Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Özgür akkoyun

Bir aşkı paylaşmak için çok erken, bir paylaşıma aşık olmak için ise her çok geç.
Reklam
Yalnızca tek bir günah vardır; o da hırsızlıktır. Onun dışındaki bütün günahlar, hırsızlığın bir çeşitlemesidir…
Yukarıda bir yerde bir Tanrı varsa, umarım benim viski içmem ya da domuz yememden çok daha önemli meselelerle uğraşıyordur.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İhtiras her şeyi affettirir; siz ise, bu bencilliğiniz ile hep kendinizi düşünüyorsunuz. Ivan Aleksandroviç
Boşuna dememişler aşkın gözü kördür diye. Çünkü gördüğüne değil gördüğün ötesindeki bir şeye bakıyorsun o anda… gözlerinle ve sana gösterdiği mantıksal açıklamalar da değil, kalbinle yaşamaya başlıyorsun bir anda
Reklam
Bir ülkenin ulusal güç dinamikleri ekonomik askeri ve ticari kapasitelerini stratejik idari zihniyet ve planlama ile harmanlanmasından oluşan o potansiyel güç dinamiklerin yanı sıra tarih coğrafya nüfus ve kültür unsurlarından oluşan sabit güç dinamiklerinin birbirleriyle etkileşiminden meydana gelmektedir.
arka kapağı: "....çocukluğumdan beri, insanları ağlatacak yazılar yazmak isterdim.bu istekle yazdığım bir hikayeyi, bir dergiye götürmüştüm. hikayemi okuyan derginin başredaktörü, çok anlayışsız bir adam olduğu için,hikayemi okurken hüngür hüngür ağlaması gerktiği halde kahkahalarla güldü; sonra kahkahadan yaşaran gözlerini silerek, "aferin, çok güzel. bunun gibi daha başka hikayeler de yaz getir bize...." dedi. yazarlıktaki bu ilk düş kırıklığım hala sürmektedir. ağlasın diye yazdıklarımın çoğuna, okurlarım gülüyor."
"uyumalarına izin yok, zavallı askerler, beş serserinin sert ve kirli yüzlerine huzursuzca bakıyorlar, sana o kadar benziyor ki askerler. kim bilir kardeşim, belki de askerliğim bitince başka bir asker beni tutuklar ve gece treniyle, karanlıkta beni de lizbon'a götürür, günün bize ne getireceğini bugün biliyoruz, ama yarın ne olacağını kim söyleyecek; eline bir tüfek tutuşturuyorlar, ama bu topraklara doğrultacağını hiç söylemiyorlar; aldığın bütün vuruş eğitimini kendi kendine karşın kullanıyorsun, silahının namlusu kendi aldatılmış yüreğini hedef alıyor, yaptığın hiçbir şeyin bilincinde değilsin, günün birinde tetiği çekmeni emrediyorlar ve sen kendi kendini öldürüyorsun."
“biz insanlar, doğamız gereği ölümlü yaratıklar olmamıza rağmen, ölümün kovanına çomak sokmadan duramayız. bu bizim için adeta bir onur meselesidir: mücadele etmeden teslim olsak, hemencecik pes etsek yaşamanın ne anlamı kalır ki?”
Reklam
" bilinmeyen ada nihayet denize açılmış, kendini aramak amacıyla."
"şimdi acının ne demek olduğunu gerçekten biliyordum. ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. acı insanın yüreğini paralayan, sırrını kimseye anlatmadan birlikte ölmesi gereken şeydi. kollarda, kafada en ufak güç bırakmayan yastıkta kafayı bir yandan öbürüne çevirme cesaretini bile yok eden şeydi. "
Birbirleriyle konuşur, paylaşır gibi yapan ama konuştukça susan, sustukça yalnızlaşan, yalnızlaştıkça güvensizleşen insanların diyarinda.
Reklam
“bazen insan kendisine çok mutluyum deme hakkını asla bulamayacak kadar çok acı çeker."
sevginin değiştiremeyeceği güzelleştiremeyeceği duygu yoktur.
- her insan kanun kapısından içeri girmek ister. öyleyken neden bu kapıdan girmek isteyen benden başka kimse olmadı.
"... sanki utanç, ondan sonra da hayatta kalacaktı.".
siz sevemezsiniz adaşım, siz şehirde yaşayanlar ve köyde yaşayanlar; siz, birisine itaat eden ve birisine emredenler; siz birisinden korkan ve birisini tehdit edenler... siz sevemezsiniz. sevmeyi yalnız bizler biliriz. bizler: batı rüzgarı kadar serbest dolaşan ve kendimizden başka allah tanımayan biz çingeneler.