Gökdelen kadar yüksek bir çığlıktı, sudan duvar gibi, ilkbahar ırmağı gibi, yerden kopup havalanan uçak gibi bir çığlık. Öyle bir çığlıktı ki her bir hücrem titredi. Çığlığım fırtına gibiydi. Sağanak gibi. Çığlığım mızrak gibiydi. Bir çıkış yolu gibi.