Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

theo

theo
@yeonraews
her şey komik geliyor ama dudakların çürüyüp döküldüğü için gülümseyemiyorsun
376 syf.
9/10 puan verdi
mükemmel bir şeyi tasvirlemeye nasıl başlarsın ki. hiç benlik değil. neyse. girişelim :3 öncelikle söylemem gereken bir şey varsa o da bu incelemenin kesinlikle ve tamamen subjektif bir yorumlama olduğu. bu kitabı okuyup klasik bir gay kitabı diye kenara itenler olmuştur eminim. fakat biraz derinlere inildiğinde olayın cinsel yönelimden çok
Aristo ve Dante Evrenin Sırlarını Keşfediyor
Aristo ve Dante Evrenin Sırlarını KeşfediyorBenjamin Alire Sáenz · Dex Yayınları · 20172,268 okunma
Reklam
400 syf.
2/10 puan verdi
kitabı nasıl heyecanlı hislerle alıp okumaya başladım bilemezsiniz. kabul ediyorum, ilk elli-yüz sayfaya kadar her şey katlanılabilirdi. daha önce de bu tarz kitaplar okuduğum için açıkçası mağdur olanın baskılanmayı kabul etmesine alışığım. hatta kendi karakterlerimi yazmışlığım bile var. lakin tecavüzü, herhangi bir tacizi tw olarak belirtilmiş
Adeline’ın Peşinde
Adeline’ın PeşindeH.D. Carlton · Lapis Yayınları · 2022775 okunma
406 syf.
7/10 puan verdi
not: inceleme niteliği taşımaz. kitabı şehir dışına tatile gittiğimde sanal arkadaşımdan hediye olarak aldım. ağustos ayının ortalarına doğru trenin raylarının aşağısında oturarak okudum. evimde bir süre süründü, zaten cep kitap olması aşırı işimi görürdü, tuvalete bile götürür oldum. eylül adındaki kızın salaklığını mı, körlüğünü mü yoksa büyülü ama asla bulaşmak istemeyeceğim dünyasına mı tanıklık ettim bilemiyorum. bir şeylerin canımı fena yaktığını hatırlıyorum. sızladı ve parçalandı bir yerler. çünkü bağımlı olmanın ne demek olduğunu biliyorum. o boktan hisse sahibim ve bunun 'geçmeyecek şeyler' kategorisine girdiğini biliyorum. son nefesinize ya da belki daha fazlasına kadar kalacak bir şey olduğunu. bunu iyi öğretti. ben bunları öğrendim, bir kez hataya düşünce kurtulmanın bin kat zor olduğunu. ama dümdüz anlat şunu derseniz eroinman bir kızın anılarını, nasıl bu merete bulaştığını, nasıl kurtulamadığını okuyacaksınız. ve bunun nasıl herkesin başına gelebileceğini, zengin-fakir, kız-erkek, küçük-büyük demeden herkesi ağına alabileceğini, herkesin bu potansiyeli içinde bir yerlerde taşıdığını öğreneceksiniz.
Eroinle Dans
Eroinle DansCanan Tan · Doğan Kitap · 201619,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
240 syf.
9/10 puan verdi
her şeyden önce çekinerek, sanırım beni psikolojik rahatsızlıklarda terapi ve ilacın birlikte olmazsa olmaz olduklarına gerçekten inandıran jamison oldu. okurken sizi içine alan bir kitap, özellikle psikolojik hastalıklara veya hastalara biraz olsun ilginiz varsa. hastalıklar ve hastalar bellidir. peki ya delilik? kimin deli olduğunu, kimin
Durulmayan Bir Kafa
Durulmayan Bir KafaKay Redfield Jamison · Oğlak Yayıncılık · 1996709 okunma
204 syf.
1/10 puan verdi
şimdi size saçma sapan bir sürü şeyden bahsedeceğim. konuya girmeden önce uyarımı yapayım ve kimseden "bu kadar gereksiz şeyle çaldığın değerli vaktimi geri ver" tepkisi almayayım dedim. başlığına, konusuna ve yazarın pedagog olmasına aldanıp okumaya başladığım bir kitap oldu. ilk 100 sayfaya kadar o kadar da sorunlu değildi sanırım,
Çocuk Terbiyesinde Doğru Bilinen Yanlışlar
Çocuk Terbiyesinde Doğru Bilinen YanlışlarAdem Güneş · Nesil Yayınları · 2011975 okunma
Reklam
120 syf.
8/10 puan verdi
Aşk tantanayı seven insanoğlunun çoğalarak yayılmasını kolaylaştırması için uydurulmuş bir safsatadan başka bir şey değildir. Buraya kadar katılmayanlar incelemeyi okumayı bırakıp, ruh eşlerini beklemeye devam edebilirler. Zira bekledikleri kişi gelecek, temin ederim. Ama bunun boktan bir kandırmaca, pembe bir yalan olmadığını hangimiz
Lilith
LilithEsra Pekin · Sel Yayıncılık · 2022403 okunma
126 syf.
10/10 puan verdi
Aşırı güzel, deyim yerindeyse tam bir sel yayınları eseri. Kitabı -üzülerek söylüyorum ki- çok hızlı bitirdim.. elbette kısa oluşu bunda büyük bir etkendi ama şöyle bir hafta doya doya, sindire sindire bu kitabı okumayı dilerdim. İncelememde kitabın içeriğine aşırı derecede inmeyeceğim çünkü bu incelemeyi yazma amacım, bunu görenleri kitabı okumaya itmesi. Bu yalnızca bir kitap değil, şu anda incelemesini okuduğunuz şey dehşet bir yapıt. ya da bir yıkım- umudun yıkımı. "Hoyratlık değil, incelik yaktı canımı." sözünün kitaplaşmış hâli. Sanıyorum ki bu kitaptan sonra farelere ve tavşanlara sadece fare ve tavşan olarak bakamayacağım ama ne gariptir ki bu incelemeyi okuyan sizin de bakamamasını istiyorum. Steinbeck beni yalın ama yalın olduğu kadar da çarpıcı diliyle öyle bir çekti ki avucuna, gitmek istemediğim yerlerde buldum sürekli kendimi. Ben Lennie'yim. Hayat elimden faremi almasın diye kaçıp duruyorum. Hayatın gerçekleri mi, peh. Hayaller varken onlar da kimmiş. Ben ve vücudumun tüm zerreleri kesinlikle okumanızı tavsiye ediyoruz. “En iyi planları farelerin ve insanların/ Sıkça ters gider...”
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023171,9bin okunma
104 syf.
8/10 puan verdi
Dün kitap fuarında Umay Umay'ı görmem, kendi yaşamından bir şeyleri dinlemem, özel olarak konuşma fırsatını yakalayabilmemin şerefine bu kitaba inceleme yazmaya karar verdim. Cevapsız Ağrı aylarca pdf'ini aradığım bir kitaptı ama sanıyorum bir nedenden internet üzerinde hiçbir yerde bulunmamakta. Bu benim için iyi bir şeye vesile oldu, almışken 3 4 kitabını daha aldım ama kitabı alamayanlar için elbette pdf bulunmasını isterdim. Umay Umay'ın kitaplarını eşcinsellere armağan etmesi ve dünki konuşmasında pervasızca aşık olabilen herkese teşekkür ederim demesi kalbime dokundu. Acısını şiirlerinde ve şarkılarında dile getiren ve bununla mutlu olduğunu söyleyen biri kendisi, bununla birlikte içine kapanık bir hayatı tercih etmeyen, hayatın onu buraya çektiğini söyleyen biri. “Bunu ben tercih etmedim, yaşadıklarım beni buna itti. Şarkıcı ve şair olmak zorundaydım.” diyen biri o. “Delirmek zorundaydık çünkü şiirin tanrıya sadakat yemini vardır.” Eğer kalbinizde bir acı hissediyorsanız ve şiirden de birazcık anlıyorsanız sanıyorum ki fazlasıyla tatmin edecektir sizi. Acıyı hissetmeseniz bile dert etmeyin, Umay Umay size onu hissettirecektir. Daha insan, daha deli kalın. ay kırıldı acı kırıldı cam kırıldı yalnızlığını koklayarak sor kuruyan göğsünü unutarak sor ağlamayacaksın? şşşş baksana onu kaybettim.
Cevapsız Ağrı
Cevapsız AğrıUmay Umay · Altıkırkbeş Basın Yayın · 2016868 okunma
106 syf.
1/10 puan verdi
Öncelikle söylemem gerekir ki, kitap çok ilginç yollarla elime geçti. Ben de bu yüzden ilk önce okuyan insanların görüşlerine bakmak istedim, zaten kitabın ilk kısımlarında da bunlardan birkaçını görebilirsiniz. İtiraf etmeliyim, yazar nasıl bu kadar becerikliyse artık, kitabı ağlayarak okuyanlar mı dersiniz, bu kitap sayesinde "doğru
Kendini Arayan Adam
Kendini Arayan AdamHalit Ertuğrul · Nesil Yayınları · 200510,5bin okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
“Tanrı hakkında çok konuşuyorsunuz, değil mi? Kitaplarınız onunla dolu. Kiliseler, tapınaklar yapıyorsunuz, kurbanlar veriyorsunuz, ritüeller, törenler gerçekleştiriyorsunuz, Tanrıyla ilgili fikirlerle dolusunuz, değil mi? Sözcükleri yineliyorsunuz, ama hareketleriniz tanrısal değil, değil mi? Tanrı dediğiniz şeye tapmanıza karşın, yollarınız,
Tanrı Üzerine
Tanrı ÜzerineJiddu Krishnamurti · Ayna Yayınevi · 200036 okunma
Reklam
162 syf.
10/10 puan verdi
“İbne değil onlar. Ne biçim âşıklar.”
Bu kitabın türü mizah değil. Bu kitap sizi eğlendirmeyecek. Ağlatır mı, emin değilim. Ama beni ağlattı. Son bölümü bitirirken gözyaşlarım beni aşırı zorladı diyebilirim. Bu kitaba ağladım, ağladım çünkü onlar o kadar pisliğin içinde bile tertemizdiler. Ramazan'ın sandığı gibi değildi. Yalnız temiz olan Ali değildi. İkisi de... ikisi de pırıl pırıldılar. Bu kitaba ağladım, ağladım çünkü onlar bunu hak etmediler. Hayatımızda milyonlarca şeye sinirleniyoruz, yokluğuna kızıyoruz, üzülüyoruz. Ve emin olun, bunlar Ali ile Ramazan'ın hayatında bir kere bile akıllarına gelmeyen şeyler. Ramazan bir kere bile düşünmedi giysileri, yiyecekleri, kısaca bizim günlük rutinlerimizi. Bunları kimseyi yargılamak için söylemiyorum. Farklı bir gezegende yaşıyorlarmış gibi geliyor, oysa oysa hepsi burada, içimizdeler. Sanmayın ki, hepsi bitti geçmişte kaldı. Hâlâ yaşanıyor, aynıları, benzerleri... Ali ile Ramazan'lar hâlâ aramızdalar. Biz fark etmiyoruz, hepsi bu. Bu kitap beni hiçbir kitabın ağlatamadığı kadar ağlattı, ağlattı çünkü onları kurtaramazdım. Ama biraz düşününce, onları olmasa da onlar gibileri kurtarabileceğimi, kurtarabileceğimizi fark ettim. Bu kitabı gerçekleri görmek için, anlamak için okuyun. Bu kitabı aşkın cinsiyeti olmadığını anlamak için okuyun. Bu kitabı, eşcinselliğin hastalık olmadığını, yaşanmış ve aşkı yüzünden yaşamını yitirmiş iki insanın hayat hikayesi eşliğinde anlamak için okuyun. Son olarak Perihan Mağden'e Ali ile Ramazan'ın hikayesini böylesine güzel anlattığı için teşekkürlerimi sunuyorum, başka bir yazar anlatsaydı bu kadar güzel olur muydu hiç sanmıyorum.
Ali ile Ramazan
Ali ile RamazanPerihan Mağden · Doğan Kitap Yayınları · 2010443 okunma
205 syf.
10/10 puan verdi
Herkes gibi olmaya çalışıyorum. Bu bir tuzak ve ve ve az sonra düşeceğim. Ben de herkes gibi bir insan olmalıyım? Nasıl? İçimdeki tutku ölüyor efendim, ağır ve acı... Bu incelemeyi bana yazdıran tamamen o! Gözlerim, gözlerim iyice açılmalılar. Yoksa yine her şey parmaklarımın arasından kayıp gider, eminim. Nasıl? Uykusuzum, yalnızım, bomboşum, bulanıyor, durun durun, bulanıyor... İçimde yine o pis şey var. Bulantı. Yolculuklar, hayatımız için en iyi okuldur derler. Ben gezdim, gezdim, peki ellerimde ne kaldı? Bu soluk, kuru ellerimde? Geçmişim, onu nerede saklayacağım? Geçmiş, cebe konmaz ki... Karardım baylar, bulanıyor. Nasıl? Üstelik kendi geçmişimi bile elinde tutabilecek gücü olmayan ben, başkasınınkini kurtarmayı nasıl umabilirim? Sadece varlık var. Varlık yoksa, hiçbir şey yok. Peki o zaman hayatın anlamı ne? Onu bu kadar uzaklarda aramak zorunda mıyız? İnsanlar, insanlar hayranlık duyulacak yaratıklardır. Durun, yine kaplıyor bulantı... Nasıl? Unutuldum, fazlalığım. Ölüyüm ama şükür ki farkında değilim bunun. Ve en önemlisi, artık yalnız değilim beyefendi. Hiç yalnız kalmayacağım.
Bulantı
BulantıJean-Paul Sartre · Kenta Yayınları · 201222,8bin okunma
190 syf.
9/10 puan verdi
“Özgürlük kaos demek değildir.”
Hayatımdaki çoğu insana "Bir felsefe kitabı okuyorum" dediğimde aldığım genel yanıt, "okurken sıkılmıyor musun ya?" benzeri oluyordu. Osho'yla tanışmadan önce belki aynı tepkiyi ben de verebilirdim ama hayır, Osho'dan sonra asla böyle bir niyetim yok. Osho kimdir, tanımayanlara kısaca bahsetmek isterim. Asıl adı Chandra Mohan
Özgürlük
ÖzgürlükOsho · Ganj Yayınları · 2015616 okunma
143 syf.
8/10 puan verdi
Erken kaybedenler edebiyatın arka odasında yazılmış gibi hissettirdi bana. Emrah Serbes bu kitapta o kadar güzel yaktı ki canımı, kendimi kitaptan alamadım. Kesinlikle herkese tavsiye edebileceğim bir kitap, yer yer eminim güldürecek, tebessüm ettirecektir. Kitap, 7 bölümden oluşuyor. 7 bölüm, 7 etkileyici hikaye. Hepsini ayrı ayrı derinlerde
Erken Kaybedenler
Erken KaybedenlerEmrah Serbes · İletişim Yayıncılık · 20219,9bin okunma
79 syf.
9/10 puan verdi
“Çok sıkılmıştım o zamanlar. Bakıp duruyor, bir yol arıyordum kendime. Şiiri gördüm. Bir merhabamız vardı elbette. Şöyle bir aralayım dedim kapısını. Bir de ne göreyim: koskoca bir oyun dünyası. Ah! çocukluğum dedim. Ama arada bir fark vardı; Ağaç sözcüktü burada, kuş sözcük, güneş sözcük, ay sözcük, aşk ve hüzün... “ben” bile sözcüktüm. Olsun dedim ben de hayal kurarım. Biraz şaşkın, biraz çekingen ilk adımımı attım. Siz de gelin, çatıda boş bir oda var ve tamamıyla size ait. Ama unutmayın sözcükler ortak. İster şiirden yaşamlar kurun kendinize İster yaşamı şiirleştirin karar sizin.” gözüm kapalı tavsiye edebileceğim bir şiir kitabıdır, hayattan bunalmış ya da tam tersi hayatta çok huzurluysanız eminim her sayfa, her dize, her kelime çok hoş gelecektir.. Fazla bilinmediği için özellikle bu incelemeyi yapmak istedim, belki bu sayede kitapla tanışacak, yeni dünyalar keşfedecek olanlarınız vardır. Son olarak, bu kitabın ilk incelemesini yapmak benim için bir onur. Sizi düş salıncaklarında sallanmaya davet ediyor, bu incelemeyi okuduğunuz için de çokça teşekkür ediyorum.
Düş Salıncakları
Düş SalıncaklarıSedat Sarıbudak · Anadolu Aydınlanma Vakfı Yayınları · 20011 okunma
184 syf.
10/10 puan verdi
Merhabalar, incelememe kitaptan bir alıntıyla başlamak istiyorum, sanki tüm kitap bu alıntı için yazılmış gibi. “Hepimiz esir değil miyiz, sen esir değil misin? Böyle gelmiş böyle gidecek...” Tüm kitap bu sözü kanıtlıyor sanki, ya da tam tersini: "böyle gelmiş ama böyle gitmeyecek... Bir şeyler yapacağız, yapacağız.” Bana sorarsanız, ben
Kadının Adı Yok
Kadının Adı YokDuygu Asena · Doğan Kitap · 06,4bin okunma
Reklam
104 syf.
10/10 puan verdi
"Çocuklar şeker de yiyebilsinler."
Selam. Bu akşam her zamanki işlerimden boşluk bulabildiğim için kendime açtığım ufak bir boşlukta biraz kafa dağıtmak, eğlenmek ve çokça mevcut olan merakımı gidermek için bu kitabı okumaya karar verdim. Daha ilk başında içime oturdu, Barış'ın hissettikleri. Bir kitapta böyle hissettiğim zamanlar anlarım ki yazar ona bir şeyler katmış. Diyeceksiniz ki, her yazar kitabına bir şeyler katar. Doğru. Ama benim bahsettiklerim hepsi gibi değil. Uçurtmayı vurmasınlar kitabına Feride Çiçekoğlu, kendi ruhundan bir şeyler katmış. Buna eminim. Ve bu ruha dokunuyor. Barış'ın, annesi yüzünden küçücük yaşına rağmen -mecbur olarak- düştüğü hapishanede, kaybetmek istemediği ama gidişini bile doğru düzgün göremediği, veda bile edemediği çok yakını İnciye yazdığı mektupları okuyoruz bu kitapta. Hayatla ilgili basit görünen ama aslında ne kadar basit ve kısaysa o kadar derin ve anlamlı olan sözleri ve düşünceleri görüyoruz. Çok fazla uzatmak istemiyorum ama söylemek istediğim; Barış'ın o yaşına rağmen büyük ihtimalle bulunduğu hapishanede etrafındaki herkesten daha akıllı olduğu. Söylemeseydim içimde kalırdı... Kendinden büyüklere sorduğu her sorunun cevabını ben de çok merak ettim, 'cevap verin lan artık, terslemeyin şu güzel çocuğu.' diyesim gelmedi değil. Biri ona anlatmalıydı hâlbuki, tüm bu olanları. Ah Barış ah... Eğer ince ama bol duygulu bir şey okumak istiyorsanız kesinlikle bu kitabı okuyun. Hatta ardından filmini izleyin ve müziğini dinleyin. ( not: güzel ağlatıyor.)
Uçurtmayı Vurmasınlar
Uçurtmayı VurmasınlarFeride Çiçekoğlu · Can Yayınları · 202211,9bin okunma
2/10 puan verdi
Kitabı yarım bıraktım, beni pek etkilediğini söyleyemeyeceğim. Yine de 117. sayfaya kadar sabırla okudum, belki daha çok gitmem gerekiyordur belki 360. sayfada iyi olacaktır falan filan. Kitabı, sipariş ettiğim kitapların yanında ucuz gördüğüm için almaya karar verdim. Polisiye, okumayı sevdiğim bir tarz fakat kitap hiç bana göre değildi. Genelde
Öldürmek İçin Mükemmel Bir Gün
Öldürmek İçin Mükemmel Bir GünMario Mazzanti · Sonsuz Kitap · 20161,940 okunma
216 syf.
10/10 puan verdi
"Oğlum, yap ve pişman ol; ama yap."
Not: Alıntılarla birlikte inceleme yapacağım. Şeytan bazen gerçekten fısıldıyor, değil mi? Bazı insanlar inanışına göre böyle söyler, bazıları da içindeki sesleri melek şeytan diye ayırır. İyi şeyleri melek söyler, kötü şeyleri şeytan. Fakat dini, inanışı ne olursa olsun, bu kitaba göre yanılıyorlar. Her biri. Şeytan sadece gerçeği söyler. Dünya pis, şeytan sadece ayak uydurur. Şeytan, kuralına göre oynar oyunu. Bunu yapan insanları biz kötü insan olarak algılarız. Aslında normaldir bu. "Çünkü nankörlük dürüstlüktür. Çünkü nankör her zaman haklıdır." Nankörlük kötü olarak bilinir, doğruları söyledikleri için. Oysa nankörlerin haklı olduğunu ne kadar düşünmüşüzdür? "Sevginin karşıtı nefrettir diyorlar. Hayır. Sevginin karşıtı nefret değildir, yalandır." Kesinlikle öyledir. İnsanlar sevgi bitince yalan söyler. Sevmeye devam ettiğini sanar. Buna nefret demezler. Sonra bir anda nefret oluştu sanarlar. Bu yüzdendir insanların sevdikleriyle bir günde ayrılması. Aslında kimse bir günde nefret etmez, nefret süre ister. O sadece yalandır. Uzun zamandır yalan vardır ortada. Son alıntım. "Tarihte kötü, hiç bu çağdaki kadar nazik olmamıştı." Altına imzamı atmak isterdim. Kötü, altın tepside sunuluyor şimdi bize. Her kötüyü iyi sanmamız, bu yüzden. Naziklik, kötüyü iyi kılıyor. Kötü kandırıyor. Biz de inanıyoruz. Okuduğunuz için teşekkürler, keyifli okumalar dilerim.
Şeytan'ın Fısıldadıkları
Şeytan'ın FısıldadıklarıEmre Yılmaz · Angora Yayıncılık · 2014373 okunma
216 syf.
10/10 puan verdi
Olacağı varsa olur.
Öncelikle, kesinlikle okunması gereken bir kitap olduğunu söyleyebilirim. En azından bence. Çünkü çoğu insana günlük olarak düşünmediği bir sürü şeyi düşündürten bir kitap. Kitapta başkarakter Paul, sevgilisi Tanya ve ileri sayfalarda evlatlık edindikleri Zoe isimli bir kız çocuğu var. Olay bu üç kişinin etrafında dönüyor. Ahh tabii ki, meşhur
Uyuyamayanlar
UyuyamayanlarAdrian Barnes · April Yayıncılık · 2017465 okunma
223 syf.
1/10 puan verdi
Merhabalar. Kitabı birkaç yakınımın sadece dini bir kitap olmasına bakıp çok yoğun tavsiye etmeleriyle okudum. Kitap bana bir şeyler katmadı mı, kattı. Şimdi size kitaptaki bazı şeyler ve bunlar hakkındaki düşüncelerimden bahsedeceğim. Kitapta Fatma isimli bir kız çocuğundan bahsediliyor. Fatma, küçüklüğünden beri okul yerine kuran kurslarına
İmamın Manken Kızı
İmamın Manken KızıEmine Şenlikoğlu · Mektup Yayınları · 19976bin okunma
76 syf.
8/10 puan verdi
Kitap ilk bittiğinde çok kısa demiştim, hatta bu beni üzdü. Fakat yeni yeni fark ettiğim bir şey, aslında kısa ya da küçük olan şeylerin daha değerli olabilmesi. Kitabın her bir sayfasını baştan okurken yeni yeni bir sürü anlam çıkarabiliyorsunuz. Yazarın düşünce biçimini ayrıca çok sevdim ve genel olarak her düşünceye saygısı olan herkes okuyabilir bence.
Bütün Güzel Çocuklar Şüpheli
Bütün Güzel Çocuklar ŞüpheliUmay Umay · Altıkırkbeş Yayınları · 20172,090 okunma
Reklam
464 syf.
7/10 puan verdi
"Bir daha yaşayabilmek için iki kere ölen benim. "
Yine etkileyici bir Tess eseri :') Kitapla ilgili söylemek istediğim çoook şey var aslında ama en temellerinden bahsedeceğim. Kitapta bahsi geçen olayın ana karakteri Millie. Onun açısından okuduğum yerlerde o yaşadığı duyguyu o kadar güzel hissettim ki ya da hissettirdi. Cidden Johnny' ye onun güvendiği gibi güvendim. Ama sanırım Milliyle
Diriliş
DirilişTess Gerritsen · Martı Yayınları · 20152,800 okunma
496 syf.
10/10 puan verdi
"Bir kızın hayatı: Doğarsın, kanarsın, yanarsın. "
İncelememe geçmeden önce söylemek istiyorum. Genellikle 1k' da inceleme yapmıyorum. Bunun farkındayım. Ama bunun sebebini şuna bağlıyorum. İnceleme gerçekten önemli bir şey. Kimi zaman bir sürü insan bir inceleme sayesinde kitabı okumaya karar verirken, kimi zamansa bir inceleme yüzünden bir sürü insan belki de çok güzel olan bir kitaptan mahrum kalıyor. Ama Paramparça bir kız, benim kötü diyebileceğim son kitap bile olamaz. Amacım övmek değil, bir kızın - acı çeken bir kızın- okuduğum en güzel hikayesiydi. Yazarın hayatını okuyup anlamlandırdığınızda her şey ortaya çıkıyor zaten. Burada başrol Charlie Davis ile ilgili sürülerce şey yazabilirim. Sürülerce şey betimleyebilirim. Fakat ben yine de bunu kendinizin bulmasını çok daha yararlı buluyorum. Daha etkileyici olur bence. Kitaptaki her olayda, Sessiz Sue' nun yani Charlie'nin yaşamını daha iyi kavradım. Bakış açısını, yaralarını deşmesini, hatta belki de deşilmesini... Bu kitabı tüm her şeye açıksanız okuyun derim. Charlie'nin sesine kulak verin ve sizi kendi dünyasına çekmesine izin verin. Yazarın da dediği gibi, "İnsanlar bu kızları bilmeli. Acılarını bedenlerine yazan kızları."
Paramparça Bir Kız
Paramparça Bir KızKathleen Glasgow · Martı Yayınları · 2019233 okunma