Paul Êluard, gerçek adıyla Eugéne Grindel (d. 14 Aralık 1895, St. Denis - ö. 18 Kasım 1952, Paris), dadacı ve gerçeküstücü Fransız şair.
1912'de İsviçre, Davos'taki Clavadel sanatoryumunda verem tedavisi görürken genç bir Rus kızıyla, Helena Dmitrievna Diakonova ile tanıştı, ona Gala adını verdi. 1917 Şubat ayında evlendiler. André Breton ve Louis Aragon ile tanıştı, her ikisiyle de uzun ve siyasi görüş ayrılıklarıyla gölgelenen bir ilişki kurdu.
I. Dünya Savaşı'nda cephede görev aldı ve bu dehşetin anılarını 'Le Devoir' adlı şiir derlemesinde dile getirdi. Savaş sonrasında önce Dada hareketine, sonra da gerçeküstücü akıma aktif olarak katıldı. 1929 yılında Dali'yle tanışan Gala, Êluard'dan ayrıldı. Êluard ise 1930'da, Nusch adını vereceği Maria Benz'le tanışıp 1934 yılında evlendi. Bu arada, 1926 yılında diğer gerçeküstücülerle birlikte üye olduğu Fransa Komünist Partisi'nden 1933 yılında ihrac edildi. II. Dünya Savaşı sırasında direniş hareketinin büyük şairlerinden biri olan Eluard, 1942 yılında, içinde ünlü 'Özgürlük' şiirinin de yer aldığı 'Poésie et Vérite' adlı derlemeyi gizlice yayımladı. Fransa özgürlüğüne kavuştuktan sonra büyük şöhret kazandı. 1952 yılında bir kalp krizi sonucunda öldü.
Êluard, hem aşk hem de devrim şairi olarak 20. yüzyılın en büyük Fransız edebiyatçıları arasında gösterilir. Fransız Komünist Partisi'ne katılması sonucu gerçeküstücü hareketten kopan şair, şiirlerinde Stalin'i yüceltmiştir. Milan Kundera, anılarında, arkadaşı, Prag'lı yazar Zavis Kalandra'nın idamını Êlouard'ın ayan beyan savunduğunu duyduğunda hayrete düştüğünü anlatır. 'La Vie immédiate' (1932), 'La Rose publique' (1934), 'Les yeux fertiles' (1936) ve 'Cours naturel' (1938) yapıtlarından birkaçıdır.
Herkese iyi akşamlar, sevgili okurlar canım dostlarım. Gün geçmiyordu ki 1000 kitapta güzel bir etkinlik olmasın. Beni tanıyan okur dostlarım biliyorlardır ki şiiri çok seviyorum. Şiiri eminim siz de çok seviyorsunuzdur, öyle umuyorum. Şiir sevmemek ne mümkün? Şayet sevmeyenler için de bu ilk adım olabilir. An itibariyle şiir kitabı okuma
Paul Eluard öncelikle Fransız şiirinde sonra dünya şiirinde okunması gereken, sürrealist şiirin önde gelen isimlerinden bir tanesi. Picasso, Breton, Aragon arkadaşları arasında. Lorca şiirleri çevirmiş, Nazilere karşı durmuş. İki dünya savaşında savaşmış. Özgürlük şiiriyle tanınmış ama lirik şiirlerde de çok başarılı olduğunu gördüm kendi adıma. Daha ne olsun.
Normalde çeviri şiirleri pek okumam, okusam da öyle anadilde yazılmış bir şiir gibi zevk almazdım ta ki Eluard okuyana kadar. Özellikle tavsiye etmek için yazıyorum bu incelemeyi de çünkü gerçekten çok kaliteli adam. Ya da şöyle bir durum var herkes bu adamı okumuştu da en son benim mi haberim oldu, gerçi okunma sayısına bakılırsa yine buradaki 500 bin kişinin ilgisi dışında kalmış ama. Her neyse bu Asıl Adalet kitabının neredeyse yarısı bir diğer okurun söylediği gibi Eluard ile ilgili incelemelerden oluşuyor haliyle bu kısmı bir miktar sıkıcı, ancak şiirler başlayınca unutuyorsunuz bu tatsızlığı. Şiirler öyle yazılmış ki ya hepsini okuyacaksınız, ya da hiç. Bölünemeyen şiir yapmışlar, o bakımdan fazla alıntı yapamadım. Ama siz yapmışım gibi düşünüp nerde görseniz Eluard okumaya çalışın. Ha bir de söylemeden geçemeyeceğim bazı şiirleri çok eril dille yazılmış, göze batıyor yani. Her ne kadar bunu içinde bulunduğu dönemin şartlarına vermek istesem de daha eşitlikçi bir tutum izleyebilirdi. Bu husus ilgili bazı hassas yazarların keyfini kaçırabilir diye küçük bir uyarı bırakmak istedim buraya.
İyi okumalar..
Asıl AdaletPaul Eluard · Evrensel Basım Yayınları · 2006104 okunma
Eluard'ı pek tanımıyorum ama büyüklük konusundaki ünü iyi biliniyor. En azından Almanya'da, dedeler tarafından... Bu eseri iki kes okudum. İkisi de İngilizce'den. Yine Türkçe'nin haberdar olmadığı bir eser. Çok şey kaybediyoruz. Okunması gereken şiir kitaplarında ilk 20'de sağlam biçimde kendine yer bulur. İlk okuduğum
Kitap zaten daha önce birçoğunu okuduğum şiirleri bir arada okumamı sağladı. Ancak Ey Özgürlük olarak bolca dinlediğimiz "Hürriyet" #180162056 şiiri dışında içinde beğendiğim şiir sayısı çok azdı. O yüzden genel olarak çok beğenmedim. Aşkın direkt anlatımla gösteriliyor olması pek hoşuma gitmiyor şiirde. Anlatmaya çalışan şairlerden olmasa da gerçekten istemsizce çok fazla şey gösteriyor gibi hissettim.
İyi okumalar dilerim.
Bu tarz inceleme yazılarıma, profilimde bulunan linklerden ulaşabilir ve devamı için beni takip edebilirsiniz