancılaştırıcı ''teknolojik rasyonelliğini'' sürdürmeye devam eder.
Böylece kişi, duygularının yok oluşu pahasına, kendisini bir üretim aracına dönüştürmek üzere tasarlanmış bir disiplinin boyunduruğu altına girmektedir.
-
Neden insanlar sokağa çıkıyorlar ve bir şeyleri protesto etmeye, bir şeyler yapmaya çalışıyorlar? Bu 'akılsız şiddet' demek değildir. Asıl akılsızlık, orada öylece oturmak, esrar içmek, MTV izlemek, sonra gidip bir iş bulmak ve sonrasında öylesine yaşayıp gitmektir. Bana göre şiddet, işte budur!
-
John Zerzan kitabı ne kadar gereksiz uzatmışsa ben de onu protesto ederek çok kısa bir inceleme yazmak istiyorum.
Söylediklerine değil şöyleyiş şekline itirazım var. Toplam 4 sayfa olabilecekken 184 sayfa olmuş kitap. Aynı cümleyi yüz farklı şekilde söylemiş. En başlarda çok umut vaat etse de ikinci bölümden sonra yazar devamlı tekrara düşmüş.
Bazen bir şeyler öğrenmek, bazen karşı çıkmak,bazen düşünmek için okunur kitaplar, bu da öyle.
"Her şeye katılmayın hatta bazen inadına savaşın ama okuyun." der gibi.
Uzun zamandır beni bu kadar alt üst eden bir kitap okumamıştım. Okuma reytinginin bu kadar düşük olması da beni bir o kadar şaşırttı. John Zerzan alışılagelmiş eleştiri kalıplarını bambaşka nosyonlar üzerinden ( 'zaman, dil, sayılar, müzik' gibi) irdeliyor. İnanın kesinlikle okuduktan sonra olumlu yada olumsuz dimağınızda bir tesiri olacaktır.