Ülkemizin okuyucu profiline bakınca, genel olarak güncel ve popüler yazarlara rağbet gösteren, bu esnada geçmişte yaşamış ve hakettiği değeri zamanında asla görmemiş, muhteşem edebiyat dehalarını hep gözardı eden bir kitle ile karşılaşıyoruz. Ne yalan söyleyeyim Sevgili Osman Balcıgil'in "İpek Sabahlık" eserini okuyana kadar ben de
Pavese, 10 Nisan 1936 yılında günlüğüne şöyle yazmıştı:
“Ben hiçbir zaman dünyayı umursamadan hayatın tadını çıkarabilen rahat bir insan olamadım. Yaşadığım tatlı anlar yüzünden ortaya çıkan sorunların üstüne gidip onlara bir çözüm bulacağım yerde, bir takım kuruntulara kaptırdım kendimi. Ancak böyle açıklayabilirim içimde duyduğum intihar
Ekimden beri çevremde sesi kısık bir cenahtan şunları duyuyorum: Filistin bunca silahı nereden bulmuş? Düne kadar bu insanlar sapanla savaşırken nasıl böyle bir ordu kurmuş? Kimden yardım almış? Hamas da İsrail'in bir planıymış, kendi ajan ordusuymuş.
Herkes konuşur, biz okuyalım. Kitap Filistin davasını her detayı ile ele alan çok kapsamlı
Pavese 10 Nisan 1936 yılında günlüğüne şöyle yazmıştı: "Ben hiçbir zaman dünyayı umursamadan hayatın tadını çıkarabilen rahat bir insan olamadım. Yaşadığım tatlı anlar yüzünden ortaya çıkan sorunların üstüne gidip onlara bir çözüm bulacağım yerde, birtakım kuruntulara kaptırdım kendimi. Ancak böyle açıklayabilirim içimde duyduğum intihar
Pavese, 10 Nisan 1936 yılında günlüğüne şöyle yazmıştı:
“Ben hiçbir zaman dünyayı umursamadan hayatın tadını çıkarabilen rahat bir insan olamadım. Yaşadığım tatlı anlar yüzünden ortaya çıkan sorunların üstüne gidip onlara bir çözüm bulacağım yerde, bir takım kuruntulara kaptırdım kendimi. Ancak böyle açıklayabilirim içimde duyduğum intihar