Sade dili ve akıcılığıyla her insanın okuması gerektiğini düşündüğüm muhteşem bir eser. Kitabı okurken kitabın son sayfasına kadar kitabın başkarakteri olan Oblomov’un çiftliğine gideceğini ve işlerini yoluna koyacağını düşünüyorsunuz ve böyle bir beklenti içindesiniz. Fakat kitap hiç beklemediğiniz bir şekilde bitiyor. Kitabın son cümlesini okuduktan sonra “ Nasıl ya, böyle bitmemeliydi “ diyorsunuz ve
Oblomov’un “Demek ki kaderim böyle imiş ne yapabilirim ?“ sözlerini hatırlıyorsunuz.