Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kulağımda bir fısıltı var, gençler; deniz fısıltısı gibi bir ses... Zaman diyor ki bana; önde olan sensin!
Zaman, iki ucu sivri bir ok... Ne tarafa gittiği belli değil... Mezara doğru mu, beşiğe doğru mu, belli değil...
Reklam
184 syf.
10/10 puan verdi
"Hasretinden Prangalar Eskittim", Ahmet Hamdi Tanpınar'ın ustalıkla örülmüş eserlerinden biridir. Bu roman, Tanpınar'ın edebi derinliğini ve klasik Türk edebiyatının önemli temalarını ustaca işleyişini sergiler. Roman, ana karakterimiz Ahmet Celal'in İstanbul'un karmaşık ve çoğu zaman kafa karıştırıcı atmosferinde yaşadığı içsel bir yolculuğu anlatır. Ahmet Celal, geçmişiyle, ailesiyle ve İstanbul'un değişen dokusuyla olan karmaşık ilişkilerini keşfederken, okuyucuyu da bu keşif yolculuğuna davet eder. Kitap, sadece bir karakterin hikayesini değil, aynı zamanda İstanbul'un kendisinin de bir karakter olduğu fikrini ustalıkla işler. Tanpınar, İstanbul'un sokaklarında dolaşırken tarih, kültür ve belleğin izlerini sürerken, okuyucuya şehrin dokusunu ve ruhunu hissettirir. Dil olarak, Tanpınar'ın yazımı zariftir ve derin bir içsel zenginlik taşır. Her cümle, dikkatle işlenmiş ve incelikle dokunmuş gibi gelir. Okuyucuyu alıp götüren ve onları İstanbul'un gizemli labirentlerinde kaybolmaya davet eden bir dil kullanır. "Hasretinden Prangalar Eskittim", sadece bir kitap değil, aynı zamanda bir deneyimdir. Okuyucuyu, duygu ve düşünce dünyasında derin bir yolculuğa çıkarırken, aynı zamanda İstanbul'un büyüleyici atmosferinde kaybolmalarını sağlar. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın bu başyapıtı, Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olarak haklı bir üne sahiptir.
Hasretinden Prangalar Eskittim
Hasretinden Prangalar EskittimAhmed Arif · Metis Yayınları · 201740bin okunma
— Sen hiçbir zaman hayat adamı olamayacaksın, hiçbir zaman zavallı Hakkı. — Öyleyse ölüm adamı olurum.
Sayfa 151 - Seniha/ Hakkı Celis
Nasılım biliyor musun, kimseye acımı belli etmemek için gülüyorum,kimse yıkıldığımı anlamasın diye şakalar yapıyorum nasılsın diye soran olursa iyiyim diyorum başkası ağlarken ben içime atıyorum düşünmek ağır geliyor nefes alamıyorum ama kimseye belli etmiyorum ben hep iyiyim ben hep mutluyum ben hep neşeliyim ama oturunca bir köşeye o zaman dizlerimin bağı çözülüyor dalıyorum düşüncelere bir sigarayla başlıyor sonra paket bitiyor oksürüyorüm bu aralar herkes soğuk algınlığı sanıyor ilaç al geçer diyorlar keşke bir ilaçla her şey geçse küçükken ne kadar sesli ağlardık biri gelip bizi teselli etsin diye şimdilerde sessizce ağlıyoruz kimse bizi duymasın diye.Güçlü görünmek güçlü olabilmekten çok daha ağırmış
Önemli olan tek şey görevimi tamamlamam. Ailemin intikamını almak. Ve bu kasabayı yakıp kül edelim. Canavar olmak için aşkı hissetmeme gerek yok. Sadece hatırlamam gerekiyor. Güneş batmaya yaklaşırken bunu yapmak zor değil. Eğer izin verirsem karanlık gökyüzü her zaman anıları çağırır.
Reklam
Güzel bir liste yapalım dersek:)
Hiçbir zaman sahip olamayacağım yağmur ormanlarını yakmak istiyorum. Ozon tabakasında koca delikler açmak istiyorum. Yemeğe paramın yetmediği bütün balıkları öldürmek istiyorum. Elime bir tüfek alıp Türünü korumak için çiftleşmeyen bütün pandaları vurmak istiyorum. Asla göremeyeceğim Fransız kumsallarını kirletmek istiyorum...
Enûşirvân’a “Övüldüğünüz zaman övgüyü niye hafife alıyorsunuz?” de- nildi. O da “Çünkü biz daha çok yerilmeyi hak ettiği hâlde övülen kimseler gördük.” dedi.
"Bir insan, ruhunun dirliği için hiçbir zaman başka bir insanoğluna güvenmemelidir."
Halbuki , öğrenmek bilmek demek değildir .Eğer öğrendiğin bilgiyi hayatına tatbik eder ve bundan müspet neticeler elde edersen ,işte o zaman bilgi sahibi oldun demektir .
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.